'İsrail, Kudüs'ü Başkent Yapmak İçin Mescid-İ Aksa'yı Kullanıyor'

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kurşun: '1917'de ilan edilen Balfour Deklerasyonu'nun 100. yılında İsrail, bir adım daha ileri atarak Kudüs'ü başkent yapmak istiyor. Bunun için de öncelikle bölgede en etkin unsur olarak Müslümanları daha fazla kontrol altında tutmak amacında. Bunun yolu da Mescidi Aksa'yı kullanmak' Yalova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tomar: 'İsrail'in isteği Kudüs'ün tamamıyla işgali. Müslümanlardan arındırılmasıyla Harem bölgesinde Hz. Süleyman Mabedi'nin kurulması için adım adım bir strateji takip ediyor. Kudüs, Siyonist Yahudilerin olmazsa olmazı. İsrail de burayı ezeli ve ebedi başkenti olarak görüyor. Mescidi Aksa'daki yapıların Hz. Süleyman'ın mabedinin üzerine yapıldığına inanıyorlar ve buradaki Kubbetüs Sahra ile diğer İslami mukaddes yapıları yıkarak tekrar mabedi inşa etmek istiyorlar'

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, İsrail'in son dönemde Mescid-i Aksa'da yaptığı saldırıların amacının Kudüsbaşkent yapmak olduğunu kaydederek, 'Bunun içinde öncelikle bölgede en etkin unsur olarak Müslümanları daha fazla kontrol altında tutmak amacında. Bunun yolu da Mescid-i Aksa'yı kullanmak.' dedi.

Bölge uzmanı akademisyenler İsrail'in gerçekleştirdiği son saldırılar ve Mescid-i Aksa üzerindeki baskısını AA muhabirine değerlendi.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kurşun, son dönemlerde İslam ve özellikle Arap dünyasında farklı problemlerin öne çıktığını ifade ederek bu süreçte Kudüs'ün Arap ülkelerinin gündeminin dışında görüldüğüne işaret etti.

İsrail’in Mısır ve Suudi Arabistan'la yakınlaşmasının kendisine bir özgürlük alanı açtığına vurgu yapan Kurşun, şunları kaydetti:

'İsrail, Kudüs üzerinde mutlak egemenlik kurmak istiyor. ABD Başkanı Donald Trump görüşmesinde Kudüs'ün başkent olarak ilanı gündeme gelmişti ancak bu adım, sonrasında gündemin gerisinde kalmıştı. Bu sorunlu dönemde İsrail kendisine alan açıp dünyaya mesaj veriyor.1917'de ilan edilen Balfour Deklerasyonu'nun 100. yılında İsrail bir adım daha ileri atarak Kudüsbaşkent yapmak istiyor. Bunun için de öncelikle bölgede en etkin unsur olarak Müslümanları daha fazla kontrol altında tutmak amacında. Bunun yolu da Mescid-i Aksa'yı kullanmak. İsrail'in bu gerilimi kontrollü olarak artıracağı görülüyor.'

- 'Kudüs, Siyonist Yahudilerin olmazsa olmazı'

Yalova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Tomar ise şu anda Ortadoğu ve İslam ülkelerinin durumunun İsrail'in gerilimi yükseltmesi için çok müsait olduğuna dikkati çekerek İslam dünyasının mezhebi, etnik çatışmalar nedeniyle birlik içinde ciddi bir tepki vermesinin mümkün olmadığını söyledi.

Mevcut ortamın İsrail açısından çok uygun olduğunu dile getiren Tomar, şu değerlendirmelerde bulundu:

'İsrail’in isteği Kudüs’ün tamamıyla işgali. Müslümanlardan arındırılmasıyla Harem bölgesinde Hz. Süleyman Mabedi'nin kurulması için adım adım bir strateji takip ediyor. Kudüs, Siyonist Yahudilerin olmazsa olmazı. İsrail de burayı ezeli ve ebedi başkenti olarak görüyor. Mescid-i Aksa'daki yapıların Hz. Süleyman'ın mabedinin üzerine yapıldığına inanıyorlar ve buradaki Kubbet-üs Sahra ile diğer İslami mukaddes yapıları yıkarak tekrar mabedi inşa etmek istiyorlar.'

ABD yönetimi ve başkan Donald Trump'ın İsrail'i ve Kudüs'le ilgili politikalarını destekler mahiyetteki açıklamalarının İsrail’i cüretlendirdiğini ifade eden Tomar, bölgedeki gelişmelere de dikkat çekerek, 'Şüphesiz Suriye, Irak, Yemen ve Libya’daki iç savaşlar; İran-Suudi Arabistan ve Körfez mücadelesi, Körfez ükelerinin birbirleriyle geçinememesi İslam dünyasının siyasi ve sosyal problemleri bu durumu etkiliyor. Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ile Suudi Arabistan ittifakı da İsrail'e alan açıyor.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA