Kamburluk Önlenebilir Mi?
Eskiden sadece yaşlılarda görülen kamburluğun artık küçük yaşlara kadar indiğini belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzman Dr. Ali Şahabettinoğlu, bunun sebebinin ise hareketsiz hayat tarzı olduğunu ve ofis meslekleri ile ortaya çıktığını söyledi.
Halk arasında kamburluk olarak tanımlanan, vücudun doğal eğriliğinin artmasının (kifoz) eskiden genellikle yaşlılarda ortaya çıkan bir durum olduğunu ifade eden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzman Dr. Ali Şahabettinoğlu, artık masa başı işlerde çalışanlar, konforsuz sandalyede saatlerce bilgisayar karşısında oturan çocuk ve gençlerde de sıklıkla karşımıza çıktığına değindi. Kifozun rahatsızlık olarak kabul edilmesi için fizyolojik olarak kabul edilen ölçülü sınırların aşılması gerektiğini belirten Şahabettinoğlu, “Bu sınır sırt için 20 derece ile 55 derece arasında değişir. Ancak bu normal eğrilikler, kültürel ve ailevi faktörler, yaşlanma, moda, hayat tarzı, meslek alışkanlığı, duygusal durum, kas dengesizlikleri ve kaza yaralanmaları sonucu artarak tedavi edilmesi gereken bir sorun haline dönüşebilir. Tedavi edilmediği sürece kişinin hayat kalitesinde düşüş, dış görünüş bozuklukları, göğüs kafesinin daralması ile solunum problemleri açığa çıkabilir. Kifoz, duruş bozukluğuna bağlı postürel kifoz ve omurgayı oluşturan omurların yapılarında ortaya çıkan sorunlara bağlı oluşan yapısal kifoz olarak iki şekilde karşımıza çıkar. Doğuştan olabileceği gibi sonradan ortaya çıkan sebeplerle de meydana gelebilmektedir. Yapısal kifozun birçok sebebi olmakla birlikte büyük bir kısmının sebebi maalesef bilinmemektedir. Her kifoz derecesi için uygun bir tedavi yöntemi olduğu unutulmamalı, kifoz tedavi yöntemi için uzman doktora başvurulmalıdır. Uzman doktor tarafından gerçekleştirilecek muayene ve tetkikler sonrasında tedavi ile kifozun sonraki yıllarda daha da ilerlemesinin önlenmesi ve eğriliğin normal sınırlara getirilmesine çalışılmalıdır” dedi.
50 ile 55 derece olan postürel kifozda duruş (postür) düzeltilmesi ve egzersiz tedavisi, 55 ile 70 derece arasında postür düzeltme, egzersiz ve korse tedavisi, 70 ile 80 derece ve üzerinde ise cerrahi tedavi gerektiğini belirten Ali Şahabettinoğlu, “Ağrı ve kas spazmı olan postürel kifoz hastalarına uyguladığı manuel (elle) tedavi ile (mobilizasyon, manipülasyon, traksiyon ve tıbbi masaj teknikleri) spazmik dokuyu çözerek normal eklem mobilizasyonunun sağlanmasını, dokulardaki kan dolaşımını artırarak kronik ağrıların azaltılmasını hedefler. Sportif alışkanlıklar kazanılarak, egzersizler yaparak omurga ve omurgadaki kaslar güçlendirilerek postürel kifozun tedavisi ve erken teşhis ile yapısal kifozun ilerlemesini önlemek mümkün olabilir. Kifozun önlenebilmesine ve tedavisine yönelik egzersizler ile kısa olan karın, göğüs ve bacak kaslarının esnetilmesi ve aynı zamanda omurga çevresindeki sırt kaslarının da güçlendirilmesi gereklidir. Kifoz, eğriliğin derecesine bağlı olarak hastanın boyunu olduğundan ortalama 5 santimetre daha kısa gösterir. Kişi oturma alışkanlığını değiştirmek zorundadır. Yük taşırken dikkatli olmalı, omurgayı güçlendirecek yüzme ve pilates gibi egzersizleri hayatına katmalıdır. Burada egzersiz uzmanını tecrübeli, bilgili ve doktorunuzla temasta olması çok önemlidir. Çalışma masasında otururken ya da bilgisayar başındayken postürün düzgün kalmasına özen göstermelidir. Ayrıca kifoz tedavisinde de pek çok rahatsızlıkta olduğu gibi ideal kiloda olmak gerektiği unutulmamalı, kilo fazlalığı varsa kifoz tedavisi ile beraber bir kilo verme programı da uygulanmalı. Düzenli egzersiz, yüksek seviye hareketin korunması, günlük germe egzersizleri ihmal edilmemeli ve sigara tüketiminden kaçınılmalıdır” diye konuştu.
Kaynak: İHA
50 ile 55 derece olan postürel kifozda duruş (postür) düzeltilmesi ve egzersiz tedavisi, 55 ile 70 derece arasında postür düzeltme, egzersiz ve korse tedavisi, 70 ile 80 derece ve üzerinde ise cerrahi tedavi gerektiğini belirten Ali Şahabettinoğlu, “Ağrı ve kas spazmı olan postürel kifoz hastalarına uyguladığı manuel (elle) tedavi ile (mobilizasyon, manipülasyon, traksiyon ve tıbbi masaj teknikleri) spazmik dokuyu çözerek normal eklem mobilizasyonunun sağlanmasını, dokulardaki kan dolaşımını artırarak kronik ağrıların azaltılmasını hedefler. Sportif alışkanlıklar kazanılarak, egzersizler yaparak omurga ve omurgadaki kaslar güçlendirilerek postürel kifozun tedavisi ve erken teşhis ile yapısal kifozun ilerlemesini önlemek mümkün olabilir. Kifozun önlenebilmesine ve tedavisine yönelik egzersizler ile kısa olan karın, göğüs ve bacak kaslarının esnetilmesi ve aynı zamanda omurga çevresindeki sırt kaslarının da güçlendirilmesi gereklidir. Kifoz, eğriliğin derecesine bağlı olarak hastanın boyunu olduğundan ortalama 5 santimetre daha kısa gösterir. Kişi oturma alışkanlığını değiştirmek zorundadır. Yük taşırken dikkatli olmalı, omurgayı güçlendirecek yüzme ve pilates gibi egzersizleri hayatına katmalıdır. Burada egzersiz uzmanını tecrübeli, bilgili ve doktorunuzla temasta olması çok önemlidir. Çalışma masasında otururken ya da bilgisayar başındayken postürün düzgün kalmasına özen göstermelidir. Ayrıca kifoz tedavisinde de pek çok rahatsızlıkta olduğu gibi ideal kiloda olmak gerektiği unutulmamalı, kilo fazlalığı varsa kifoz tedavisi ile beraber bir kilo verme programı da uygulanmalı. Düzenli egzersiz, yüksek seviye hareketin korunması, günlük germe egzersizleri ihmal edilmemeli ve sigara tüketiminden kaçınılmalıdır” diye konuştu.