"Türkiye'de din dersinin kaldırılmasını isteyenler Almanya'da din dersi veriyor"

Almanya Alevi İslam Birliği (AAIB) Genel Başkanı Alişan Hızlı din dersleri konusunda yüz kızartıcı bir çelişkinin yaşanmakta olduğunu vurgu yaparak "T

Almanya Alevi İslam Birliği (AAIB) Genel Başkanı Alişan Hızlı din dersleri konusunda yüz kızartıcı bir çelişkinin yaşanmakta olduğunu vurgu yaparak "Türkiye'de din derslerinin kaldırılması isteyen Almanya Alevi Birliği Federasyonu Almanya'da kendisi din dersi veriyor. O yüzden biz din derslerinin kaldırılmamasını ama her inanca göre o inancın uzmanlarınca verilmesi gerektiğini savunuyoruz." dedi

Almanya Alevi İslam Birliği (AAIB) Genel Başkanı Alişan Hızlı, Türkiye'de faaliyet gösteren Alevi Bektaşi Federasyonu ile Almanya'da faaliyet gösteren Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu'nun (AABF) din derslerinin kaldırılması yönündeki yaklaşımının çelişkili olduğunu ve Alevilere yakışmayacak derecede bir ikiyüzlülüğü içinde barındırdığını öne sürdü. Hızlı,"Türkiye'de din derslerinin kaldırılması için mücadele veren bu iki dernek Almanya'da din dersinin verilmesi için mücadele veriyor. İş Türkiye'ye gelince din dersini istemeyeceksin, konu Almanya olunca ise Alevi çocuklara din dersini vereceksin ve bunu bizzat kendin yapacaksın. Bu tavrı ve tavırdaki çelişkiyi anlamakta güçlük çekiyorum." dedi.

AAIB Genel Başkanı Alişan Hızlı, Cihan Haber Ajansı'na Almanya'da giderek artan bir oranda tartışılmaya başlayan din dersleri konusunda değerlendirmelerde bulundu. Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti'ndeki bölge derneklerinin toplantısında konuşan AABF İkinci Başkanı Ali Ertan Toprak'ın 'Kiliselerin aldığı kilise vergisi gibi Aleviler'den vergi almak istiyoruz' şeklindeki konuşmasını hatırlatan Hızlı, şunları söyledi: "Ben burada Sayın Toprak'a şu soruyu sormak istiyorum. Kiliselerin dini, kitabı, peygamberi ve yaptıkları hizmetleri yani dine yaptıkları hizmetler ortada. Bunları yaşayan, gören ve bu hizmetleri alan bir Hıristiyan Kilise vergisini gönüllü olarak veriyor. Alevilik adı altında çocuklara anlattığınız şey eğer gerçekten bir din ise onun tanrısını yani Allah''nı, kitabını, peygamberini açıklayın. Bu konularda net konuşun. Çocuklara derslerde ne anlattığınızı nasıl bir din veya ideolojiyi benimsetmeye çalıştığınız herkes bilsin ve çocuğunu ona göre göndersin."

Aleviliğin inançsız bir kısım çevreler tarafından işgal edildiğini ve bu kesimin Türkiye dışında örgütlenmiş güç odakları tarafından yönlendirildiğini iddia eden Alişan Hızlı, şöyle devam etti: "Ben Türkiye'deki açılımı dikkatle izliyorum. AKP Hükümetinin Alevi açılımını olumlu buluyorum. Popülaritesini ve rantını iki kesim arasındaki gerginlikten kazanan bazı Alevi dernek ve vakıflarının Sünnilerle Alevileri karşı karşıya getirmeye çalıştıkları herkesin malumu. Bu açılım başarılı olursa Türkiye gerçekten bir iç barışı yakalayabilecektir. Aleviliği İslam'dan ayırmak isteyen çevreleri yabancı lobilerin taşeronluğunu yapıyorlar. Bu taşeronluğu yapanlara 'Eğer Alevilik İslam'ın dışında ise Allah'ını, kitabını, peygamberini ortaya koyun, net konuşun.' diyorum. Ona da yanaşmıyorlar."

Bir Alevi olarak Türkiye'de din dersinin kaldırılmasını istemediğini ifade eden AAIB Genel Başkanı, "Dini duyguları köreltilmiş ve cahil bırakılmış çocuklarımızın ne hale geldiklerini Avrupa'da çok acı bir şekilde gözlemliyoruz. Kalbine Allah sevgisi, peygamber sevgisi, iyi ve güzel ahlak, kardeşliği ve dostluk duyguları yerleştirilmemiş çocuklar uzun vadede her ülke için problem olacaklardır. O yüzden Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri her inanç mensubuna kendi inancını anlatması kaydıyla verilmelidir diye düşünüyorum." dedi. Alişan Hızlı, Alevilik derslerinin de bu inancı iyi bilen 'dede kalitesinde' öğretmenler tarafından verilmesi gerektiğini söyledi. Hzılı, "Ali'siz Aleviliği ve İslam dışı Aleviliği arzulayanlar ve çocuklara bunu empoze etmeye çalışanlar Alevi toplumunu temsil edemez." ifadelerini kullandı.

Hızlı, hem Türkiye'de hem de Almanya'da siyasi rant için Alevi toplumunun istismar edildiğini, mücadelelerinin bu istismarlara karşı da devam edeceğini dile getirerek, Almanya Alevi İslam Birliği olarak Aleviliği İslam'ın içinde kabul ettiklerini söyledi. Hzılı, "Bizim toplum olarak bu kurum ve kuruluşlara ihtiyacımız var. Biz, Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan bütün vatandaşlarımızın birliği, bütünlüğü ve beraberliği için çalışıyoruz. Ve bunun için de dua ediyoruz." şeklinde konuştu.

Alevilerin zorunlu din dersine karşı 9 Ekim'de Ankara'da gerçekleştirdikleri oturma eylemini de değerlendiren Alişan Hızlı, Alevi vatandaşların provokasyona gelmeme noktasında azami dikkatli olmaları gerektiğini önemle vurguladı. Alişan Hızlı, şunları söyledi: "Aleviler barış,dostluk ve kardeşlik ister. Üzerimizden oynanmak istenen oyunlar var. Biz bu oyunları anca Sünni kardeşlerimizle el ele verirsek bozabiliriz, Aleviliği İslam'dan ayırmaya çalışanlar bir gün Alevilerle Sünnileri karşı karşıya getirmeye çalışacaklardır. O yüzden hem Alevilerin hem de Sünnilerin buna engel olmak için çözümü birlikte aramaları ve birbirlerine ihtiyaçları olduğunu bilmeleri lazımdır."