Bakan Varank MÜSIAD Vizyoner'21 Zirvesinde Konustu Açiklamasi

“Hiçbir döviz kuru, Türkiye ekonomisinin iktisadi gerçekliginden daha güçlü degildir” “Temel önceligimiz, kurda ve fiyatlarda istikrari saglamak, öngörülebilirligi daha da artirmaktir. Türkiye ekonomisini her anlamda disa bagimliliktan kurtaracak adimlari da daha fazla yerli üretimle atacagiz” “Yatirim yapmak isteyenin finansmana erisimini kolaylastiracak bir ekonomik iklimi hâkim kilacagiz” “Teknoloji tabanli girisimcilige has bir Ulusal Stratejiyi birkaç hafta içinde ilan edecegiz. Ekosistemle birlikte hazirladigimiz bu strateji, girisimcilige yeni bir ivme kazandiracak iddiali hedefler ve eylemler içeriyor. Türkiye’nin yeni unicornlar çikarmasini hizlandiracak, ileri asama girisimler için tasarladigimiz Turcorn 100 Programini, Stratejimiz ile birlikte devreye alacagiz”

Sanayi ve Teknoloji Bakani Mustafa Varank, hiçbir döviz kurunun, Türkiye ekonomisinin iktisadi gerçekliginden daha güçlü olmadigini vurgulayarak, “Temel önceligimiz, kurda ve fiyatlarda istikrari saglamak, öngörülebilirligi daha da artirmaktir. Türkiye ekonomisini her anlamda disa bagimliliktan kurtaracak adimlari da daha fazla yerli üretimle atacagiz.” dedi.

Varank, Anadolu Ajansi’nin Global Iletisim Ortagi oldugu Müstakil Sanayici ve Isadamlari Dernegi’nce (MÜSIAD) “Fark et” temasiyla düzenlenen Vizyoner’21 zirvesinin açilisinda yaptigi konusmada, AK Parti hükümetleri olarak Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in liderliginde son 19 yildir Türkiye’yi her alanda güçlendirmenin mücadelesini verdiklerini belirtti.

Insa ettikleri otoyollar, köprüler, limanlar, havalimanlariyla sadece insanlari birbirine baglamadiklarini, ayni zamanda yatirimin, üretimin, ticaretin, ihracatin da önünü açtiklarini ifade eden Varank, sunlari kaydetti:

“Dünyanin sok halinde yakalandigi salginda, sartlara hizla adapte olup, üretime devam eden, yeni talepleri hizla karsilayabilen bu sayede pozitif büyüyebilen nadir ülkelerden biri Türkiye oldu. Bunlar elbette tesadüf degil. Yaptigimiz yatirimlar, sagladigimiz imkanlar ve gelistirdigimiz politikalar sayesinde ulastigimiz güçlü üretim alt yapimizin sonucu olarak bu basarilari yakalayabiliyoruz. Attigimiz her adimda istikametimiz, bu milletin refahini artirmak, gelecek nesillere daha müreffeh bir Türkiye birakmaktir. Siyasette de ekonomide de bunun mücadelesini verdik, bu ugurda da büyük bedeller ödedik. Bu mücadelenin de ödenen bedellerin de en yakin sahitlerinden birisi MÜSIAD’dir. Bu manada, Sayin Cumhurbaskanimizla birlikte ekonomi alaninda su son dönemde verdigimiz mücadeleyi de yine en iyi anlayacak olan sizlersiniz. Zaten yapilan açiklamalarla bunu gösterdiniz.”

Bakan Varank, "genel iktisat bilimi kurallarina geri dönülsün" diyerek, hükümeti, ekonomi politikasini serbest piyasa kosullarinin disinda göstermeye çalisanlarin da oldugunu aktararak, “Türkiye’nin geçtigi siyasi ve ekonomik sikintili süreçlerin hiçbirinde elini milletten yana tasin altina koymayanlardan zaten baska bir tavir beklemiyorduk. Biliyorsunuz, iktisat ilmi dediklerinde sadece kurun yukari çikmasini anliyorlar, kur asagi dogru gittiginde kimse iktisat ilminden bahsetmiyor. Sizler de televizyonda sunuculari, yorumculari izlemissinizdir. Nasil lal olduklarini, sekilden sekle girdiklerini, kur asagi gittiginde nasil dillerinin baglandigini sizler de izlemissinizdir. Hiçbir döviz kuru, Türkiye ekonomisinin iktisadi gerçekliginden daha güçlü degildir. Türkiye ekonomisinin geldigi seviyeyi, sahip oldugu kapasiteyi, herkesten daha çok is insanlarimizin bilmesi gerekiyor. Sagolsun, MÜSIAD bunu bilerek konustu, konusmaya da devam ediyor.” ifadelerini kullandi.

- “Reçetemiz belli; Milli Teknoloji Hamlesi”

Varank, geçen gün, Cumhurbaskani Erdogan’in ilan ettigi yeni enstrümanlar ve ekonomik manifesto sonucunda piyasalarda yasanan Türk lirasi lehine gelismeleri herkesin izledigini anlatarak, “Türkiye’de fabrika açilmiyor, üretim yapilmiyor, istihdam olmuyor” diye alenen yalan söyleyenlerin, bu yeni finansal araçlara da binbir türlü kulp bulmasini saskinlikla izlediklerini söyledi.

Bunlara aldiris etmeyeceklerini ve islerine bakacaklarini belirten Varank, “Temel önceligimiz, kurda ve fiyatlarda istikrari saglamak, öngörülebilirligi daha da artirmaktir. Türkiye ekonomisini her anlamda disa bagimliliktan kurtaracak adimlari da daha fazla yerli üretimle atacagiz. Böylece dis kaynakli soklara daha dirençli hale gelecegiz.” dedi.

Varank, yatirim yapmak isteyenin finansmana erisimini kolaylastiracak bir ekonomik iklimi hâkim kilacaklarini ifade ederek, “Sayin Cumhurbaskanimizin liderliginde, Türkiye ekonomisini nasil 3,5 kat büyüttüysek, küresel piyasadaki firsatlari gözeterek yepyeni bir büyüme hikayesini de hep birlikte basaracagiz. Bunun için de reçetemiz belli; Milli Teknoloji Hamlesi.” diye konustu.

Son yillarda yasanan teknolojik gelismeler ve hizla artan dijitallesmenin, ekonomik deger üretiminde tüm dünya için yepyeni bir pencere aralamis durumda olduguna isaret eden Varank, teknoloji rekabetinde ülkeleri baslangiç noktasinda esitleyen bu paradigma degisimini, Türkiye için önemli bir firsat olarak gördüklerini dile getirdi.

Bakan Varank, ülke olarak, dijital yetkinlikleri ve dijital olgunluk seviyelerini daha da yukarilara tasiyacaklarini anlatarak, böylece sadece imalat sanayinde, kisa vadede 20 milyar dolara yakin ilave bir katma deger olusturmayi hedeflediklerini, bunun etkisinin, sanayinin verimliliginin ve küresel rekabet gücünün artmasi ile çok daha büyük olacagini söyledi.

Bu konuda, sanayicinin, girisimcinin ihtiyaç duyacagi tüm destekleri saglamak için de hükümet olarak var güçleriyle çalistiklarini anlatan Varank, dijital dönüsüm sürecinin sadece akilli bir makine alip, üretim hattina koymaktan ibaret olmadigini kaydetti.

Varank, mevcut durum tespitinden, ihtiyaçlarin belirlenmesine, dönüsüm stratejisinin olusturulmasindan bunun uygulanmasina, bütüncül bir yaklasimi elde etmek gerektigini belirterek, sözlerini söyle sürdürdü:

“Özellikle KOBI’lerimizin bu noktada destege ihtiyaci oldugunun farkindayiz. Iste, sayilari 8’i bulan model fabrikalarimizi bu ihtiyaci gidermek için hayata geçirdik. Bu merkezler ile sanayicimize verimlilik ve dijital dönüsüm danismanligi hizmeti sunuyoruz. Model fabrikalarin sayi ve etkinligini önümüzdeki dönemde daha da artiracagiz. Anadolu’da özellikle KOBI’lerin modern fabrikalarda alacaklari egitimle kapasitelerini gelistirmelerini saglayacagiz. Bunun yaninda, daha yaygin bir danismanlik modelini de TÜBITAK TÜSSIDE ve KOSGEB ile birlikte devreye aldik. Isletmelere dijital dönüsüm süreçlerinin tasarlanmasinda hem teknik hem de maddi destek sagliyoruz. Dünyada her geçen gün yeni teknolojilerin, yeni uygulamalarin gelistirildigi düsünüldügünde, bu alandaki yatirimlarin sürekliligi de büyük önem arz ediyor. Biz de KOBI’lerimizin bu konudaki yatirim yükünü hafifletmek için gerekli adimlari atiyoruz. KOSGEB’in farkli destek programlariyla, dijital dönüsüm kapsamindaki harcamalara maddi destek sagliyoruz.”

- “Tüm dijital teknolojiler is gücü piyasasinda dönüstürücü bir etki olusturdu”

Bakan Varank, sanayinin gelecegi için en önemli konulardan birinin de dijital yetkinliklere sahip insan kaynagi konusu olduguna dikkati çekerek, yapay zekâ basta olmak üzere, tüm dijital teknolojilerin is gücü piyasasinda hizli, dönüstürücü bir etki olusturdugunu belirtti.

Standart süreçlere ve kas gücüne dayali bazi geleneksel görevlerin, gelecekte robotlar tarafindan üstlenilecegini ifade eden Varank, mevcut mesleklerin büyük çogunlugunun ise teknolojik araçlar ile icra edilebilir hale gelecegini, bunun yaninda, yeni teknolojilerin gelistirilmesiyle bugün var olmayan birçok yeni meslegin ilerde dogacagini söyledi.

Varank, is gücü piyasalarinda simdiden etkilerini görmeye basladiklari bu kirilmanin, beserî sermayeyi dönüstürmeyi bir zorunluluk haline getirdigini, bunun için gerekli adimlari attiklarini dile getirdi.

Türkiye Açik Kaynak Platformu’ndan, DENEYAP Teknoloji Atölyelerine, Uluslararasi Lider Arastirmacilar Programi’ndan TEKNOFEST’e birçok yenilikçi projeleri hayata geçirdiklerini belirten Varank, “Bu yenilikçi projelerle bir yandan mevcut insan kaynagimizi dönüstürürken bir yandan da gençlerin, gelecegin teknolojilerindeki yeteneklerinin gelistirilmesini destekliyoruz.” dedi.

Bakan Varank, Milli Teknoloji Hamlesi’nin, teknolojinin iyi bir kullanicisi olmanin çok ötesinde, teknolojiyi yerli, milli ve özgün olarak gelistirmeyi gerektirdigini ifade ederek, bugün Türkiye’nin, savunma sanayisinde yazdigi basari hikayesinin benzerlerini diger sivil teknoloji alanlarinda da gerçeklestirmeye baslamis durumda oldugunu vurguladi.

Son 20 yillik süreçte, istikrarli yatirim ve destekler ile teknoloji ekosisteminin çok önemli bir yetkinlige ulasmis durumda oldugunu anlatan Varank, sayilari 209’a ulasan üniversitelerde, Anadolu’da büyük arastirma altyapilari insa ettiklerini, 4 metrelik çapa sahip aynasi ile dünyanin en önemli uzay gözlem merkezlerinden biri olacak Dogu Anadolu Gözlem Evi DAG’i Erzurum’a kazandirdiklarini, geçen günlerde, devasa aynanin Palandöken Dagi'na tasinmasini izlerken duygulandigini kaydetti.

- “Startup'lara, filiz teknoloji firmalarina yapilan girisim sermayesi yatirimlarinda bu yil 10 kattan fazla artis gerçeklesti”

Mustafa Varank, 2002 yilinda sadece 5 olan teknopark sayisini bugün 89’a çikardiklarini, buralarda 7 bine yakin teknoloji firmasinin faaliyet yürüttügünü aktararak, sunlari kaydetti:

“Bununla birlikte, sirketlerimizin teknoparklar disinda da Ar-Ge ve tasarim faaliyetlerini desteklemek üzere gelistirdigimiz Ar-Ge ve tasarim merkezleri modeliyle, yaklasik 1.600 firmamizin teknoloji tabanli yüksek katma deger üretmesine destek oluyoruz. Tabii, Ar-Ge’ye yatirim yapmak kadar önemli bir diger husus da bu faaliyetler neticesinde ortaya çikan bilginin dogrudan ekonomik degere dönüstürülmesidir. Bu bakimdan, teknoloji tabanli girisimcilik faaliyetleri ülkemizin geleceginde hayati bir role sahip. Bu bakis açisiyla, girisimcilik ekosisteminin gelistirilmesi Bakanligimizin hedeflerinin en önceliklilerinden birisi. Yillar boyunca istikrarli bir sekilde bu alana destek verdik. Bunun meyvesi olarak da son dönemde çok güzel gelismelere hep birlikte sahit oluyoruz.”

Startup'lara, filiz teknoloji firmalarina yapilan girisim sermayesi yatirimlarinda bu yil 10 kattan fazla artis gerçeklestigini belirten Varank, “2023’te hedefledigimiz rakamlara çoktan ulasmis olduk. Bununla birlikte, birçok insan için ulasilmasi hayal olan Türk unicornlar birbiri ardina ilan edilmeye devam ediyor. Bugün 1 milyar dolardan fazla degerlemeye ulasan tam 5 Turcorn'umuz var.” diye konustu.

Bakan Varank, 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisini ilan ettiklerinde kendilerine 2023 yilina kadar en az 10 Turcorn çikarma hedefi koyduklarini animsatarak, “Bizimle dalga geçtiler. Dediler ki ‘Türkiye’de öyle bir ortam yok, asla unicorn çikmaz.’ Bugün geldigimiz noktada Türkiye’den 5 tane milyar dolar degerlemeyi asan unicorn çikti.” dedi.

Getir’in Kurucusu Nazim Salur’u Yatirim Ortamini Iyilestirme Koordinasyon Kurulu’nda dinlerken daha unicorn olmadigini ifade eden Varank, “Iste biz gelecegi hedeflemek için detayli planlama yapiyoruz. Insallah bu yeni ekonomi diyebilecegimiz alanlarda gençlerin girisimlerinden çok sey bekliyoruz, basarili olacaklarina inaniyoruz. Bu gelismeler aslinda, önümüzdeki yillar için sahip oldugumuz potansiyelin en net göstergesi niteliginde.” diye konustu.

Varank, bu potansiyeli daha fazla açiga çikarmak için Bakanlik olarak kapsamli bir yol haritasi hazirlamis durumda olduklarina dikkati çekerek, sunlari kaydetti:

“Teknoloji tabanli girisimcilige has bir Ulusal Stratejiyi birkaç hafta içinde ilan edecegiz. Ekosistemle birlikte hazirladigimiz bu strateji, girisimcilige yeni bir ivme kazandiracak iddiali hedefler ve eylemler içeriyor. Türkiye’nin yeni unicornlar çikarmasini hizlandiracak, ileri asama girisimler için tasarladigimiz Turcorn 100 Programini Stratejimiz ile birlikte devreye alacagiz. Bunun yaninda, girisimlerimizin finansmana erisimini kolaylastirmak üzere, girisim sermayesi uygulamalarina da hiz veriyoruz. Daha önce kurdugumuz Teknoloji ve Inovasyon Fonu, Bölgesel Kalkinma Fonu ve Bilisim Vadisi Fonunu, yeni kaynaklar ile büyütüyoruz. Istanbul Kalkinma Ajansimizin fonlarin fonu seklindeki yeni destek programi sonuçlarini da ilan ettik. Bu program da girisim sermayesi fonlarinin büyümesine ciddi katki sunacak.”

Kamunun yaninda özel sektöre de girisimciligin gelistirilmesi konusunda önemli görevler düstügünü belirten Varank, MÜSIAD’in bu alandaki çalismalarini da memnuniyetle takip ettiklerini bildirdi.

- Is insanlarina girisim sermayesi fonlarinin büyütülmesi çagrisi

Varank, bugün MÜSIAD’in seçtigi bazi girisimcilere plaket takdiminde bulunacaklarini ifade ederek, bu girisimcileri tebrik etti.

Özel sektörün bu alana olan ilgisini yeterli görmediklerini anlatan Varank, sözlerini söyle sürdürdü:

“Bugün Lüksemburg, Londra, Birlesik Arap Emirlikleri’nden fonlar gelip, Türkiye’deki girisimlere yatirim yapiyorlar, Türkiye’deki bu girisimler büyüdügünde parayi o fonlar kazaniyor. Neden Türkiye’deki geleneksel is insanlarimiz bu alanlara daha fazla yatirim yapip beraber kazanmayi tercih etmiyor? Biz gerçekten bunun acisini yasiyoruz. Iste yeni finansman modellerini devreye sokalim diyoruz. Girisim sermayesi fonlari yeni finansman modellerinin belki de en basarililarindan biri. Bizim hassasiyetlerimizle en fazla örtüsen modellerden biri. Ben buradan tekrar çagrida bulunmak istiyorum. Biz kamu olarak girisimcilige, teknoloji girisimciligine dünyadaki en büyük katkilari veriyoruz. Ama özel sektörümüzün de geleneksel yatirimcilarimizin da artik bu alani fark etmesi gerekiyor. 1 koydugunuzda 3-5 kazandiginizi, hem de temiz sekilde kazandiginizi fark etmeniz gerekiyor. Bu manada MÜSIAD'a çok is düstügünü düsünüyorum. Bu girisim sermayesi fonlarini hep beraber daha da büyütelim. Türkiye'deki girisimlerin piril piril gençlerimizin önünü açalim.”

- “Vakit Türkiye’ye inanma ve gelecege odaklanma vakti”

Bakan Varank, vaktin Türkiye’ye inanma ve gelecege odaklanma vakti oldugunu vurgulayarak, “Türkiye’nin 20 yilda elde ettigi büyük birikimin farkinda olarak gelecegimizi birlikte insa edecegiz.” dedi.

Türkiye’nin 1970’ler, 1980’ler, 1990’larda tekerleri çamura batmis sekilde patinaj halinde oldugunu ifade eden Varank, sözlerini söyle sürdürdü:

“AK Parti hükümetleri, bu arabayi düstügü çukurdan çikma noktasina getirdi. Simdi bu araca son destegi verip otobana çikarma vakti. Artik düzlüge ulasmisken son destegi vermemek, araci kurtarmaya çalisanlarin moralini bozmak, onlari engellemek, birakip gitmek büyük vebaldir. Bu araç, eninde sonunda tam gaz yol almaya baslayacak. Bugün ülkesine inanmayanlar, birakip bilmedigi yollara yaya çikanlar, Türkiye sahlandiginda bu yolda yayan kalirlar. Gelin hep beraber Milli Teknoloji Hamlesine omuz verelim diyorum. Bu güzel programin organizasyonunda emegi geçen herkesi kutluyorum.”

- Vizyoner'21 Girisimcilik Yarismasi'nin ödülleri sahiplerini buldu

Bakan Varank'a konusmasinin ardindan MÜSIAD Genel Baskani Mahmut Asmali tarafindan NFT takdim edildi. Açilis konusmalarinin ardindan MÜSIAD Vizyoner'21 kapsaminda 3 kategoride düzenlenen Girisimcilik Yarismasi'nin kazanlari da ödüllerine kavustu. Bakan Varank, ödül takdimi sirasinda para ödülünün 2 ile çarpilarak girisimcilerin mutlu edilmesini istedi.

Özgün Ürün" kategorisinin sampiyonu Bilisim Vadisi'nden Saha Robotik (Murat Ayranci) olurken, "Sinir Tanimayan Ürün" kategorisinde Teknopark Istanbul'dan Çekirdek Ar-Ge (Emin Yücel), "En Çevreci Ürün"de TÜBITAK Marmara Teknokent'ten (MARTEK) Biriktir projesi (Yagmur Gömürlü) birincilige layik görüldü.

Ödül takdimi sirasinda Teknopark Istanbul Genel Müdürü Bilal Topçu, Bilisim Vadisi Genel Müdürü Serdar Ibrahimcioglu ve TÜBITAK Marmara Teknokent Yönetim Kurulu Baskani ve Genel Müdürü Mehmet Ali Okur da sahnede hazir bulundu.

Kaynak: AA