Başbakan Erdoğan, Meclis'te Soruları Yanıtladı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Biz, paketimizi 20 başlık altında, bütün beklentilere cevap verecek şekilde yaptık. Ülkemizdeki 'filanca grup şunu bekliyor, filanca şunu bekliyor' dediğimiz zaman beklentilerin sonu hiçbir zaman gelmez. Ülkemizdeki tüm inanç gruplarının kendilerine göre beklentileri vardır. Bunların sonu gelir iddiasında bulunmak yanlış olur" dedi.
Başbakan Erdoğan, TBMM'nin açılış töreninin ardından Meclis'ten ayrılırken gazetecilerin demokratikleşme paketine ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "Alevi vatandaşların demokratikleşme paketinden daha farklı beklentileri olduğu ve yeni bir adım atılıp atılmayacağı" yönündeki sorusu üzerine Erdoğan, "Biz, paketimizi 20 başlık altında, bütün beklentilere cevap verecek şekilde yaptık. Ülkemizdeki 'filanca grup şunu bekliyor, filanca şunu bekliyor' dediğimiz zaman beklentilerin sonu hiçbir zaman gelmez. Ülkemizdeki tüm inanç gruplarının kendilerine göre beklentileri vardır. Bunların sonu gelir iddiasında bulunmak yanlış olur" diye konuştu.
Demokratikleşme paketinde yer alan, "bütün inanç gruplarının inançlarının teminat altına alınması, herhangi bir ayrımcılığa gidilmemesi" gibi ifadelerin herkesi ilgilendirdiğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Alevisini de Sünnisini de ilgilendiriyor, diğer inanç gruplarını da ilgilendiriyor. Hristiyanıyla, Musevisiyle hepsini ilgilendiriyor. Bunları görmemek yanlış olur. Nevşehir Üniversitesinin adının Hacı Bektaş-ı Veli olarak konması birer adım. Gerek yerel yönetimler gerek merkezi yönetim, yani bizler, yine bu inanç gruplarına taleplerinin fiili olarak karşılanması noktasında gerekli destekleri bugüne kadar verdik, veriyoruz, bundan sonra da vereceğiz, burada sıkıntı söz konusu değil.
Sağolsun medya, yazılı ve görsel olarak bunu çok iyi okudu, çok iyi gördü, çok iyi değerlendirdi. Fakat çok iyi göremeyenler, bunlar parmak sayısını bulmaz, onlar da bardağın boş tarafında acaba kaç santim var onu incelemeye çalışıyor. Yapılanları görün bir defa, bunları bir değerlendirin."
-"Durmadan kuru sıkı atıyorlar"
Başbakan Erdoğan, seçim yasasıyla ilgili yapacakları düzenlemelerin önemine işaret ederek, "Durmadan kuru sıkı atıyorlardı. 'Baraj düşürülsün' falan.' İşte buyur, biz size 3 tane alternatif sunuyoruz. Bir mevcut, iki yüzde 5 daraltılmış, üç barajı tamamen kaldıralım, dar bölge yapalım. Şimdi hemen ona da saldırıya başladılar. Tamam da senin işine yarayanı söylüyorsun, ben sana üç alternatif sunuyorum, bunlar üzerinde konuşmuyorsun" dedi.
Seçim sistemine yönelik sundukları alternatiflerin, bugün dünyanın en gelişmiş demokrasisi olan ABD, İngiltere ve Avrupa'da uygulandığını ifade eden Başbakan Erdoğan, alternatiflerden biri üzerinde mutabık kalındığı zaman, ona göre adım atacaklarını söyledi.
Erdoğan, "Ama mutabık kalamadığımız zaman, biz kendi kararımızı vereceğiz, ona göre adımımızı atacağız. Belli bir sabır sürecimiz var, ondan sonra bunun adımını atacağız" değerlendirmesinde bulundu.
Ana dilde eğitim konusunda yapılacak düzenlemeye de dikkati çeken Başbakan Erdoğan, "Bu ülkede hangi anadilde olursa olsun, gel özel okulunu kuruyorsan kur, o dilde eğitimini, öğretimini yap, ama bunun yanında belirlenecek mevzuatta Türkçe olarak bazı dersler verilmeye devam edecek. Bunların kanunla yapılacakları var, bizim idari olarak yapacak olduklarımız var. Bunları da süratle uygulamaya sokmanın gayreti içinde olacağız" dedi.
-"Bunların hepsi yargıda olan bir süreç"
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin "BDP'ye göre bu paket yeterli değil. Şiddete bulaşmamış terör mensupları için adım bekleniyordu. Bir adım söz konusu mu" sorusuna da şöyle yanıt verdi:
"Bunların hiçbirinin yasayla alakası yok. Şiddete bulaşmamış olanlar vesaire... Biz üçüncü paketi yaptık, dördüncü paketi yaptık. Bunların hepsi yargıda olan bir süreç. Zaten bunların içerisinden çıkacak olanlar cezaevlerinden çıkmaktadır, çıkmaması gerekenler de çıkmamaktadır, onların da tutukluluk halleri devam etmektedir. Bunlar belli bir süreç içerisindedir, bunların yargı süreci devam ediyor. Kalkıp da yargı süreci devam ederken hazırladığımız paketle bunlara çözüm bulmayı, eğer demokratik paket olarak anlamaya kalkarsak, bunun getirisi, götürüsü millet nezdinde ne olur bunun iyi değerlendirilmesi gerekir."
-"Anayasa değişikliği gerektirecek bir düzenleme yok"
Başbakan Erdoğan, bir soru üzerine de demokratikleşme paketi kapsamında yapılması öngörülen düzenlemeler içinde anayasa değişikliği gerektiren bir durum olmadığına işaret ederek, "Anayasal değişiklik gerektirecek düzenleme yok, yasal ve idaridir. Zaten biz, buna güvenerek çıktık" dedi.
Yeni anayasa çalışmalarına işaret ederek, daha önce yaptığı Anayasa Uzlaşma Komisyonunda mutabık kalınan 59 maddenin Meclis'ten geçirilmesi teklifini hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Bakın ipe un seriyorlar, biz daha ne yapacağız. 326 milletvekiliyle biz 3 kişiyle Anayasa Uzlaşma Komisyonunda temsil ediyoruz, onlar yaklaşık 220 milletvekiline karşın 9 milletvekiliyle temsil ediliyorlar. Biz uzlaşmacı bir yaklaşım içerisindeyiz ama muhalefet böyle bir uzlaşmanın gayreti içinde değil. Devamlı ipe un ser, devamlı süreci uzat. Bunlar neredeyse bir sene önce bitecekti, bitirilemiyor, bitirmek de istemiyorlar. Özellikle ana muhalefet kendi aralarında çatışıyor, bunları da görüyorsunuz. Anayasa ile çözülecek olanları zaten anayasa çalışmaları içerisinde çözebilirsek, çözeriz. Diğerlerini de arkadaşlarımız yine gruplarla görüşürler."
-"Benim için halkımın söylediği önemli, onların ne söylediği önemli değil"
Başbakan Erdoğan, demokratikleşme paketine ilişkin BDP'lilerin "Paket, AK Parti'nin seçim paketi" yorumları yaptığının anımsatılması üzerine de "Benim için halkımın söylediği önemli, onların ne söylediği önemli değil" dedi.
Demokratikleşme paketi için aylardır çalıştıklarını, 11 yıl önce parti programında yer alan, AK Parti'nin 4. Olağan Büyük Kongresi'nde açıklanan 63 maddelik vaatlerinin pakete yansıtılmaya çalışıldığını belirten Başbakan Erdoğan, "Biz bu vaatlerimizi ülkemizdeki sosyal, siyasi hadiselerin gelişimine de uygun olarak değerlendiriyoruz. Halkımızdan aldığımız talepler doğrultusunda değerlendirdik, bu paketi bu şekilde açıkladık. Bu ne ilktir, ne de sondur. Gelecekte daha başka paketler de olur, açıklanır" dedi.
-Kılıçdaroğlu'nun "baraj yüzde 3'e indirilsin, destek verelim" teklifi
Bir gazetecinin, Kılıçdaroğlu'nın seçim barajının yüzde 3'e indirilmesi halinde destek verecekleri sözlerini anımsatması üzerine de Erdoğan, "Kusura bakmasın, ben milletimin nabzını, kamuoyu araştırmalarıyla, her şeyiyle tuttum. Oturulmuş, konuşulmuştur. Akşamdan sabaha değil, beyfendi akşamdan sabaha konuşandır" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, yerel seçimler öncesi kabine revizyonuna ilişkin bir soruya da "Daha önce bunun cevabını verdim, her şey olabilir" yanıtını verdi.
Bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Meclis açılışında yaptığı konuşmayı da değerlendiren Erdoğan, "Gayet güzel hazırlanmış, ülkemizin özellikle iç ve dış politikasını değerlendiren, ağırlıklı olarak dış politikayı, bölgemizdeki gelişmeleri ele alın bir konuşmaydı. Ekonomik konularla alakalı tavsiyeleri içeren bir konuşma olarak görüyorum. Katılıyorum ve bu yasama yılının parlamentomuz için, ülkemiz için, milletimiz için hayırlı olmasını Allah'tan temenni ediyorum" dedi.
Kaynak: AA
Bir gazetecinin "Alevi vatandaşların demokratikleşme paketinden daha farklı beklentileri olduğu ve yeni bir adım atılıp atılmayacağı" yönündeki sorusu üzerine Erdoğan, "Biz, paketimizi 20 başlık altında, bütün beklentilere cevap verecek şekilde yaptık. Ülkemizdeki 'filanca grup şunu bekliyor, filanca şunu bekliyor' dediğimiz zaman beklentilerin sonu hiçbir zaman gelmez. Ülkemizdeki tüm inanç gruplarının kendilerine göre beklentileri vardır. Bunların sonu gelir iddiasında bulunmak yanlış olur" diye konuştu.
Demokratikleşme paketinde yer alan, "bütün inanç gruplarının inançlarının teminat altına alınması, herhangi bir ayrımcılığa gidilmemesi" gibi ifadelerin herkesi ilgilendirdiğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Alevisini de Sünnisini de ilgilendiriyor, diğer inanç gruplarını da ilgilendiriyor. Hristiyanıyla, Musevisiyle hepsini ilgilendiriyor. Bunları görmemek yanlış olur. Nevşehir Üniversitesinin adının Hacı Bektaş-ı Veli olarak konması birer adım. Gerek yerel yönetimler gerek merkezi yönetim, yani bizler, yine bu inanç gruplarına taleplerinin fiili olarak karşılanması noktasında gerekli destekleri bugüne kadar verdik, veriyoruz, bundan sonra da vereceğiz, burada sıkıntı söz konusu değil.
Sağolsun medya, yazılı ve görsel olarak bunu çok iyi okudu, çok iyi gördü, çok iyi değerlendirdi. Fakat çok iyi göremeyenler, bunlar parmak sayısını bulmaz, onlar da bardağın boş tarafında acaba kaç santim var onu incelemeye çalışıyor. Yapılanları görün bir defa, bunları bir değerlendirin."
-"Durmadan kuru sıkı atıyorlar"
Başbakan Erdoğan, seçim yasasıyla ilgili yapacakları düzenlemelerin önemine işaret ederek, "Durmadan kuru sıkı atıyorlardı. 'Baraj düşürülsün' falan.' İşte buyur, biz size 3 tane alternatif sunuyoruz. Bir mevcut, iki yüzde 5 daraltılmış, üç barajı tamamen kaldıralım, dar bölge yapalım. Şimdi hemen ona da saldırıya başladılar. Tamam da senin işine yarayanı söylüyorsun, ben sana üç alternatif sunuyorum, bunlar üzerinde konuşmuyorsun" dedi.
Seçim sistemine yönelik sundukları alternatiflerin, bugün dünyanın en gelişmiş demokrasisi olan ABD, İngiltere ve Avrupa'da uygulandığını ifade eden Başbakan Erdoğan, alternatiflerden biri üzerinde mutabık kalındığı zaman, ona göre adım atacaklarını söyledi.
Erdoğan, "Ama mutabık kalamadığımız zaman, biz kendi kararımızı vereceğiz, ona göre adımımızı atacağız. Belli bir sabır sürecimiz var, ondan sonra bunun adımını atacağız" değerlendirmesinde bulundu.
Ana dilde eğitim konusunda yapılacak düzenlemeye de dikkati çeken Başbakan Erdoğan, "Bu ülkede hangi anadilde olursa olsun, gel özel okulunu kuruyorsan kur, o dilde eğitimini, öğretimini yap, ama bunun yanında belirlenecek mevzuatta Türkçe olarak bazı dersler verilmeye devam edecek. Bunların kanunla yapılacakları var, bizim idari olarak yapacak olduklarımız var. Bunları da süratle uygulamaya sokmanın gayreti içinde olacağız" dedi.
-"Bunların hepsi yargıda olan bir süreç"
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin "BDP'ye göre bu paket yeterli değil. Şiddete bulaşmamış terör mensupları için adım bekleniyordu. Bir adım söz konusu mu" sorusuna da şöyle yanıt verdi:
"Bunların hiçbirinin yasayla alakası yok. Şiddete bulaşmamış olanlar vesaire... Biz üçüncü paketi yaptık, dördüncü paketi yaptık. Bunların hepsi yargıda olan bir süreç. Zaten bunların içerisinden çıkacak olanlar cezaevlerinden çıkmaktadır, çıkmaması gerekenler de çıkmamaktadır, onların da tutukluluk halleri devam etmektedir. Bunlar belli bir süreç içerisindedir, bunların yargı süreci devam ediyor. Kalkıp da yargı süreci devam ederken hazırladığımız paketle bunlara çözüm bulmayı, eğer demokratik paket olarak anlamaya kalkarsak, bunun getirisi, götürüsü millet nezdinde ne olur bunun iyi değerlendirilmesi gerekir."
-"Anayasa değişikliği gerektirecek bir düzenleme yok"
Başbakan Erdoğan, bir soru üzerine de demokratikleşme paketi kapsamında yapılması öngörülen düzenlemeler içinde anayasa değişikliği gerektiren bir durum olmadığına işaret ederek, "Anayasal değişiklik gerektirecek düzenleme yok, yasal ve idaridir. Zaten biz, buna güvenerek çıktık" dedi.
Yeni anayasa çalışmalarına işaret ederek, daha önce yaptığı Anayasa Uzlaşma Komisyonunda mutabık kalınan 59 maddenin Meclis'ten geçirilmesi teklifini hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Bakın ipe un seriyorlar, biz daha ne yapacağız. 326 milletvekiliyle biz 3 kişiyle Anayasa Uzlaşma Komisyonunda temsil ediyoruz, onlar yaklaşık 220 milletvekiline karşın 9 milletvekiliyle temsil ediliyorlar. Biz uzlaşmacı bir yaklaşım içerisindeyiz ama muhalefet böyle bir uzlaşmanın gayreti içinde değil. Devamlı ipe un ser, devamlı süreci uzat. Bunlar neredeyse bir sene önce bitecekti, bitirilemiyor, bitirmek de istemiyorlar. Özellikle ana muhalefet kendi aralarında çatışıyor, bunları da görüyorsunuz. Anayasa ile çözülecek olanları zaten anayasa çalışmaları içerisinde çözebilirsek, çözeriz. Diğerlerini de arkadaşlarımız yine gruplarla görüşürler."
-"Benim için halkımın söylediği önemli, onların ne söylediği önemli değil"
Başbakan Erdoğan, demokratikleşme paketine ilişkin BDP'lilerin "Paket, AK Parti'nin seçim paketi" yorumları yaptığının anımsatılması üzerine de "Benim için halkımın söylediği önemli, onların ne söylediği önemli değil" dedi.
Demokratikleşme paketi için aylardır çalıştıklarını, 11 yıl önce parti programında yer alan, AK Parti'nin 4. Olağan Büyük Kongresi'nde açıklanan 63 maddelik vaatlerinin pakete yansıtılmaya çalışıldığını belirten Başbakan Erdoğan, "Biz bu vaatlerimizi ülkemizdeki sosyal, siyasi hadiselerin gelişimine de uygun olarak değerlendiriyoruz. Halkımızdan aldığımız talepler doğrultusunda değerlendirdik, bu paketi bu şekilde açıkladık. Bu ne ilktir, ne de sondur. Gelecekte daha başka paketler de olur, açıklanır" dedi.
-Kılıçdaroğlu'nun "baraj yüzde 3'e indirilsin, destek verelim" teklifi
Bir gazetecinin, Kılıçdaroğlu'nın seçim barajının yüzde 3'e indirilmesi halinde destek verecekleri sözlerini anımsatması üzerine de Erdoğan, "Kusura bakmasın, ben milletimin nabzını, kamuoyu araştırmalarıyla, her şeyiyle tuttum. Oturulmuş, konuşulmuştur. Akşamdan sabaha değil, beyfendi akşamdan sabaha konuşandır" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, yerel seçimler öncesi kabine revizyonuna ilişkin bir soruya da "Daha önce bunun cevabını verdim, her şey olabilir" yanıtını verdi.
Bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Meclis açılışında yaptığı konuşmayı da değerlendiren Erdoğan, "Gayet güzel hazırlanmış, ülkemizin özellikle iç ve dış politikasını değerlendiren, ağırlıklı olarak dış politikayı, bölgemizdeki gelişmeleri ele alın bir konuşmaydı. Ekonomik konularla alakalı tavsiyeleri içeren bir konuşma olarak görüyorum. Katılıyorum ve bu yasama yılının parlamentomuz için, ülkemiz için, milletimiz için hayırlı olmasını Allah'tan temenni ediyorum" dedi.