Yerli Ve Milli Kanama Durdurucu

Kayseri Devlet Hastanesi Bashekimi Doç. Dr. Ismail Altintop ve ekibi, travmaya bagli ölümlerin ikinci nedeni olan kanamanin önüne geçmek için yerli ve milli ilaç üretti. Yaklasik 7 yillik çalisma sonucunda üretilen ve diger kanama durduruculardan daha etkili olan KANDUR, ülkemize maliyeti 30-50 dolar arasindaki ürünü Türk bilim adamlari yaklasik 10 dolara üretmeyi basardi.

Yerli Ve Milli Kanama Durdurucu
Kontrol edilemeyen kanamalar, askeri alanda ölümlerin yaklasik yarisini olusturmaktadir. Kanama, saglik alaninda travmaya bagli ölümlerin ikinci nedenidir. Kanamalar; travmaya bagli yaralanma, savas ve afet yaralanmalari, kesici delici alet yaralanmalari, burun kanamalari, yanik sonrasi kanamalar, gastrointestinal sistem kanamalari olarak meydana gelmektedir. Boyutu ne olursa olsun kanamalarin erken durdurulmasi önemlidir. Kanama durdurucu ajanlar; trafik kazalari, afet, acil servislerde, ambulanslarda ve modern cerrahide yaygin olarak kullanilmaktadir. Türkiye’de kanama durdurucu ürünler ithalat yoluyla kullanildigi için disa bagimlilik nedeniyle maliyeti artmaktadir. Ulusal olarak olarak planlanmis ve basarili olmus ilaç modelleri prototiplerini ürettiklerini kaydeden Devlet Hastanesi Bashekimi Doç. Dr. Ismail Altintop, yerli ve milli bu ürünün tüm sahada artmasini temenni etti. Ilacin tüm tedariklerinin yerli ürünlerle yapildigini, yapilan deneysel çalismalarda ise birçok kanama durduruculardan daha etkili oldugunu kaydeden Doç. Dr. Altintop; Hem Kayseri Devlet Hastanesi olarak hem de özelinde kendim acil tip uzmani olmam hasebiyle bu ilaçla 2014 yilindan beri ugrasmaktaydim. Bunun arkasinda sadece biz degil ciddi ekiplerimiz var. Sadece Kayseri degil, Nigde ve Ankara’dan bana yardim eden çok degerli akademisyenler var. Savaslardaki ölümlerin yaklasik yarisindan kanamalar sorumlu ve kanama durdurucular özellikle savas tibbinda çok kullanilan bir alan. Ikincisi bizim acil servisimize basvuran gastrointestinal kanamalar dedigimiz mide kanamalarinda, biçaklanma, yaralanma, trafik kazalari gibi yaralanmalarda yine kanama durdurucularin önemi çok artiyor. Yine burun kanamalari ya da ameliyat esnasinda olan kanamalarin aniden durdurulmasi için gereken malzemelere Türkiye’de ciddi bir sekilde ihtiyacimiz var. Bu alanda Türkiye’de tabi ki birçok arastirmaci kanama durdurucu üzerinde çalistilar bizim gibi ama biz yeni kanama durdurucu ilacimizin adini buna ajanda diyebiliriz. Su anda ilk prototiplerini ürettik. Kesinlikle bir hastada kullanimini söz konusu olmamakla beraber bu prototipleri deneysel ortamlarda kullandik. Yaptigimiz deneyler uluslararasi geçerli yayinlari yapildiktan sonra kabul edildi ve diger kanama durduruculardan bu ajanimiz çok daha etkili çikti. Ismini de Türkçe olsun diye ‘KANDUR’ koyduk. KANDUR ilacimizi son 2-3 yildir yaptigimiz denemelerde içerisinde elimine etmek istedigimiz yabanci maddeler vardi bunlari da biz en son bu hafta içerisinde elimize ulasan bir haberle beraber KANDUR KF modelimizi üretmis olduk" dedi.



"Kanamanin yüzeyini damarsal (mikrovasküler) düzeyde kapatiyor ve kanamanin disari akisini engelliyor"

Patent basvurularinin arastirma raporu onayi aldigini da sözlerine ekleyen Altintop, "Bu ilaç öncelikle vücut disina olan kanamalarda yara yerine koydugumuz anda trombositleri aktive ederek, mekanizmasini hemen baslatiyor ve bu pihtilasma mekanizmasi ile beraber Türkçesi ‘çati’ olan bir modelle beraber kanamanin yüzeyini damarsal mikro düzeyde kapatiyor ve kanamanin disari akisini engelliyor. Kanama durdurucular bunu yaparken, alerjik olmamali, toksik olmamali, içerisinde yabanci madde birikmemeli, kanamayi durdurduktan sonra yüzeyde bir lezyon ya da yara birakmamali. Ayrica kanama alanina biraktiginizda asiri sicakliga neden olan kanama durdurucularin aksine bizde herhangi bir sicakliga neden olmadan kanamayi durdurdu. Su anda KANDUR KF modelini üretmemizin nedeni, kisilerde olan mide kanamalarinda, mide kanamasinin oldugu odak üzerinde çati sistemini olusturarak kanamanin durdurulmasini sagliyoruz. Birçok mekanizmayla beraber bunun 2016 yilinda yaptigimiz patent basvurularimiz, arastirma raporu onayi aldi ve biz hala bu çalismalarimizi gelistiriyoruz. Tabi bu bize baska bilgiler ögretti. Bununla beraber, devam eden mikrovasküler ve mikrokapsül ile yapacagimiz islemlere ciddi katki saglayacak" ifadelerini kullandi.

"50 dolar maliyeti 10 dolara üretmeyi basardik"

Ilacin piyasaya sürüldükten sonra Türkiye’nin önemli ihraç kalemlerinden birisi olacagini belirten Doç. Dr. Ismail Altintop, konusmasini söyle sürdürdü:

"Acil servislerimizde ve diger birimlerimizde paket maliyetleri yaklasik 30 ila 50 dolar arasinda degismektedir. Bu maliyetleri biz neredeyse 5-10 dolar bandinda üretmeyi basardigimizi düsünüyoruz. Çünkü ilk prototiplerini uygun maliyetlerde ürettik. Bu ürünümüz tamamen disa bagimsiz bir ürün. Yerli ve milli kaynaklarimiz ile bu kanama durdurucuyu üretebiliyoruz. Bunun simdi bazi asamalari var. Prototipler bizi heyecanlandirmakla beraber bunun diger çalismalarin da sonra bu piyasaya sürüldükten sonra Türkiye’de önemli bir ihraç kalemlerinden birisi olacaktir. Bu bilgimizi biz baska ilaçlara ya da baska malzemelere aktararak kullanmak istiyoruz. Bunu tamamen pastör firininda kuru havada 175 derecede 1 saat sterilize ettikten sonra paketleyip, kullanilabilir hale getirdik. Su andaki ürünlerimiz insanlarda kullanilabilir olmasina ragmen herhangi bir kullanimimiz yok. Sadece in vitro dedigimiz, deneysel ortamlarda bunlarin etkinligini arastiriyoruz ve ilk yaptigimiza göre sonuçlar etkinligimiz basarili çikmis durumda. Bazen enfekte yaralarda bu tür ilaçlara ihtiyacimiz oluyor. Antibiyotik ile beraber kullanildiginda yara üzerinde örtü görevi yapiyor. Bu örtü görevi nedeniyle yabanci maddelerin geçisini engelleyerek, özellikle su anda bela olan kronik diyabetik yaralar gibi yaralarda kanama durdurucu etkinliginin yaninda da yara bakimi üzerine önemli etkileri tespit etmis durumdayiz. Yavas, sakin ama kararli bir sekilde ilacimizi gelistirecegiz ve memleketimizin hizmetine sunacagiz."
Kaynak: İHA