Korktuğunuz Hayvanla Yüzleşerek Fobinizi Yenebilirsiniz
Uzmanlar, fare, yılan, örümcek, kedi, köpek gibi birçoğumuzun gördüğü zaman korktuğu hayvanlara karşı olan fobiyi yenmenin tek yolunun korkulan hayvana dokunmaktan geçtiğini belirtiyor.
Uzmanlar, hayvan fobisinin hayatı olumsuz etkilemesi halinde tedavi edilmesi gerektiğini dile getiriyor. Tedavi, korkulan hayvana ait fotoğraflara bakmakla, onlara ait filmleri izlemekle ve onların maketlerine dokunmakla başlıyor. Daha sonra hayvan kapalı bir kutu içinde hastaya gösteriliyor. Son aşamada ise kişinin hayvana dokunması sağlanıyor.
Maltepe Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Peykan Gökalp, insanların korktukları bir hayvanla karşılaştığında aşırı kaygılandığını belirterek, "Kişi bu hayvanları gördüğü zaman kendini hastalanacak, bayılacak, boğulacak, hatta hayatını kaybedecekmiş gibi hisseder. Nefes alışverişi değişir, çarpıntı, sıcak basması, soğuk terleme gibi şikayetler ortaya çıkar. Yaşadığı bu yoğun endişe yüzünden hayvandan mümkün olduğu kadar uzaklaşmaya çalışır, hatta bu kaçış sırasında kendini tehlikeye
atabilir" dedi.
Hayvana karşı olan fobiyi yenmenin mümkün olduğunu vurgulayan Gökalp, tedavide korkulan hayvana ait fotoğraflar, filmler, maketler kullanıldığını belirtti. Kişiye korktuğu hayvanla karşılaştığında korkusuyla mücadele etmek için gevşeme ve nefes egzersizleri öğretildiğinin altını çizen Gökalp, vücuttaki bazı ana kas gruplarını önce yavaş yavaş kasıp sonra gevşetmek gerektiğini söyledi. Kişinin korkulan durumu hayal etmesi ve onunla başa çıkmanın yollarını hayali olarak düşünmesi gerektiğini belirten
Gökalp, "Bu aşamadan sonra eğer mümkünse kişiye korktuğu havyan kapalı bir kutu içinde gösterilir. Daha sonra ona dokunması hedeflenir. Bu çalışma genellikle daha çok örümcek, hamam böceği, sinek gibi küçük hayvanlar için yapılabilir. Hayvan fobileri çok şiddetliyse, genellikle kişide başka bir anksiyete, panik bozukluk, depresyon gibi bir probleme rastlıyoruz. Böyle ek bir ruhi problem tespit etmişsek ilaç tedavisi lazım. Tedavide bazı antidepresan ilaçlar ve sakinleştiricilerden yararlanıyoruz. Eğer
başka bir ruhi problem yoksa bazen tek seans bile yeterli olabilir. Ancak terapiler bazen bir veya birkaç ay sürebilir. İlaç tedavisi ise genellikle altı ay ya da bir yıl kadar devam eder. Bazı durumlarda bu süre daha uzun olabilir" diye konuştu.
Tedaviye beklenen cevabı vermeyen, kişiler arası ilişkilerde sıkıntı yaşayanlara psikanalitik psikoterapiler uygulandığını ifade eden Gökalp, bu tür terapide korkunun kökeninin araştırıldığını, haftada bir yapılan psikanalitik psikoterapilerin birkaç yıl sürebildiğini belirtti.
Kaynak: İHA
Maltepe Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Peykan Gökalp, insanların korktukları bir hayvanla karşılaştığında aşırı kaygılandığını belirterek, "Kişi bu hayvanları gördüğü zaman kendini hastalanacak, bayılacak, boğulacak, hatta hayatını kaybedecekmiş gibi hisseder. Nefes alışverişi değişir, çarpıntı, sıcak basması, soğuk terleme gibi şikayetler ortaya çıkar. Yaşadığı bu yoğun endişe yüzünden hayvandan mümkün olduğu kadar uzaklaşmaya çalışır, hatta bu kaçış sırasında kendini tehlikeye
atabilir" dedi.
Hayvana karşı olan fobiyi yenmenin mümkün olduğunu vurgulayan Gökalp, tedavide korkulan hayvana ait fotoğraflar, filmler, maketler kullanıldığını belirtti. Kişiye korktuğu hayvanla karşılaştığında korkusuyla mücadele etmek için gevşeme ve nefes egzersizleri öğretildiğinin altını çizen Gökalp, vücuttaki bazı ana kas gruplarını önce yavaş yavaş kasıp sonra gevşetmek gerektiğini söyledi. Kişinin korkulan durumu hayal etmesi ve onunla başa çıkmanın yollarını hayali olarak düşünmesi gerektiğini belirten
Gökalp, "Bu aşamadan sonra eğer mümkünse kişiye korktuğu havyan kapalı bir kutu içinde gösterilir. Daha sonra ona dokunması hedeflenir. Bu çalışma genellikle daha çok örümcek, hamam böceği, sinek gibi küçük hayvanlar için yapılabilir. Hayvan fobileri çok şiddetliyse, genellikle kişide başka bir anksiyete, panik bozukluk, depresyon gibi bir probleme rastlıyoruz. Böyle ek bir ruhi problem tespit etmişsek ilaç tedavisi lazım. Tedavide bazı antidepresan ilaçlar ve sakinleştiricilerden yararlanıyoruz. Eğer
başka bir ruhi problem yoksa bazen tek seans bile yeterli olabilir. Ancak terapiler bazen bir veya birkaç ay sürebilir. İlaç tedavisi ise genellikle altı ay ya da bir yıl kadar devam eder. Bazı durumlarda bu süre daha uzun olabilir" diye konuştu.
Tedaviye beklenen cevabı vermeyen, kişiler arası ilişkilerde sıkıntı yaşayanlara psikanalitik psikoterapiler uygulandığını ifade eden Gökalp, bu tür terapide korkunun kökeninin araştırıldığını, haftada bir yapılan psikanalitik psikoterapilerin birkaç yıl sürebildiğini belirtti.