Par Genel Başkanı Burkay, Elazığ'da

ELAZIĞ - Hak ve Özgürlükler Partisi Genel Başkanı Kemal Burkay, "Kürt sorunu büyük bir sorun, çünkü bu ülkede 20 milyon, Ortadoğu'da 40 milyondan fazla bulunan bir halkın sorunu. Böylesine bir halkın hakları, eşitlik temelinde çözülecek" dedi.

Partisinin Karakoçan ilçe teşkilatının açılış törenine için Elazığ'a gelen Burkay, Karakoçan Belediyesi konferans salonunda düzenlenen programa katıldı.

Burkay, son genel kongrelerinden bu yana Batman, Mardin, Manisa, Malatya, Tunceli ve bir çok ilde canlı bir örgütlenme çalışması içerisine girdiklerini belirtti.

Türkiye'de 4'ü Meclis'te olmak üzere 50'den fazla partinin bulunduğunu söyleyen Burkay, parlamento dışında olan ve sesi en fazla çıkan partilerden birisinin HAK-PAR olduğunu kaydetti.

Parti programlarında Kürt sorunu ve Alevi sorununa önemli yer ayırdıklarını dile getiren Burkay, Kürt sorununa eşitlik temelinde bir çözüm istediklerini belirterek, şöyle konuştu:

"Türk halkının sahip olduğu hakları Kürt halkı için de istiyoruz. Kürt sorunu büyük bir sorun, çünkü bu ülkede 20 milyon, Ortadoğu'da 40 milyondan fazla bulunan bir halkın sorunu. Böylesine bir halkın hakları, eşitlik temelinde çözülecek. Kürtlere verilecek haklar dilenciye verilecek paralar gibi değildir."

Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada çok önemli olayların yaşandığını söyleyen Burkay, "Irak'ta, Suriye'de, Mısır'da, Libya'da, Tunus'ta ve Yemen'de yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Bir Arap Baharı'ndan bahsediyoruz, bu nedir. Uzun yıllar Arap İslam dünyası değişmeden kaldı. Özellikle Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Ortadoğu coğrafyasında yeni bir sistem kuruldu. Ama bu statüko artık yıkılıyor, sarsılıyor. Pek çok kişi sanıyordu ki Arap dünyasında birşey değişmez, bu Arap halkları kımıldamaz, halbuki kımıldar, yeri gelir değişir, yeri gelir ayağa kalkar. Çünkü dünya değişiyor" diye konuştu.

Arap Baharı'nın dünya üzerindeki değişimi gösterdiğini ifade eden Burkay, şunları kaydetti:

"Bir anda gördük ki Tunus'tan başlayarak Suriye'den Yemen'e kadar Arap dünyası harekete geçti. Artık diktatörlük istemiyor. 30-40 senedir başlarında olan diktatörler bir padişah gibi halk adına karar veriyor. Halk artık kendisi karar vermek istiyor, oyuyla söz sahibi olmak istiyor, ülkenin yönetiminde. Dolayısıyla bu Arap Baharı dediğimiz şey şaşırtıcı birşey değildir."

Kaynak: AA