Tekerlere yakıt tüketimi yazılacak

AB üyesi ülkeler ile Türkiye'de 2012 yılından itibaren araç lastiklerine yakıt tüketimine etkisini gösteren değerler yazılacak.

Artık buzdolaplarına enerji tüketim sınıfının yazıldığı gibi araç lastiklerine de yakıt tüketimine etkisi yazılacak. Zaman'ın haberine göre, 2012'den itibaren Avrupa, lastikte enerji kodu uygulamasına geçecek. Otomobil üreticileri Avrupa Birliği Komisyonu'nun 2012'de uygulamaya koyacağı 120 gram karbondioksit barajının altında tutmak için motor ile lastikler üzerinde çalışıyor. Hep performans ve güvenlik yönüyle öne çıkan lastikler artık tasarruf sağlayan yönleriyle de rekabete girecek. Lastik almaya giden müşteri hangi lastiğin daha az yakıt tüketimi sağladığını görebilecek. Uygulama Avrupa Birliği ile birlikte Türkiye'de de geçerli olacak. Dünyanın en pahalı akaryakıtını kullanan Türkiye'de bu tasarruf daha da önem kazanıyor.

1992 yılından beri enerji koruyan lastikler üreten dünya devi Michelin'in Türkiye sözcüsü Sertan Akçagöz, lastiğin hamurunda kullanılan özel malzemeler ve sırt desenlerine göre yakıt tüketiminin değiştiğini söyledi. Lastik dendiğinde daha çok performans, hız ya da güvenlik konularının öne çıktığını belirten Akçagöz, "Bunlar artık iyi düzeyde sağlanabiliyor. Ancak, otomotiv üreticileri araçların daha az yakıt tüketmesi için yeni teknolojiler geliştiriyor. Bu noktada lastikler kilit rol oynuyor. Doğru lastikle ciddi ekonomi sağlamak mümkün. 2012 yılından itibaren Avrupa'da ve Türkiye'de lastikler üzerinde tıpkı buzdolabında olduğu gibi enerji kodu zorunluluğu da bunu hedefliyor. Yani fiyatı daha ucuz bile olsa lastiğin uzun vadede sağlayacağı ekonomi dikkate değer olacak. Yapılan çalışmalar enerji koruyan lastiklerle ciddi yakıt tasarrufu sağlanabildiğini ortaya koydu." diye konuştu.

Türkiye'de son dönemde Uzakdoğu menşeli markalarla birlikte lastik markası sayısı 50'ye yaklaştı. Sadece binek otomobilde 7,5 milyon lastik talebinin olması üreticilerin iştahını artırıyor. Sektörde dünyada birinci, Türkiye'de ise üçüncü sırada olduklarını belirten Sertan Akçagöz, lastik pazarıyla ilgili ilginç bir gözlemde bulundu: "Lastik tercihinde otomobilden farklı bir profil çıkıyor. Aracı oldukça mütevazı olan biri bile biraz daha fazla ödeyip iyi marka bir lastik alabiliyor. Bu, özellikle lastiğin güvenlik konusunda ortaya koyduğu imajın bir sonucu. Türkiye'de iyi eğitimli ama çok para kazanmayan önemli bir kesim var. Pahalı araç alamasa da lastiğinden ödün vermiyor."

4 lastiğin otomobilin toplam maliyeti içinde ciddi bir yer tutmadığını söyleyen Akçagöz, buna rağmen pahalı bir ekipman gibi algılandığını dile getirdi. "Aslında ortalama bir otomobilin 2,5-3 depo yakıt bedeliyle 4 lastik alınabiliyor. Üstelik yeni lastiklerle güvenlik ve performansınızın yanı sıra yakıt tasarrufunuz da artıyor." diyen Akçagöz, yapılan kilometreye bağlı olarak ortalama üç yılda bir lastiğin yenilenmesi gerektiğini ifade etti.