Sp İl Başkanı Aksoy'dan İsrail'e Tepki
Saadet Partisi (SP) Sakarya İl Başkanı İsmet Aksoy, acilen İsrail'e karşı diplomatik bir cephenin oluşturulması gerektiğini söyledi.
İl Başkanı Aksoy , ilçe başkanları ile birlikte yaptığı basın açıklamasında , insanlığın ortak projesi olan yardım gemilerine çıkarma yapıp , mazlum Filistinlilere yardım malzemesi götüren savunmasız insanları öldürmesinin İsrail ' in ne kadar şuurunu yitirdiğini ve ne kadar haddini aştığını açıkça gösterdiğini kaydetti .
Aksoy , sınır tanımaz bir vahşet yaşatan İsrail ' in haktan hukuktan , insanlıktan tamamen çıktığını belirtti .
İsrail ' in yaptıklarının artık kanunsuzluktan ve uluslar arası hukuku hiçe sayan davranışlar olmayı çok aştığını , cinayet , vahşet ve barbarlığın bile ötesine geçtiğini ileri süren Aksoy , " Kan ve zulümden başka hiçbir şey bilmeyen Siyonizm , bütün Türkiye halkına ve dünya kamuoyuna gözdağı vermek istiyor . Bölgede despot , korsan bir devlet hareket ediyor . Gözünü kan bürümüş , insanlığını , vicdanını kaybetmiş bu korsanların zulmüne daha ne kadar katlanacağız " dedi .
Yardım gönüllülerini gözünü kırpmadan katletmenin , Siyonizmin dehşet yüzünün bir kez daha deşifre edilmesine neden olduğunu söyleyen Aksoy , sadece Türk bayrağı taşıyan gemilere saldıran İsrail ' in doğrudan doğruya Türkiye ' yi hedef aldığını ileri sürdü .
Türkiye ' nin sıradan bir ülkü gibi davranma hakkına sahip olmadığını belirten Aksoy , " İsrail bu saldırıyı doğrudan doğruya Türkiye ' ye yapmıştır . Bu kabul edilemez ve gereği yapılmalıdır . Türkiye sadece bugünün değil geleceğin de büyük ülkesidir . Olayın gerçekleştiği andan itibaren Türkiye bütün kurumlarıyla insani yardım koordinasyonu , yaralıların durumu ve şehitlerin akıbeti konusunda son derece aktif bir süreç yürütmelidir . Türkiye ' nin onuruna yakışır tepki en kısa zamanda verilmelidir . Acilen İsrail ' e karşı diplomatik bir cephenin oluşturulması gerekir . İsrail ' in askeri ve teknolojik gücü vardır ancak İsrail ' in en büyük gücü son elli yılda saldırganlığını önleyecek uluslararası bir mekanizma hayata geçirilememiştir . Şimdi vaktidir . Türkiye Cumhuriyeti Devleti hükümeti ivedilikle harekete geçmelidir . Türkiye bu süreçte öncü rol oynamalıdır . BM Güvenlik Konseyi şimdiye kadar toplanıp kararı almalıydı . BM Güvenlik Konseyi , Avrupa Parlamentosu , İKÖ , NATO , Kızılhaç , Arap Birliği ve diğer beynelmilel kurumlar harekete geçmelidir . Bu mesele sadece bir grubun bir parti mensuplarının değil artık milletin tüm fertlerinin 72 milyonun meselesidir . Bütün siyasi partiler ortak bir deklarasyon hazırlamalı ve Türkiye ' nin tek yumruk olduğu haykırılmalıdırlar . Biz bütün partilerle ortak çalışmaya hazırız . Bu olay bir savaş suçu olarak uluslar arası mahkemelerde soruşturulmalıdır " diye konuştu .
Aksoy , Türk Silahlı Kuvvetlerinin alarm durumuna geçmesi gerektiğini ifade ederek , " Gemide şehid edilen kardeşlerimiz nasıl şehid edildi bu önemlidir . Delillerin karartılmasına izin verilmemeli , hükümetimiz harekete geçerek gemilerin tarafsız bir ülkeye çekilmesini sağlamalıdır . Mesele askeri boyutlara taşınmıştır . Doğu Akdeniz ' de sular ısınmıştır . Türkiye askeri koruma tedbirlerini en ileri derecede almalıdır . TSK alarm durumunda olmalı ve hassasiyetini muhafaza etmelidir .
Gemide bulunan hiç kimseden haber alınamamaktadır . Bilişim çağında yaşıyoruz ancak burnumuzun dibinde neler oluyor , haber alamıyoruz . Uluslararası camianın haber alma özgürlüğünü sağlaması gerekmektedir " dedi .
5 Haziran 2010 Cumartesi günü İstanbul Çağlayan meydanında düzenleyecekleri mitinge vatandaşları davet eden Aksoy , " İstanbul ' da düzenlenecek miting siyasi parti mitingi değildir . Onlarca sivil toplum kuruluşunun da destek vereceği zulme karşı olan herkesin mitingidir . Görkemli bir mitingle İsrail ' in sınır tanımaz korsanlığına dur diyeceğiz . Bu maksatla sadece İsrail ' in saldırganlığına ' Dur ' demek isteyen her görüşten ve kesimden insanımızı Cumartesi günü Çağlayan ' a bekliyoruz " diye konuştu .
Aksoy , sınır tanımaz bir vahşet yaşatan İsrail ' in haktan hukuktan , insanlıktan tamamen çıktığını belirtti .
İsrail ' in yaptıklarının artık kanunsuzluktan ve uluslar arası hukuku hiçe sayan davranışlar olmayı çok aştığını , cinayet , vahşet ve barbarlığın bile ötesine geçtiğini ileri süren Aksoy , " Kan ve zulümden başka hiçbir şey bilmeyen Siyonizm , bütün Türkiye halkına ve dünya kamuoyuna gözdağı vermek istiyor . Bölgede despot , korsan bir devlet hareket ediyor . Gözünü kan bürümüş , insanlığını , vicdanını kaybetmiş bu korsanların zulmüne daha ne kadar katlanacağız " dedi .
Yardım gönüllülerini gözünü kırpmadan katletmenin , Siyonizmin dehşet yüzünün bir kez daha deşifre edilmesine neden olduğunu söyleyen Aksoy , sadece Türk bayrağı taşıyan gemilere saldıran İsrail ' in doğrudan doğruya Türkiye ' yi hedef aldığını ileri sürdü .
Türkiye ' nin sıradan bir ülkü gibi davranma hakkına sahip olmadığını belirten Aksoy , " İsrail bu saldırıyı doğrudan doğruya Türkiye ' ye yapmıştır . Bu kabul edilemez ve gereği yapılmalıdır . Türkiye sadece bugünün değil geleceğin de büyük ülkesidir . Olayın gerçekleştiği andan itibaren Türkiye bütün kurumlarıyla insani yardım koordinasyonu , yaralıların durumu ve şehitlerin akıbeti konusunda son derece aktif bir süreç yürütmelidir . Türkiye ' nin onuruna yakışır tepki en kısa zamanda verilmelidir . Acilen İsrail ' e karşı diplomatik bir cephenin oluşturulması gerekir . İsrail ' in askeri ve teknolojik gücü vardır ancak İsrail ' in en büyük gücü son elli yılda saldırganlığını önleyecek uluslararası bir mekanizma hayata geçirilememiştir . Şimdi vaktidir . Türkiye Cumhuriyeti Devleti hükümeti ivedilikle harekete geçmelidir . Türkiye bu süreçte öncü rol oynamalıdır . BM Güvenlik Konseyi şimdiye kadar toplanıp kararı almalıydı . BM Güvenlik Konseyi , Avrupa Parlamentosu , İKÖ , NATO , Kızılhaç , Arap Birliği ve diğer beynelmilel kurumlar harekete geçmelidir . Bu mesele sadece bir grubun bir parti mensuplarının değil artık milletin tüm fertlerinin 72 milyonun meselesidir . Bütün siyasi partiler ortak bir deklarasyon hazırlamalı ve Türkiye ' nin tek yumruk olduğu haykırılmalıdırlar . Biz bütün partilerle ortak çalışmaya hazırız . Bu olay bir savaş suçu olarak uluslar arası mahkemelerde soruşturulmalıdır " diye konuştu .
Aksoy , Türk Silahlı Kuvvetlerinin alarm durumuna geçmesi gerektiğini ifade ederek , " Gemide şehid edilen kardeşlerimiz nasıl şehid edildi bu önemlidir . Delillerin karartılmasına izin verilmemeli , hükümetimiz harekete geçerek gemilerin tarafsız bir ülkeye çekilmesini sağlamalıdır . Mesele askeri boyutlara taşınmıştır . Doğu Akdeniz ' de sular ısınmıştır . Türkiye askeri koruma tedbirlerini en ileri derecede almalıdır . TSK alarm durumunda olmalı ve hassasiyetini muhafaza etmelidir .
Gemide bulunan hiç kimseden haber alınamamaktadır . Bilişim çağında yaşıyoruz ancak burnumuzun dibinde neler oluyor , haber alamıyoruz . Uluslararası camianın haber alma özgürlüğünü sağlaması gerekmektedir " dedi .
5 Haziran 2010 Cumartesi günü İstanbul Çağlayan meydanında düzenleyecekleri mitinge vatandaşları davet eden Aksoy , " İstanbul ' da düzenlenecek miting siyasi parti mitingi değildir . Onlarca sivil toplum kuruluşunun da destek vereceği zulme karşı olan herkesin mitingidir . Görkemli bir mitingle İsrail ' in sınır tanımaz korsanlığına dur diyeceğiz . Bu maksatla sadece İsrail ' in saldırganlığına ' Dur ' demek isteyen her görüşten ve kesimden insanımızı Cumartesi günü Çağlayan ' a bekliyoruz " diye konuştu .