Kemal Kılıçdaroğlu'ndan çağrı
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçimden önce Anayasa değişikliği çalışması teklifini reddeden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a çağrısını yineleyerek "Korkma gel, çalışmalara hemen başlayalım. Güzel şeyler olacak" dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçimden önce Anayasa değişikliği çalışması teklifini reddeden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a çağrısını yineleyerek "Korkma gel, çalışmalara hemen başlayalım. Güzel şeyler olacak" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın "Her inanç grubu kendi yargılamasına yapabilmeli" sözüne sert çıkan Kılıçdaroğlu, "Orta çağ hukuku getiriyor, Cumhuriyete ve çağdaşlığa ihanet" değerlendirmesinde bulundu. Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında şu mesajları verdi:
CUMHURBAŞKANINI BİLE RAHATSIZ EDİYOR: Başbakan tehditlerden vazgeçmedi. "Kışkırtıcılar, ke
ndini bilmezler, basiretsizler, kirli oyunlar tezgahlayanlar" dedi. O üslup Başbakan'ın şahsiyetine yakışıyor. Kullandığı dil artık Sayın Gül'ü bile rahatsız eder duruma gelmiştir
SÖYLEM VE EYLEMİ TUTMUYOR: Referandum sonrası burhan Kuzu'ya talimat verdi, defalarca "Yeni bir anayasa mı istiyorsunuz. Hemen yaparız, start verdik" dedi. Sofya'ya giderken, ayakları yerden kesilince diyor ki Başbakan: Kimse bize 2011 içinde anayasa için komisyon kuralım teklifiyle gelmesin Gündemimizde yok. Referandum öncesi ve sonrası söylediğine bakın. Söylediği ve eylemi tutmayan bir Başbakan'a ne denir?
NEDEN KAÇIYORSUN: Gelin anayasayı değiştirelim dedik. Şimdi kendisi kaçıyor. Neden kaçıyorsun. Bu anayasa bu topluma dar geliyor? Neden kaçıyorsun, gel meydana oturup tartışalım. Korkma gel, güzel şeyler olacak.
ŞAHİN KİMİN BAŞKANI: Meclis Başkanı ilk günlerde uyum komisyonu için grup başkanvekillerini arayacağını söyledi. AKP Grup başkanvekili kendisini aradığını da söyledi. Ama başbakanın söylemi değişince çark etti ve "Gerek yok" dedi. Siz ikitidarın mı yoksa parlamentonun mu başkanısınız.
CUMHURİYETE İHANET: Başbakan Marmara Üniversitesi açılışında "Farklı inanç grupları gerekirse kendi yargılamalarını yapabilecek" dedi. Bu, 'her inanç grubunun kendi mahkemesi olsun" demektir. Gizli gündemleri bu. Osmanlı'nın niye battığını buralarda görsünler. Çağdaş hukuk düzeninin tam tersi, Ortaçağ hukuku getiriyor. Bu anlayış, Cumhuriyete ve çağdaşlığa ihanettir.
KÜRSÜ HAKİMLERİ NEREDE: HSYK'nın yapısını değiştirirken, "kürsü hakimleri de olacak" dediler. Şimdi müsteşar yardımcısı, genel müdür, genel müdür yardımcıları, müfettişler aday oldu. Hiçbiri kürsü hakimi değil. Kürsü hakimleri nerede. Bunları halka niye söylemediniz. Halka doğruları söylemediniz.
BİR KİTAP YAZDI BÜTÜN HAYATI DEĞİŞTİ: Orhan Pamuk'un 'yeni Hayat' kitabında "Birgün bir kitap okudum bütün hayatım değişti" diyor. Hanefi Avcı da bir kitap yazdı, bütün hayatı değişti. Binlerce telefon dinlendiğini söylüyor, nasıl dinlendiğini anlatıyor. "Yasa dışı dinleme aletleri var", "Devletin içinde olması gereken hıyararşik yapı yok başka yapı var" diyor.
GEREĞİNİ YAPSINLAR YOKSA BİZ YAPARIZ: İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'na aylar öncesinde yazıyor. Soruşturmuyorlar. Kitap çıkıyor, ertesi günü soruşturma başlatılıyor. Başbakan bu soruşturmayı niye engellemiyor. Engellemiyorsa demokrasi yoktur. Başbakan gereğini yapsın yoksa biz başka yollar deneriz.
HANGİ BAŞBAKAN BUNU SÖYLER: Diyarbakırlı kardeşlerim iyi dinlesinler. 4 Eylül 2010. Başbakan Diyarbakır'da. Başbakan dedi ki: Şu eski Diyarbakır cezaevinde büyük işkenceler oldu. Ben o hapishaneyi yıkacağım. Size daha güzel bir hapishane yapacağım. Sorum şu: Dünyanın hangi demokrasisinde bir Başbakan gelir. ''Eskisini yıkıp size daha modern bir hapishane yapacağım. Ve o izleri sileceğim'' der.
YER GÖK İNLERDİ: Diyelim ki ben CHP lideri olarak Diyarbakır'a gitseydim ve aynı sözü söyleseydim ne olurdu? Yer yerinden oynardı. "CHP'ye bak. Bula bula bir hapishane diyor" derlerdi ve dediklerinde de haklı olurdu.
BAŞBAKAN AB'Yİ OYALIYOR: Sayın Başbakan Bulgaristan'a giderken AB için "Türkiye sürekli oyalanıyor" demiş. Peki Başbakan neyin altına imza attığını bilmiyor muydu? Orada sen imza atmadın mı? Baykal şu kürsüden defalarca "Onun altına imza atma. Türkiye'ye gel. Beraber anlatırız halka neden imza atmadığını" demedi mi? İmzayı attı sayın Başbakan. Şimdi yakınıyor. AB süreci sona doğru yaklaşıyor. Sen AB'yi oyalıyorsun sayın Başbakan.
Başbakan Erdoğan'ın "Her inanç grubu kendi yargılamasına yapabilmeli" sözüne sert çıkan Kılıçdaroğlu, "Orta çağ hukuku getiriyor, Cumhuriyete ve çağdaşlığa ihanet" değerlendirmesinde bulundu. Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında şu mesajları verdi:
CUMHURBAŞKANINI BİLE RAHATSIZ EDİYOR: Başbakan tehditlerden vazgeçmedi. "Kışkırtıcılar, ke
ndini bilmezler, basiretsizler, kirli oyunlar tezgahlayanlar" dedi. O üslup Başbakan'ın şahsiyetine yakışıyor. Kullandığı dil artık Sayın Gül'ü bile rahatsız eder duruma gelmiştir
SÖYLEM VE EYLEMİ TUTMUYOR: Referandum sonrası burhan Kuzu'ya talimat verdi, defalarca "Yeni bir anayasa mı istiyorsunuz. Hemen yaparız, start verdik" dedi. Sofya'ya giderken, ayakları yerden kesilince diyor ki Başbakan: Kimse bize 2011 içinde anayasa için komisyon kuralım teklifiyle gelmesin Gündemimizde yok. Referandum öncesi ve sonrası söylediğine bakın. Söylediği ve eylemi tutmayan bir Başbakan'a ne denir?
NEDEN KAÇIYORSUN: Gelin anayasayı değiştirelim dedik. Şimdi kendisi kaçıyor. Neden kaçıyorsun. Bu anayasa bu topluma dar geliyor? Neden kaçıyorsun, gel meydana oturup tartışalım. Korkma gel, güzel şeyler olacak.
ŞAHİN KİMİN BAŞKANI: Meclis Başkanı ilk günlerde uyum komisyonu için grup başkanvekillerini arayacağını söyledi. AKP Grup başkanvekili kendisini aradığını da söyledi. Ama başbakanın söylemi değişince çark etti ve "Gerek yok" dedi. Siz ikitidarın mı yoksa parlamentonun mu başkanısınız.
CUMHURİYETE İHANET: Başbakan Marmara Üniversitesi açılışında "Farklı inanç grupları gerekirse kendi yargılamalarını yapabilecek" dedi. Bu, 'her inanç grubunun kendi mahkemesi olsun" demektir. Gizli gündemleri bu. Osmanlı'nın niye battığını buralarda görsünler. Çağdaş hukuk düzeninin tam tersi, Ortaçağ hukuku getiriyor. Bu anlayış, Cumhuriyete ve çağdaşlığa ihanettir.
KÜRSÜ HAKİMLERİ NEREDE: HSYK'nın yapısını değiştirirken, "kürsü hakimleri de olacak" dediler. Şimdi müsteşar yardımcısı, genel müdür, genel müdür yardımcıları, müfettişler aday oldu. Hiçbiri kürsü hakimi değil. Kürsü hakimleri nerede. Bunları halka niye söylemediniz. Halka doğruları söylemediniz.
BİR KİTAP YAZDI BÜTÜN HAYATI DEĞİŞTİ: Orhan Pamuk'un 'yeni Hayat' kitabında "Birgün bir kitap okudum bütün hayatım değişti" diyor. Hanefi Avcı da bir kitap yazdı, bütün hayatı değişti. Binlerce telefon dinlendiğini söylüyor, nasıl dinlendiğini anlatıyor. "Yasa dışı dinleme aletleri var", "Devletin içinde olması gereken hıyararşik yapı yok başka yapı var" diyor.
GEREĞİNİ YAPSINLAR YOKSA BİZ YAPARIZ: İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'na aylar öncesinde yazıyor. Soruşturmuyorlar. Kitap çıkıyor, ertesi günü soruşturma başlatılıyor. Başbakan bu soruşturmayı niye engellemiyor. Engellemiyorsa demokrasi yoktur. Başbakan gereğini yapsın yoksa biz başka yollar deneriz.
HANGİ BAŞBAKAN BUNU SÖYLER: Diyarbakırlı kardeşlerim iyi dinlesinler. 4 Eylül 2010. Başbakan Diyarbakır'da. Başbakan dedi ki: Şu eski Diyarbakır cezaevinde büyük işkenceler oldu. Ben o hapishaneyi yıkacağım. Size daha güzel bir hapishane yapacağım. Sorum şu: Dünyanın hangi demokrasisinde bir Başbakan gelir. ''Eskisini yıkıp size daha modern bir hapishane yapacağım. Ve o izleri sileceğim'' der.
YER GÖK İNLERDİ: Diyelim ki ben CHP lideri olarak Diyarbakır'a gitseydim ve aynı sözü söyleseydim ne olurdu? Yer yerinden oynardı. "CHP'ye bak. Bula bula bir hapishane diyor" derlerdi ve dediklerinde de haklı olurdu.
BAŞBAKAN AB'Yİ OYALIYOR: Sayın Başbakan Bulgaristan'a giderken AB için "Türkiye sürekli oyalanıyor" demiş. Peki Başbakan neyin altına imza attığını bilmiyor muydu? Orada sen imza atmadın mı? Baykal şu kürsüden defalarca "Onun altına imza atma. Türkiye'ye gel. Beraber anlatırız halka neden imza atmadığını" demedi mi? İmzayı attı sayın Başbakan. Şimdi yakınıyor. AB süreci sona doğru yaklaşıyor. Sen AB'yi oyalıyorsun sayın Başbakan.