Uyku Apnesi Kaza Yapma Riskini Artıyor

Uyku apnesi sorunu olanların saatlerce uyumasına rağmen yorgun uyandıklarına dikkat çeken Acıbadem Maslak Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç

  Uyku apnesi sorunu olanların saatlerce uyumasına rağmen yorgun uyandıklarına dikkat çeken Acıbadem Maslak Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç . Dr . Çağlar Çuhadaroğlu , tatile çıkacaklara uyarılarda bulundu . Çuhadaroğlu , " Bu sorunu olanların tatilde araç kullanmaları gerekiyorsa ayrıca dikkatli davranması gerekiyor çünkü uyku apnesi kaza yapma riskini de artıyor " dedi .
Doç . Dr . Çağlar Çuhadaroğlu , uyku apnesinin yüzde 2-3 oranı ile yaygın görülen bir durum olduğunu ancak yol açtığı sorunların dolaylı olması nedeniyle çok önemsenmediğini belirtti . Uykuda solunum durması ya da yavaşlaması olarak açıklanabilen uyku apnesinin vücuttaki oksijen seviyesini düşürdüğünü belirten Çuhadaroğlu , " Bu da derin olan uykuyu yüzeyselleştiriyor . Gece derin uyuyamıyorsunuz , bunun sonucunda da sabah zor uyanıyorsunuz ve gün içinde uykunuz geliyor " dedi .
Uyku apnesinin neden olduğu yorgunluk ve uykusuzluğun , gün içinde kişinin sık sık uykusunun gelmesine neden olduğunu dile getiren Doç . Dr . Çağlar Çuhadaroğlu , " Kişi uyuyamadığında dikkati dağılıyor , sinirleri geriliyor . Bu da agresif olmasına , trafikte ya da iş yerinde çeşitli kazalara yol açıyor " ifadelerini kullandı .
Doç . Dr . Çağlar Çuhadaroğlu , bu sorunu olan kişilerin araç kullanırken uykuya dalabileceğine ve bunun da kazaya neden olabileceğine dikkat çekti . Uyku apnesi sorunu olan kişileri tatil planlarını yaparken uzun süre araç kullanmamaları ve sık sık mola vermeleri gerektiği konusunda uyaran Çuhadaroğlu , uyku apnesinin kişiye verdiği bu zararların yanı sıra doktora getiren şikayetlerin başında horlama olduğunu söyledi . Doç . Dr . Çuhadaroğlu , " Hava yolunda tıkanma ve daralma yaşanması , hava yolunun çevresindeki
yumuşak dokuların titremesine ve küçük dilin sallanmasına neden oluyor . Bunlar sallandıkça ve titredikçe dışarıya kaba bir gürültü ( horlama sesi ) çıkıyor . Bu da çevreye rahatsızlık veriyor " dedi .
Oksijen yetersizliğinin en fazla neden olduğu hastalığın , damarların kasılması ve hipertansiyon olduğunu söyleyen Çuhadaroğlu , " Hipertansiyonun ötesinde bu insanlarda , kalp atışlarında bozukluk olabiliyor . Felçler , hatta uykuda ölümler görülüyor . Aritmiler ortaya çıkıyor . Uyku kalitesi bozulduğunda gece iyi uyuyamayan kişi eğer öğrenciyse derslerinde , çalışan ise iş yaşamında başarılı olamıyor . Kaliteli uyuyamayanlarda kişilik değişikliği meydana geliyor . Kızgın , bazen depresif eğilimli kişilik
farklılıkları görülüyor . Araç kullanırken uykuya dalabiliyor , bunun sonucunda da kazaya neden olabiliyor " açıklamasında bulundu .

" 1 GECEDE 600 KEZ SOLUNUMU DURAN HASTALAR VAR "
Doç . Dr . Çuhadaroğlu , hastaneye , daha çok sabahları dinlenemeden kalkan , gündüz uykuya meyli olan kişilerin , çevrelerinden horladıklarına dair gelen şikayetler nedeniyle başvurduklarını söyledi . Merkeze gelen kişilerin öncelikle ayrıntılı bir öyküsünü dinlediklerini , ardından da bu kişileri bir gece uyku laboratuvarında uyutarak polisomnografi denen bir aletle izlediklerini anlatan Doç . Dr . Çuhadaroğlu , kişiye takılan 18 elektrot ile solunumundan kalbinin çalışmasına , bacak hareketlerinden beyindeki
durumuna kadar birçok veri alınmasını sağlayan polisomnografinin kalp elektrosunun 18 katı kadar veri alabilen bir sistem olduğunu söyledi . Doç . Dr . Çuhadaroğlu , elde edilen verilere göre hastalığın derecelendirildiğini ifade etti .
Gelen hastalar arasında gece boyunca 600 kez solunumu duranlara rastlandığına dikkat çeken Doç . Dr . Çağlar Çuhadaroğlu , eğer solunumun durması ya da yavaşlaması 2 dakikayı aşıyorsa hastanın uyandırıldığını söyledi . Saatte 5 ' ten az olan solunum durmasının basit horlama olduğunu kaydeden Çuhadaroğlu , şöyle devam etti :
" Saatte 15 ' e kadar solunum durması olan hastaların zayıflamasını istiyoruz . Bir de kulak-burun-boğaz uzmanına yönlendiriyoruz . Hastanın burun tıkanıklığı , iri bademcikleri varsa , küçük dili çok irileştiyse tedavide kulak-burun-boğaz bölümünden yardım alıyoruz . Yaşı 15 ' in , özellikle de 30 ' un üzerindeki hastalara CPAP dediğimiz bir maske veriyoruz . Kişinin yatarken taktığı CPAP ile ( Continius Positive Airway Pressure-Sürekli Pozitif Havayolu Basıncı ) hava yolunun açık kalmasını sağlıyoruz . Hava yolu açık
kalırsa hastanın nefesinin durması imkansızlaşıyor . Ancak burada da kritik nokta , burnun açık olması . Burnu tıkalı bir hastaya , burundan hava vererek havayolunu açamazsınız . Böyle bir durumda KBB uzmanları operasyon ile hastanın bu sorununu gideriyor ve cihazı kullanmasını sağlıyor . "
Doç . Dr . Çuhadaroğlu , uyku apnesinin şişmanlarda , çenesi küçük ya da geri olanlarda daha sık görüldüğünü , küçük dili irileşen ya da büyük bademcikleri olanların da sorunu yaşadıklarını söyledi . Uyku apnesinde genellikle genetik eğilimin söz konusu olduğunu belirten Çuhadaroğlu , " Ama bu genetik eğilimin ağız dil yapısına , şişmanlığa yansıdığı görülüyor . İngiltere kökenli bir çalışma , horlamanın genetik dışında , ailesel olduğunu da gösteriyor . Aile içerisinde herkes aynı genetik özelliği paylaşmıyor ancak
yaşam tarzları ve beslenme alışkanlıkları ortak olduğu için bazı hastalıklar tüm ailede birden ortaya çıkabiliyor . Kadınlarda 40-50 yaş arası ( menopoz dönemine kadar ) , erkeklere göre daha az görülüyor . Menopoz dönemi sonrasında kadın ve erkekte görülme oranı eşitleniyor " ifadelerini kullandı .
" Ben hastane ortamında rahat edemem " diyenler için kolaylık sağladıklarının altını çizen Doç . Dr . Çuhadaroğlu , " Eğer uyku kalitenizin evinizde ölçülmesini istiyorsanız , gereken cihazlar ve polisomnografi cihazı yatak odanıza kuruluyor . Bir sağlık görevlisi de evin bir başka bölümüne yerleştirilen bilgisayarlara gelen verileri kaydediyor " şeklinde konuştu .
Doç . Dr . Çuhadaroğlu , vatandaşların uyku apnesi sorunu olup olmadığını aşağıdaki verilen testten de anlayabileceklerini belirtti .
Aşağıdaki durumlarda , hangi sıklıkta uyuyorsunuz?
- Oturur durumda gazete ve kitap okurken ,
- Televizyon seyrederken ,
- Sinemada ya da tiyatroda ,
- Ara vermeden en az bir saatlik araç yolculuğunda ,
- Öğledemeniyle başvurduklarını sn sonra uzanınca ,
- Birisi ile oturup konuşurken ,
- Alkolsüz bir öğle yemeğinden sonra , sessiz bir ortamda otururken ,
- Trafik birkaç dakika durduğunda , kırmızı ışıkta , arabada beklerken .

PUAN TABLOSU :
0 : Hiçbir zaman uyuklamam .
1 : Nadiren uyuklarım .
2 : Sıklıkla uyuklarım .
3 : Her zaman uyuklarım .
Değerlendirme :
0-24 arası değişen toplam puandan 10 ya da daha fazla almışsanız , uyku merkezine başvurmanızda yarar var .