Türköne: 'Askeri Vesayet Altına Almak Zorundasınız' Abant 26.06.2010

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mümtazer Türköne, Türkiye'nin, sorununun askerin siyaset üzerindeki vesayetinin yanında ülke güvenliğini sağlamada gereken reformlara direnmesi olduğunu belirterek, 'Askeri vesayet istemiyorsanız, askeri vesayet altına almak zorundasınız' dedi. 
Türköne, Abant Platformu'nun, 'Demokrasi ve Dış Güvenlik' konularının tartışıldığı üçüncü oturumunda 'Dış Güvenlik Reformu' konusunda konuştu.
Savaş işlerinin askere bırakılamayacak kadar ciddi işler olduğunu ifade eden Türköne, askeri konuları sivillerin askerler kadar iyi bilmesi gerektiğini söyledi. Batıya göre Türkiye'de askeri konuları bilen insan sayısının çok az olduğunu belirten Türköne, askeri konuları iyi bilmeden askeri vesayet altına almanın çok zor olduğunu kaydetti.
Orduların savaşmak için değil 'caydırıcı güç' olarak kurulup beslendiğine dikkati çeken Türköne, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Askeri literatürlerde bir kavram vardır. En iyi general, savaşmadan zafere ulaşan komutandır. Bizde karşı çıkılıyor, aslında askerlerin temel görevi tören yapmaktır.
Askeri vesayet denilen sorun aslında bir bürokrasi sorunudur. Parkinson hastalığına adını veren Parkinson'un Amerikan deniz kuvvetlerini anlatan bir kitabı var. Orada ironi ile tespitler yapar. En güçlü bürokrasinin olduğu yerlerin askerlik olduğunu söyler. Bunun için askerin reform yapamayacağını ve bunun mutlaka siyasi otoritenin yapması gerektiğini dile getirir.
Bizde askerin en önemli görevi nöbet tutmaktır. Bir nöbet yerine 5 askere ihtiyaç var. Güneydoğu'da nöbet tutturuyoruz. Ama keklik gibi avlıyorlar. Batıda nöbet diye bir şey yok, onun yerine kamera sistemi var.'
Türköne, savaşların kazanılmasında artık askerin değil, bilginin öne çıktığını, asker sayısının çokluğunun cephede bir şey kazandırmadığını, bunun için çok ciddi reforma ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Türkiye'nin sorununun askerin siyaset üzerindeki vesayetinin yanında ülke güvenliğini sağlamada gereken reformlara direnmesi olduğunu kaydeden Türköne, 'Askeri vesayet istemiyorsanız, askeri vesayet altına almak zorundasınız' dedi.
Türköne, Türkiye'nin dış politika reformunu yeniden yaparak, orduyu buna göre tanzim edebilmek için güçlü bir siyasi iradeye ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, dünyanın hiçbir ordusunun reformu kendisinin istemediğini kaydetti.

-'HESAP SORMAMAK, ORDUYA KÖTÜLÜK YAPMAKTIR'

Gazeteci Lale Kemal ise 'Silahlı Gücün Demokratik Denetimi' konusunda yaptığı konuşmada, başarısızlıklarda hesap sormamanın orduya kötülük etmek olduğunu söyledi. Türkiye'de siyasi iradenin hesap soramadığını ileri süren Kemal, yasal değişimlerin yapıldığını ancak zihinsel değişimin gerçekleştirilemediğini kaydetti.
'Ben bunu içselleştirilmiş korkuya bağlıyorum' diyen Kemal, Ahmet İnsel'in bunu peygamber ocağı kutsaması ve Kurtuluş Savaşı psikolojisinin mobilize edilmesine bağladığını ve kendisinin de bu düşünceye katıldığını ifade etti.
Kemal, askerin ülkenin sahibi olarak yetiştirilmesi yerine, yurt savunması ile görevli yetiştirilmesi gerektiğini söyledi. 
26.06.2010 12:22:37