'Kılıçdaroğlu'na karşı aday ol' dediler

CHP'deki kavganın perde arkasını anlatan CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, “İstanbul lobisi komplo kurdu. Kılıçdaroğlu'na karşı aday olmamı istediler” diye konuştu.

CHP'liler tarafından istenmeyen adam ilan edilen ve Kılıçdaroğlu tarafından PM üyeliğine getirilen Gürsel Tekin, partide yaşanan 'kavga'nın perde arkasını Ajans Habertürk Genel Müdürü Ramazan Kurnaz'a anlattı. Tekin, kendisine komplo kurulduğunu, Kılıçdaroglu'na karşı aday olmasını istediklerini bir bir sıraladı.

Tüm gelişmelerin Deniz Baykal'ın istifasının ardından başladığını söyleyen Gürsel Tekin, yaşanan istifalarla ilgili olarak da "Partiyi temsil edememişsem, kötü işlere bulaşmışsam, bunu açık yüreklilikle kamuoyu ile paylaşsınlar. Paylaşmıyorlarsa bunun bedelini ödetirim" sözleriyle sert çıktı.

Kongre sürecinde neler yaşandı da Gürsel Tekin ismi sürekli tartışılır hale geldi?

— Deniz Baykal, pazartesi günü istifa etti. Perşembe günü ise Kemal Kılıçdaroğlu ile partili bir milletvekilimizin görüşmesi oldu. Bu mil¬letvekili arkadaşımız, Kılıçdaroğlu'nun aday olması gerektiğini ve arkasında du¬racaklarını söyledi. Ancak tek bir talebi vardı: Gürsel Tekin'i uzak tutacaksın...

Kimdi bu milletvekili, neden bunu istedi?
— Onu şimdi açıklamak istemiyorum.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu talebe karşı tavrı ne oldu?

— İnanıyorum ki Sayın Kılıçdaroğlu gereken cevabı vermiştir. Benim Kılıçdaroğlu'nu ne kadar sevdiğimi, onun da beni nasıl sevdiğini biliyorum. Ama ben anlamadım! Ben vebalı mıyım? Bende ne var ki, beni uzak tutmaya çalışıyorlar? Bilmediğim bir şey varsa benim dışımda, parti büyüklerimin bildiği bir şey varsa açıklasınlar kamuoyu da bilsin. 23 yıldır bu yuvada siyaset yapıyorum. Herkese saygılı oldum. Hiçbir dönemde koltukla ilgili kavgam olmadı. Partimiz nasıl iktidar olur mücadelesini verdim

Partide görev almamanız için çok ciddi mubalefet oldu. En son îstanbul İl Başkanlığı'na Berban Şimşek atandı.
— Bu tartışma benim dışımda oluşan bir tartışmadır. Hiçbir zaman Kemal Kılıçdaroğlu'na 'Sayın Genel Başkanım ben istanbul'u istiyorum' demedim. Belki deseydim beni kırmayacaktı. Ama ben bir karar vermişim, parti meclisine seçilmişim, istanbul o zaman bitti benim için. 'Pardon geri dönüyorum' olmazdı. Bunun en canlı tanığı Sayın Kılıçdaroğlu.

'KILIÇDAROĞLU'NUN İSMİNİ BEN SÖYLEDİM'

2009 yılında 'Belediye başkan adayı kim olsun?' diye tartışılıyordu. Araştırma yapmadan önce Sayın Kılıçdaroğlu'na 'Abi istanbul'a aday ol, istanbul'u sizinle dönüştürebiliriz' dedim. Daha konusu geçmezken ilk teklifi ben ilettim. 'Ben sana her türlü desteği vereceğim' dedim. Hırsım olsaydı Sayın Baykal'a gider, 'Sayın Genel Başkanım, ilçe belediye başkanı olmak istiyorum' derdim. Mutlaka bana bir yer bulurdu.

'KORKUDAN KAPISININ ÖNÜNDEN GEÇEMEDİLER'

Yerel seçimden sonra bütün gözler İstanbul’un üzerinde. Sayın Kılıçdaroğlu tartışma konusu yapıldı. Kendisi yalnızlaştırılmak istendi. Bunu herkes biliyor. Onur Öymen'in açıklamasından dolayı bir 'Dersim Krizi' yaşandı partide biliyorsunuz. Sayın Kılıçdaroğlu'nun makam odasının önünden geçemeyenler varken ben yanındayım. Benim Kılıçdaroğlu ile ilişkimi sorgulayanlara sormak gerekiyor. Hiçbir zaman 'Kılıçdaroğlu'nu desteklersem Sayın Baykal ne der?' tereddüdü yaşamadım.

'İSTİFALARI, SİYASETTE KİRLİLİĞE BAĞLIYORUM'



CHP İstanbul îl Yönetimi'nde bulunan bazı isimler istifa etti. Size karşı bir tepki miydi bu?
— Ne olduğunu ben de anlamadım. 2.5 ay önce oybirliğiyle seçildim. Şimdi ne oldu? İlçe başkanlarımızın bir kısmı Ankara'ya çağrıldı. Bir kısım belediye başkanlarımız, bazı milletvekillerimiz devreye girdi. 5 gün önce İstanbul il Yönetimi topluca Sayın Kılıçdaroğlu ve Genel Sekreterim önder Sav'a gidip gö¬rüştüler. Kendilerine 'Ben yokum' deme¬me rağmen, gittiler. Genel Başkanımıza 'Olmazsa olmaz, Tekin olsun' dediler. Döndükten 5 gün sonra sekizi istifa etti. Bunu ben siyasette kirliliğe bağlıyorum. Bu sürede ne oldu diye bakıyorum: Bir Gazze krizi oldu, bir de terör arttı. Bunla¬rın sorumlusu ben olmadığıma göre, neye bağlayacaklar bu durumlarını diye merak ediyorum.
Belediyeler ile örgütleri birbirinden ayrı olarak götürmeye çalıştım. 'Kol kırılsın yen içinde kalsın' olmaz, kalmasın. Çıkalım bir açık oturum yapalım. Bu istifa eden arkadaşlarımız ve bu işi organize eden belediye başkanlarımız bana izah etsinler; eksiklerim, hatalarım varsa özür dileyeceğim. Ben partiyi temsil edememişsem, kötü işlere bulaşmışsam bunu açık yüreklilikle kamuoyu ile paylaşsınlar. Paylaşmıyorlarsa bunun bedelini ödetirim. Siyaset açık yüreklilik işidir. Benim bilmediğim, arkadaşlarımızın bildikleri varsa anlatsınlar. Eğer ben başarsız değilsem, bu istifaların altında bir şeyler ararım.

'NASIL ÖNÜNÜ KESERİZ' DİYE KOMPLO KURDULAR'

Şu anda Yargıtay'da bulunan ve sanığı olduğunuz bir 'usulsüzlük' iddiasının yer aldığı dosya parti içinde çok konuşuldu.
— Beni acıtan, üzen en önemli nokta benimle ilgili olan dosyayla parti içinden kişilerin ilgilenmesidir. (Kadıköy Belediye Başkan vekilliği döneminde bir işyerine ruhsat verilirken usulsüzlük yaptığı öne sürülen ve şu anda Yargıtay'da olan dosyadan söz ediyor). Parti dışında hiç kimse ilgilenmedi bu dosyayla. Bu süreçte bana komplo kurulduğunu düşünüyorum. Parti içinde bir gruba dahil değilim. Tek başıma bir adamım. Sayın Baykal’ın bana çok büyük katkısı oldu. Tartışmaların önünde durdu. Bu süreç içerisinde 'Nasıl önünü kesebiliriz, ne yaparız da alaşağı ederiz diye' uğraştılar, iktidarın bile cesaret edemediği şeyleri benim arkadaşlarım bana yaptı. Hiçbir zaman 'Şu dosya ile şu arkadaşımı yerim' namussuzluğu içinde olmadım. Ama bana yapıldı. Bu kadar da olmaz. Lobileri halkın desteği ile suya düştü. Bu lobi, İstanbul lobisidir. Bu lobi ile mücadeleyi tek başıma vereceğim. Bu partide kirli ilişkiler olmayacak.

BENİ ACITAN VE ÜZEN EN ÖNEMLİ NOKTA BENİMLE İLGİLİ DOSYAYLA PARTİMİN İÇİNDEKİ KİMSELERİN İLGİLENMESİ



'Arkadaşlarımdan köstek görünce içim çok acıdı'

Deniz Baykal'a yakın olan isimlerden size 'CHP Genel Başkanlığına adaylığını koy' teklifi yapıldığı iddiaları var. Oldu mu böyle bir teklif?

— Siyasette böyle şeyler olur. Bu tür bir teklif geldi. 'Türkiye Kemal Bey'e kilitlenmiş. İkili olarak insanların karşısına çıkmış biri olarak aday olma teklifini hakaret sayarım' dedim ve reddettim. Kimin teklif ettiği çok önemli değil. Bugün değil yarın da Sayın Kılıçdaroğlu'nun karşısında aday olmam, siyaset yapmam.

Kılıçdaroğlu'nun adaylığından önce mi sonra mı geldi bu teklif?

— Kılıçdaroğlu’nun adaylığından önce de sonra da geldi bu teklif. Ama biz bu işi Sayın Kılıçdaroğlu ile birlikte yapabileceğimizi söyledik. Tavrımızı açık ortaya koyduk.

'ADAY OLACAĞINI BİLİYORDUM'


Kemal Kılıçdaroğlu'na desteğinizi geç açıklamakla, destek metnine imza atmamakla suçlandınız. Neydi bunun nedeni?

— Sayın Kılıçdaroğlu adaylığını pazartesi günü açıkladı. Cumartesi günü ilçe başkanları, il yöneticileri ve belediye başkanlarına çağrı yaptım. Çünkü Sayın Kılıçdaroğlu'nun aday olacağını biliyordum. Toplantıda, 'Sayın Baykal'ın dönme gibi bir eğilimi yok' dedim. Gürsel Tekin tek başına olsa aslanlar gibi çıkar desteğim açıklar. Ama ben örgütümü temsil etiğim için toplantıda fikrimi söyledim. Kılıçdaroğlu'na destek verdim. Daha bunun ne imzası olacak.

'BIRAKIP GİDEYİM DEMEDİM AMA...'


— Toplum CHP'nin iktidar olmasını bekliyor. Sıkıntının bitmesine sevindim. Bu tartışmaların olduğu süreçte çok kırıldığım anlar oldu. Hak etmediğim şeylerle karşı karşıya kaldım. Bu beni kırdı. İktidarla mücadele ediyorsunuz, kendi arkadaşlarınızdan destek yerine köstek görünce
içim acıdı.

Başka neler yaşandı?

— Sayın Kılıçdaroğlu'nu ilin yemeğine getirdim. Orada insanlar lider gibi karşılayınca bundan bile eleştiri aldım, il, aylar önce bir yemek planlamış. Yemeğe Sayın Kılıçdaroğlu'nun da geleceğini söylemiş. içeri girince salon koptu. Zaten ne zaman nereye gitse kopuyor. Ama bundan dolayı bile beni eleştirdiler. Ben planlı getirmişim! Bütün bu kirli tezgâh ve düşüncelerden iğrendim.
Ben buradan Kemal Kılıçdaroğlu'na bir soru sormak istiyorum, 'İstanbul’da, yerel seçimlerde bir kampanya başlattık. Yanınızda kaç İstanbul milletvekili vardı?' Hiç. İstanbul milletvekilleri seçimlerde bizi yalnız bıraktı.

Habertürk