HAS Parti'li Bekaroğlu: Demokratik özerlik Kemalizm'in yeni bir adla hayata geçirilmesidir
Halkın Sesi Partisi (HAS) Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, BDP'nin gündeme getirdiği demokratik özerlik projesinin Kürt sorununu doğuran Kema
Partisinin Diyarbakır İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Mehmet Bekaroğlu, Türkiye'de birlik projesini savunduklarını belirterek, bunu anlatmak için Diyarbakır, Mardin ve Batman'da toplantılar yapmak üzere bölgeye geldiklerini belirtti.
Türkiye'de 20 milyon kişinin kullandığı Kürtçeye 'bilinmeyen dil' demenin ayıp olduğunu belirten Bekaroğlu, bunun devletin meşrutiyetini zedelediğini kaydetti.
Bekaroğlu, "Hükümetin takdir ettiğimiz güzel adımları oldu. Gelişmeler yaşandı. Ergenekon'un ortaya çıkarılması gibi. Vesayetten şikâyetçi oldu. Aynı hükümet Kürt meselesi gündeme geldiği zaman MGK topluyor ve karar çıkartıyor. Hani siz vesayet sistemini ortadan kaldırmıştınız? Biz bunları doğru bulmuyoruz." dedi.
Demokratik özerlik projesini tüm Kürtleri temsil etmese bile anlamlı bulduklarını belirten Bekaroğlu, HAS Parti olarak kendilerinin bu projeyi tartıştıklarını ifade etti. Bekaroğlu, "Biz bunun içeriğini doğru bulmuyoruz. Bu proje Kürt halkının özgürlük ve kimlik sorununu çözmüyor. Yoksulluk sorununu ise hiç ama hiç ilgilenmiyor. Yoksullukla ilgili bir tek kelime söylenmiyor projede. Bu birlik projesi değil, uygulansa bölünmeyi getirir. Biz birlikten yanayız. Demokrasi olacaksa federasyonu da özerkliği de hatta ayrılmayı da savunan siyesi partiler olmalıdır." şeklinde konuştu.
Güneydoğu'da kimsenin iki devlet istemediğini belirten Bekaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Devleti bugün kim temsil ediyorsa çıkıp özür dilemelidir. Türkiye Cumhuriyeti adına Kürtlerden ve zarar görenlerden özür diliyoruz. Bunu açık şekilde söylemesi gerekiyor. Anadil eğitimi devlet okullarında olacak bir proje hemen yapılmalıdır. Kürtler, devlet okullarında anadilini öğrenecek. Kamuda çift dile izin verilmelidir. Tabelalardan yazışmalara kadar çift dilden yanayız. 30 yıldır süren bir savaş var. Bu savaşın kalıntıları ve acıları var. Bunları ortadan kaldırmak mecburiyetindesiniz. Bu insanları dağdan indirmek durumundasınız. Bunun için derhal silahların bırakılması gerekiyor. Hemen eş zamanlı olarak devletin bir genel af çıkarması gerekiyor. Bunun başka yolu yok. Bu sorun sadece Kürtlerin değil, Türklerin de sorunudur. Dolayısıyla ortaya çıkaracağınız çözümü sadece Kürtlere değil Türklere de anlatmak mecburiyetindesiniz. 6 bin şehit ailesi var ama milyonlarca oğlu askere gidecek olan ve şehit olma ihtimali bulunan aileler var. Dağda 30–40 bin insan ölmüştür. Onların da aileleri var. Ancak ölme ihtimali olan başka çocuklar ve aileler var. Dolayısıyla bir genel aftan hiç kimsenin bir komplekse girmemesi gerekiyor."