Eğitim-Sen Şifreleme İddialarını Protesto İçin Milli Eğitim Bakanlığı‘na Yürüdü

Kızılay‘da toplanan Eğitim-Sen ve Öv-Der üyeleri ve öğrenciler, YGS‘de yaşanan şifreleme iddialarını protesto etmek için Milli Eğitim Bakanlığı‘na yürüdü. Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı yürüyüş sırasında sık sık "Şifreli eğitim istemiyoruz" sloganları atıldı. Milli Eğitim Bakanlığı‘nın önüne kadar polisin kontrolünde yürüyen protestocu grup daha sonra burada bir basın açıklaması yaptı. Grubun basın açıklaması yaptığı sırada ise ön sıralardaki ellerinde pankart bulunan küçük çocuklar dikkat çekti.

Eğitim-Sen Ankara 2 nolu Şube Başkanı Dengiz Sönmez yaptığı açıklamada, "Hileyle, dolapla yaşamımızı şifreleyenlere karşı dur demek için velilerimizle, öğrencilerimizle birlikte alanlardayız" dedi. KPSS sınavındaki kopya skandalı ile ilglii soruşturmada hala bir sonuca ulaşılamamasının ve yapılan açıklamaların kendilerini tatmin etmediğini belirten Sönmez, "Asıl tatmin edilmesi ikna edilmesi gerekenler, bu karanlık, adaletsiz, eşitsiz sınav sisteminin mağduru olan, eğitim hizmetinin ticarileştirilmesine

karşı ‘yeter artık‘ diyerek isyan eden örğnecilerdir, eğitim ve bilim emekçileridir, velilerdir" diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve ÖSYM Başkanı Ali Demir‘in derhal istifa etmesi gerektiğini kaydeden Sönmez, "YGS yok sayılmalıdır. LYS tüm öğrencilerin katılabileceği şekilde yeniden düzenlenerek ortaya çıkabilecek mağduriyetler giderilmelidir. Kişiye özel kitapçık uygulamasından derhal vazgeçilmelidir. Kamusal ve nitelikli eğitim hizmeti için süratle politikalar geliştirilmeli ve eğitim sistemimiz sınav boyundurunduğundan kurtarılmalıdır" dedi.

"BU NE PERHİZ, BU NE LAHANA TURŞUSU"

Daha sonra söz alan Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, "Bizim eğitim sistemimiz çökmüştür. Ortada bir enkaz vardır. Bu enkazın altında da öğrenciler vardır" dedi. ÖSYM Başkanı Ali Demir‘in şifreleme iddialarıyla ilgili öğrencilere mektup göndermesine "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" diyen Genel Başkan, Kılıç, "Mektupta istifa yok, tehdit var. Bu süreci buraya getirenler hakkında soruşturma açılacak diyor" diyerek Ali Demir‘in istifa etmemesine tepki gösterdi. Ünal Yarımağan‘ın istifa ettiğine

dikkat çeken Kılıç, "Ali Demir ise koltuğa yapıştı kaldı. Ali Demir ya istifa edecek, ya istifa edecek. Bunun başka çıkar yolu yok" diye konuştu. Grup daha sonra yanlarında getirdikleri üzerinde "Nimet Çubukçu istifa" yazan çelenki Milli Eğitim Bakanlığı‘nın önüne bırakarak olaysız bir şekilde dağıldı.