700 yıllık hamam ilgi bekliyor

Karabük'ün Safranbolu ilçesinde Candaroğulları komutanlarından Süleyman Paşa tarafından yapılan ve günümüze kadar gelen yaklaşık 700 yıllık hamam yetk

Karabük'ün Safranbolu ilçesinde Candaroğulları komutanlarından Süleyman Paşa tarafından yapılan ve günümüze kadar gelen yaklaşık 700 yıllık hamam yetkililerden ilgi bekliyor. 1960 yıllından beri hamamın işletmeciliği yapan Mehmet Çetinkaya dayanacak gücünün kalmadığını ve yetkililerden destek beklediğini söyledi.

Bir çok medeniyetlere ev sahipliği yapan Safranbolu ilçesindeki bazı tarihi eserler atıl vaziyette dururken, bazı tarihi eserlerin ismi ve yerleri iyi tanıtılmadığı için yerli ve yabancı turistler tarafından bilinmiyor. Bu eserlerden biri de Çeşme mahallesinde bulunan eski hamam.

1322 yıllarında Candaroğulları komutanlarından Süleyman Paşa tarafından Safranbolu ilçesine bir cami, bir medrese ve bir hamam yaptırıldı. Medrese yıkılırken, cami vakıflar tarafından restore edildiğini belirten 50 yıldır hamamı işleten Mehmet Çetinkaya; "Safranbolu halkında bir hamam kültürü vardır. Safranbolu'da düğünler, oğullarına kız beğenmeler, kınalar ve daha değişik eğlenceler hep hamamlarda olur, güz sonu ve arife günü bayram temizliği yine hep hamamlarda yapılırdı. Candaroğulları komutanlarından Süleyman Paşa, Safranbolu'yu fethettiğinde buraya bir menderes, bir cami bir de hamam yaptırmış. Bu hamam yaklaşık 700 yıllık. Menderese bugün yokoldu, gitti. Cami ise Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edildi. Hamam şahıs malı olduğu için restore edilmedi" dedi.

1980'lerden sonra hamam kültürünün yok olmaya başladığını belirten Çetinkaya, tarihi bir hamam olduğu için, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne devir ederek ata yadigarına sahip çıkılmasını istemiş. Fakat, şahıs malı olduğu için teklif kabul edilmemiş. Bu arada hamamı kapatmaya zorundığını aktaran Çetinkaya 12-13 yıl tarihi hamamı kapalı tutmuş, daha sonra giriş kısmını restore edip ve gezi amaçlı açmış.

TARİHİ HAMAM OLDUĞUNU KİMSE BİLMİYOR

Tarihi eski hamamın yeteri kadar tanınmadığını iddia eden Çetinkaya, "Maalesef eski hamam fazla tanınmıyor. Safranbolu'yu tanıtan broşür veya diğer tanıtımlarda yer almıyor. Sadece bizler burada kendi kendimize tanıtım yapıyoruz. Buraya gelen kişilere bilgi veriyor ve içerde bulunan 700 yıllık kurna ve odaları ile Safranbolu'daki hamam kültürünü anlatıyoruz. Safranbolu'ya gelenlere hep evler, bazı yerler anlatılıyor ama buraların gelenek, görenek ve yaşam şekilleri anlatılmıyor. Bunlar da yapılsa daha çok turist çekeriz. Tanıtımlar arasında eski hamamın da anlatılması ve gösterilmesini arzu ediyoruz." dedi.

HIZIR ALEYSELAMIN MÜHRÜ

Hamamın kadın ve erkekler olmak üzere 2 girişi bulunduğunu belirten Çetinkaya tarihi yapının özelliklerini ise şöyle anlattı: "Hamama erkek ve kadınlar ayrı ayrı kapılardan girer. Erkekler bölümünde 3 yer vardır, soğuk, orta ve sıcak bölüm. Hamam tabandan ısıtmalı olup, altında bulunan haznelerde su ısıtılır. 700 yıllık göbek taşı ve kurna ilk günkü gibi duruyor. Hamamın sıvası horasan sıvasıdır. Erkekler bölümünde bulunan bir oda bürokratlara ayrılmış, devletin üst düzey yöneticileri burada yıkanırmış, hatta gizli konuşmalarını burada yaparlarmış. Tahliye boruları özel olarak topraktan yapılmış üzerine de yumurta akı sürülerek hem kayan hale getirilmiş hem de kireç tutması önlenmiştir. 700 yıla aşkın bir süre geçmesine karşı üzerinde kireçten eser bulunmamaktadır.

Kadınlar bölümü kadınların özel ihtiyaçlarına göre yapılmıştır. Kadınlar hamam kültüründe eğlencelere de yer verildiği için kadınlar bölümünde büyük alan göbek taşına ayrılmıştır. Bu kısımda da hem eğlencelerini yapar hem de temizlenirler.

Bir rivayete göre bu hamam da Hızıraleyselam da yıkanmış ve kendi gücünü göstermek için mermer kurnanın kenarına sağ elinin baş parmağını basmış ve böylece burada bir baş parmak izi çıkmıştır. Bu izin Hızır aleyselamın mührü olduğu söyleniyor. 40'ı çıkan bebekler sağlıklı olsun diye, sinir hastaları ve sara gibi hastalıkları olan kişiler burada yıkanır ve şifa ararlardı. Bazı hastaların iyileştiğini ben gördüm. Sara hastası olan bir çocuk burada yıkandıktan sonra hastalığı gitti."

ATIL DURUMDA DURMASI İÇİME SİNMİYOR

35 yıl hamamcılık yaptığını ve son 3 yıldır da hamamı gezi amaçlı kullandığını belirten Çetinkaya, "Benimle birlikte bu hamam da yok olup gidecek. Gücüm olmadığı için restore yaptıramıyorum. Böyle tarihimize ve kültürümüze ışık tutacak bir eserin yok olup gitmesine içim el vermiyor. Yetkililerden buranın kültür turizmine kazandırılması için gerekli çalışmanın yapılmasını istiyorum." dedi.