Cumhurbaskani Erdogan Adana'da Gençlerle Bir Araya Geldi Açiklamasi (3)
'Simdi bir derdim daha var, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne bir de demir yolunu monte etmek. Ona bir de demir yolunu monte ettigimizde çok daha farkli olacak' 'Dogrusunu konusayim, dizi film izleme imkanim hiç yok. Bütün derdim ülkeme yatirimlar, hizmetler'
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, "Simdi bir derdim daha var, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne bir de demir yolunu monte etmek. Ona bir de demir yolunu monte ettigimizde çok daha tabii farkli olacak." dedi.
Cumhurbaskani Erdogan'in dün Adana ziyareti sonrasinda Yeni Adana Müzesi'nde 81 ilden üniversite kazanan ögrencilerle gerçeklestirdigi Gençlerle Bulusma Programi'nin görüntüleri paylasildi.
Çanakkale'den geldigini belirten bir gencin dizi, film izleme firsati bulup bulmadigina iliskin sorusuna verdigi cevapta Erdogan, "Dogrusunu konusayim dizi film izleme imkanim hiç yok. Bütün derdim ülkeme yatirimlar, hizmetler. Çünkü eve girisim, yakin mesai arkadaslarim bilir, gece 12'lere kadar çalisirim. Bazen bu 01.00'i de bulur ve ertesi gün mesaimi de ona göre baslatirim. Onun için de tabii öyle dizi film, bunlara vaktim yok ve daha çok özellikle acaba yarina hangi tür seylerle çikacagim. Ama az önce delikanlinin ifade ettigi gibi haftada iki üç gün baskete zaman ayirmaya çalisiyorum." ifadelerini kullandi.
- "Bu örnek köprümüzle bizi çok anacaklar"
Erdogan, 09.00, 09.30 gibi basketbol oynamaya çiktiklarini, haftada iki veya üç gün bunu yapmanin kendi zindeligi için isabetli oldugunu ifade ederek, aksam Cumhurbaskanligi Külliyesi'nden çiktiktan sonra 4-5 bin adim atmaya gayret ettigini dile getirdi.
Cumhurbaskani Erdogan söyle devam etti:
"Tabii sen Çanakkale'den geliyorum dedigine göre köprü ne alemde, söyle bakalim. Mükemmel degil mi? Tam bir kolye. Simdi 13 Kasim Çanakkale'de aynen bu programi insallah yapacagiz. Fakat tabii o köprü gerçekten dünyada bir örnek ve bu örnek köprümüzle bizi çok anacaklar. Aynen, biliyorsunuz Amerika'da New York'ta Birlesmis Milletler'in tam karsisinda, çaprazinda Türkevi'ni yaptik. Birlesmis Milletler binasindan daha yüksek, 36 kat. Açilisini iste surada bir kaç hafta önce yaptik. Birlesmis Milletler Genel Sekreteri de misafirimizdi. Onlarla birlikte böyle bir mutlulugu yasadik. Ben Rabbime hamd ettim. 'Yarabbi' dedim, 'Bize böyle bir imkani, böyle bir firsati verdin.' 4 yilda biz orayi bitirdik. Buna nokta atisi derler. Tam böyle geliyorsunuz Amerika'nin göbeginde, New York'ta böyle bir binayi insa ediyorsunuz."
- "O asinmaz, delinmez denen daglari delerek bizler adeta Ferhat'la Sirin dizisini oynadik"
ABD'ye gittiklerinde tüm misafirlerini orada agirlayacaklarini aktaran Erdogan, söyle konustu:
"Tabii bu Türkiye'nin medariiftiharidir. Böyle bir seyi de orada hallettik ama hepsinden öte hakikaten 18 Mart Çanakkale köprümüz, o bizim için ayri bir iftihar vesilesi. Tabii yine Sehitler Köprüsü'nden sonra malum Fatih Sultan Köprüsü. Onun ardindan Yavuz Sultan Köprüsü'nü yapmak bize nasip oldu. Simdi bir derdim daha var, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne bir de demir yolunu monte etmek. Ona bir de demir yolunu monte ettigimizde çok daha farkli olacak. Osmangazi Köprüsü'nü biliyorsunuz yaptik. Osmangazi Köprüsü'yle ayri bir yerdeyiz. Bir diger adim tabii Nissibi Köprüsü. O da çok çok hakikaten muhtesem bir köprü oldu ve o köprüyle birlikte de Keban üzerinden geçis gerçeklesti. Ama en önemli bizim tabii attigimiz adimlar, biz daglari deldik. Çok daglari deldik. Yani o asinmaz, delinmez denilen daglari delerek bizler adeta Ferhat'la Sirin dizisini oynadik. Bundan daha güzeli olur mu?"
Soru sorarken duygu dolu anlar yasayan bir genç de gençlik merkezlerinin ve kütüphanelerin çalisma saatleriyle kendi çalisma saatlerinin pek uymadigi, bu nedenle buralarin daha fazla açik kalmasi talebini ve annesinin eve yemek davetini iletti.
Erdogan, Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meryem Tuncel'in "Ben size bir teklifte bulunacaktim. Annem güzel yemekler hazirladi. Bizim eve yemege gitsek" dedigini anlatarak, "Hocam sen de' dedim, 'Is bitti. Artik biz programlara gidiyoruz. Sen simdi yemekten bahsediyorsun' dedim. Valide hanimin da çok güzel maharetleri varmis ama tabii artik onu insallah bir baska geliste... Sen de simdi valideye söyleyeceksin." diye konustu.
Ayni ögrencinin "Nevsehir'deyiz. Nevsehir'e bekliyoruz." sözlerine Erdogan, "Sen alir gelirsin." karsiligini verdi.
Cumhurbaskani Erdogan, söyle devam etti:
"Ankara'da mesela bizim Millet Kütüphanesi 24 saat açiktir. Yani gençlik merkezlerinin de bizim planimizda 24 saat açik olmasi kaydi vardir. Ben döner dönmez bunu arkadaslarla konusacagim. Çünkü gençlik merkezlerinin de 24 saat açik olmasi... Eger degilseler onlari da 24 saat açik hale getiririz."
Ayni gencin "Son bir istegim var, bize de dua eder misiniz?" sözlerine üzerine Erdogan, "Rabbim gönlünüzden geçeni sizlere versin insallah." seklinde dua etti.
- "Seni kebaptan ve salgamdan daha çok seviyoruz"
"Adana insaninin orijinalligi sik sik gündem oluyor. Bu konuda bir aniniz oldu mu sizi güldüren?" seklindeki soru üzerine Erdogan, "Sahin (Kendirci) en güzelini söyledi." dedi ve programda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten "salgam hikayesini" anlatmasini istedi.
Ömer Çelik de bunun üzerine Erdogan'la geçen anisini su sekilde aktardi:
"Sayin Cumhurbaskanimiz siyasi yasakliydi ve Adana'ya tesrif ettiler. Adana'da Istasyon Meydani'nda ilk konusmasini yaparken halen yasakliydi, henüz yasagin önü açilmamisti. Orada bir pankart açildi, 'Seni kebaptan ve salgamdan daha çok seviyoruz.' diye. Sonra, orada bir danisman arkadasimiz Sayin Cumhurbaskanimiza dedi ki 'Efendim ben ilk defa böyle bir ifade gördüm.' Biz de dedik ki 'Efendim Adana'da bir insanin bir baskasina duyacagi askin en üst ifadesi budur.' Simdi Sayin Cumhurbaskanimizi kebaptan ve salgamdan daha çok sevenler ayaga kalksin ve alkislasin."
Daha sonra Adana denildiginde akla kebap ve salgam geldigini belirten Erdogan, "Kebabi yemeden, salgami içmeden öbür dünyaya gidenin vay haline." dedi.
- "Yaklasik bu sekilde 10 bine yakin mektup yazdim"
Gençlerden birinin "Konya'daki gençler olarak sizleri çok özledik. En kisa sürede bizimle de lütfen bulusmaya gelir misiniz?" diye sormasi üzerine Erdogan, "Yakindir, kasim sonu gibi." yanitini verdi.
Trabzon Üniversitesi Ilahiyat Fakültesinden bir ögrencinin bir sonraki programin Trabzon'da olmasini arzu ettiklerini belirtmesi üzerine Erdogan, Trabzon programinin tarihinin henüz belli olmadigini söyledi ve "Ama Trabzon da bosa çikmaz." dedi. Ayni ögrencinin, "Bu ülkeye hizmet etmek için çok bedel ödediniz. Bunlardan biri de cezaevine girmekti. Cezaevinde hiç unutamadiginiz bir aniniz oldu mu? O günleri bize anlatir misiniz?" sorusu üzerine Erdogan, sunlari kaydetti:
"Cezaevindekilerin içindekileri anlattigimiz zaman bir daha bizi içeri mi sokacaksiniz? Oranin maceralari ayridir ama benim oradaki en önemli hayatim suydu. Tüm günümü gelen ziyaretçilerimle geçirir, gece de sabah namazina kadar bana gelen mektuplarin cevabini yazardim ve yaklasik bu sekilde 10 bine yakin mektup yazdim. Simdi zaman zaman gittigim bazi yerlerde o mektuplarla karsima çikanlar olur. Benim yazim da fena degildir. Hemen onu karsima çikarirlar. Bazilari da onu çerçeveletmis. Böyle oradaki dört ay on günlük zamanimiz oldu. Allahima hamd ediyorum. Hani derler ya Medrese-i Yusuffiyye diye, hakikaten öyle bir hayat. O tabii bize birçok seyi ögretti ama orada dersimi iyi çalistim. Çiktiktan sonra da zaten fazla uzun sürmedi biliyorsunuz, kisa bir zamanda iktidar olduk."
Erdogan'in, AK Parti Genel Baskan Yardimcisi ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik'e, "Ne kadar zamanda iktidar olduk?" diye sormasi üzerine Çelik, gençlerle bir aniyi paylasmak istedigini bildirdi ve sunlari söyledi.
"Siz cezaevindeydiniz, biz sizi ziyarete geliyorduk. Disarida 2-3 gün üst üste yasli bir teyzeyi gördük. Teyzeye 'Ne is yapiyorsun, bir seye ihtiyacin var mi?' diye sorduk. Cezaevinin karsisi arsaydi çünkü. Dedi ki 'Ben', bir ilimizi söyledi, 'Karadeniz'den kalktim geldim, Tayyip'e burada dua ediyorum. Sizden bir ricam var. Bu çay bardagini ona verin, bununla bir çay içsin, sonra da bardagi bana getirin hatira olarak saklayayim.' dedi. Sadece sizi görmeye gelmisti.
Genç arkadaslarimiz sunu bilsin diye söylüyorum, bu büyük siyasi yürüyüsümüzün arkasinda ayni zamanda bu kadar büyük bir bereket, bu kadar büyük dua vardir. Hem gençlerin hem 70 yasinda da olsa gönlü genç olanlarin bu büyük destegi vardir. Cezaevindeyken de vardi simdi vardir."
- "Biz, duvarlarin diliyle konustuk"
Kuzey Kibris Türk Cumhuriyeti'nden bir gencin, "Istanbul Gençlik Kollari Baskaniyken bu günleri hayal etmis miydiniz, bu noktaya geleceginizi düsünmüs müydünüz? " sorusu üzerine Erdogan, "Istanbul Gençlik Kollari Baskani oldugum zamanlarda Cumhurbaskanligi, Basbakanlik, bu tür seyleri düsünmekten öte bir dava adami olarak ne yapmam gerekiyor diye hep bunu düsünür, bununla yatar, bununla kalkardim. Fakat, sunu söyleyeyim, simdi o tür günler yok. Yani, o Gençlik Kollari Baskani oldugumuz dönemlerde bizi ancak duvarlar anlatir. Duvarlarin dili olsa da konussa, onlar anlatir. Simdi ben ne söylersem o bostur. Biz, duvarlarin diliyle konustuk. Duvarlarin diliyle hep gelecegi sekillendirdik ve hamd olsun malik-ül mülk olan Allah'tir. Rabbim, ne tayin ettiyse o olur ve o oldu." diye konustu.
Süleyman Çelebi'nin, "Ol dedi bir kerre var oldu cihan, olma derse mahvolur ol dem heman." sözlerini hatirlatan Erdogan, "Mevlam ne yaziyorsa o oluyor. Sairin dedigi gibi kaderin üstünde bir kader vardir." ifadelerini kullandi.
(Bitti)
Kaynak: AA
Cumhurbaskani Erdogan'in dün Adana ziyareti sonrasinda Yeni Adana Müzesi'nde 81 ilden üniversite kazanan ögrencilerle gerçeklestirdigi Gençlerle Bulusma Programi'nin görüntüleri paylasildi.
Çanakkale'den geldigini belirten bir gencin dizi, film izleme firsati bulup bulmadigina iliskin sorusuna verdigi cevapta Erdogan, "Dogrusunu konusayim dizi film izleme imkanim hiç yok. Bütün derdim ülkeme yatirimlar, hizmetler. Çünkü eve girisim, yakin mesai arkadaslarim bilir, gece 12'lere kadar çalisirim. Bazen bu 01.00'i de bulur ve ertesi gün mesaimi de ona göre baslatirim. Onun için de tabii öyle dizi film, bunlara vaktim yok ve daha çok özellikle acaba yarina hangi tür seylerle çikacagim. Ama az önce delikanlinin ifade ettigi gibi haftada iki üç gün baskete zaman ayirmaya çalisiyorum." ifadelerini kullandi.
- "Bu örnek köprümüzle bizi çok anacaklar"
Erdogan, 09.00, 09.30 gibi basketbol oynamaya çiktiklarini, haftada iki veya üç gün bunu yapmanin kendi zindeligi için isabetli oldugunu ifade ederek, aksam Cumhurbaskanligi Külliyesi'nden çiktiktan sonra 4-5 bin adim atmaya gayret ettigini dile getirdi.
Cumhurbaskani Erdogan söyle devam etti:
"Tabii sen Çanakkale'den geliyorum dedigine göre köprü ne alemde, söyle bakalim. Mükemmel degil mi? Tam bir kolye. Simdi 13 Kasim Çanakkale'de aynen bu programi insallah yapacagiz. Fakat tabii o köprü gerçekten dünyada bir örnek ve bu örnek köprümüzle bizi çok anacaklar. Aynen, biliyorsunuz Amerika'da New York'ta Birlesmis Milletler'in tam karsisinda, çaprazinda Türkevi'ni yaptik. Birlesmis Milletler binasindan daha yüksek, 36 kat. Açilisini iste surada bir kaç hafta önce yaptik. Birlesmis Milletler Genel Sekreteri de misafirimizdi. Onlarla birlikte böyle bir mutlulugu yasadik. Ben Rabbime hamd ettim. 'Yarabbi' dedim, 'Bize böyle bir imkani, böyle bir firsati verdin.' 4 yilda biz orayi bitirdik. Buna nokta atisi derler. Tam böyle geliyorsunuz Amerika'nin göbeginde, New York'ta böyle bir binayi insa ediyorsunuz."
- "O asinmaz, delinmez denen daglari delerek bizler adeta Ferhat'la Sirin dizisini oynadik"
ABD'ye gittiklerinde tüm misafirlerini orada agirlayacaklarini aktaran Erdogan, söyle konustu:
"Tabii bu Türkiye'nin medariiftiharidir. Böyle bir seyi de orada hallettik ama hepsinden öte hakikaten 18 Mart Çanakkale köprümüz, o bizim için ayri bir iftihar vesilesi. Tabii yine Sehitler Köprüsü'nden sonra malum Fatih Sultan Köprüsü. Onun ardindan Yavuz Sultan Köprüsü'nü yapmak bize nasip oldu. Simdi bir derdim daha var, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne bir de demir yolunu monte etmek. Ona bir de demir yolunu monte ettigimizde çok daha farkli olacak. Osmangazi Köprüsü'nü biliyorsunuz yaptik. Osmangazi Köprüsü'yle ayri bir yerdeyiz. Bir diger adim tabii Nissibi Köprüsü. O da çok çok hakikaten muhtesem bir köprü oldu ve o köprüyle birlikte de Keban üzerinden geçis gerçeklesti. Ama en önemli bizim tabii attigimiz adimlar, biz daglari deldik. Çok daglari deldik. Yani o asinmaz, delinmez denilen daglari delerek bizler adeta Ferhat'la Sirin dizisini oynadik. Bundan daha güzeli olur mu?"
Soru sorarken duygu dolu anlar yasayan bir genç de gençlik merkezlerinin ve kütüphanelerin çalisma saatleriyle kendi çalisma saatlerinin pek uymadigi, bu nedenle buralarin daha fazla açik kalmasi talebini ve annesinin eve yemek davetini iletti.
Erdogan, Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meryem Tuncel'in "Ben size bir teklifte bulunacaktim. Annem güzel yemekler hazirladi. Bizim eve yemege gitsek" dedigini anlatarak, "Hocam sen de' dedim, 'Is bitti. Artik biz programlara gidiyoruz. Sen simdi yemekten bahsediyorsun' dedim. Valide hanimin da çok güzel maharetleri varmis ama tabii artik onu insallah bir baska geliste... Sen de simdi valideye söyleyeceksin." diye konustu.
Ayni ögrencinin "Nevsehir'deyiz. Nevsehir'e bekliyoruz." sözlerine Erdogan, "Sen alir gelirsin." karsiligini verdi.
Cumhurbaskani Erdogan, söyle devam etti:
"Ankara'da mesela bizim Millet Kütüphanesi 24 saat açiktir. Yani gençlik merkezlerinin de bizim planimizda 24 saat açik olmasi kaydi vardir. Ben döner dönmez bunu arkadaslarla konusacagim. Çünkü gençlik merkezlerinin de 24 saat açik olmasi... Eger degilseler onlari da 24 saat açik hale getiririz."
Ayni gencin "Son bir istegim var, bize de dua eder misiniz?" sözlerine üzerine Erdogan, "Rabbim gönlünüzden geçeni sizlere versin insallah." seklinde dua etti.
- "Seni kebaptan ve salgamdan daha çok seviyoruz"
"Adana insaninin orijinalligi sik sik gündem oluyor. Bu konuda bir aniniz oldu mu sizi güldüren?" seklindeki soru üzerine Erdogan, "Sahin (Kendirci) en güzelini söyledi." dedi ve programda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten "salgam hikayesini" anlatmasini istedi.
Ömer Çelik de bunun üzerine Erdogan'la geçen anisini su sekilde aktardi:
"Sayin Cumhurbaskanimiz siyasi yasakliydi ve Adana'ya tesrif ettiler. Adana'da Istasyon Meydani'nda ilk konusmasini yaparken halen yasakliydi, henüz yasagin önü açilmamisti. Orada bir pankart açildi, 'Seni kebaptan ve salgamdan daha çok seviyoruz.' diye. Sonra, orada bir danisman arkadasimiz Sayin Cumhurbaskanimiza dedi ki 'Efendim ben ilk defa böyle bir ifade gördüm.' Biz de dedik ki 'Efendim Adana'da bir insanin bir baskasina duyacagi askin en üst ifadesi budur.' Simdi Sayin Cumhurbaskanimizi kebaptan ve salgamdan daha çok sevenler ayaga kalksin ve alkislasin."
Daha sonra Adana denildiginde akla kebap ve salgam geldigini belirten Erdogan, "Kebabi yemeden, salgami içmeden öbür dünyaya gidenin vay haline." dedi.
- "Yaklasik bu sekilde 10 bine yakin mektup yazdim"
Gençlerden birinin "Konya'daki gençler olarak sizleri çok özledik. En kisa sürede bizimle de lütfen bulusmaya gelir misiniz?" diye sormasi üzerine Erdogan, "Yakindir, kasim sonu gibi." yanitini verdi.
Trabzon Üniversitesi Ilahiyat Fakültesinden bir ögrencinin bir sonraki programin Trabzon'da olmasini arzu ettiklerini belirtmesi üzerine Erdogan, Trabzon programinin tarihinin henüz belli olmadigini söyledi ve "Ama Trabzon da bosa çikmaz." dedi. Ayni ögrencinin, "Bu ülkeye hizmet etmek için çok bedel ödediniz. Bunlardan biri de cezaevine girmekti. Cezaevinde hiç unutamadiginiz bir aniniz oldu mu? O günleri bize anlatir misiniz?" sorusu üzerine Erdogan, sunlari kaydetti:
"Cezaevindekilerin içindekileri anlattigimiz zaman bir daha bizi içeri mi sokacaksiniz? Oranin maceralari ayridir ama benim oradaki en önemli hayatim suydu. Tüm günümü gelen ziyaretçilerimle geçirir, gece de sabah namazina kadar bana gelen mektuplarin cevabini yazardim ve yaklasik bu sekilde 10 bine yakin mektup yazdim. Simdi zaman zaman gittigim bazi yerlerde o mektuplarla karsima çikanlar olur. Benim yazim da fena degildir. Hemen onu karsima çikarirlar. Bazilari da onu çerçeveletmis. Böyle oradaki dört ay on günlük zamanimiz oldu. Allahima hamd ediyorum. Hani derler ya Medrese-i Yusuffiyye diye, hakikaten öyle bir hayat. O tabii bize birçok seyi ögretti ama orada dersimi iyi çalistim. Çiktiktan sonra da zaten fazla uzun sürmedi biliyorsunuz, kisa bir zamanda iktidar olduk."
Erdogan'in, AK Parti Genel Baskan Yardimcisi ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik'e, "Ne kadar zamanda iktidar olduk?" diye sormasi üzerine Çelik, gençlerle bir aniyi paylasmak istedigini bildirdi ve sunlari söyledi.
"Siz cezaevindeydiniz, biz sizi ziyarete geliyorduk. Disarida 2-3 gün üst üste yasli bir teyzeyi gördük. Teyzeye 'Ne is yapiyorsun, bir seye ihtiyacin var mi?' diye sorduk. Cezaevinin karsisi arsaydi çünkü. Dedi ki 'Ben', bir ilimizi söyledi, 'Karadeniz'den kalktim geldim, Tayyip'e burada dua ediyorum. Sizden bir ricam var. Bu çay bardagini ona verin, bununla bir çay içsin, sonra da bardagi bana getirin hatira olarak saklayayim.' dedi. Sadece sizi görmeye gelmisti.
Genç arkadaslarimiz sunu bilsin diye söylüyorum, bu büyük siyasi yürüyüsümüzün arkasinda ayni zamanda bu kadar büyük bir bereket, bu kadar büyük dua vardir. Hem gençlerin hem 70 yasinda da olsa gönlü genç olanlarin bu büyük destegi vardir. Cezaevindeyken de vardi simdi vardir."
- "Biz, duvarlarin diliyle konustuk"
Kuzey Kibris Türk Cumhuriyeti'nden bir gencin, "Istanbul Gençlik Kollari Baskaniyken bu günleri hayal etmis miydiniz, bu noktaya geleceginizi düsünmüs müydünüz? " sorusu üzerine Erdogan, "Istanbul Gençlik Kollari Baskani oldugum zamanlarda Cumhurbaskanligi, Basbakanlik, bu tür seyleri düsünmekten öte bir dava adami olarak ne yapmam gerekiyor diye hep bunu düsünür, bununla yatar, bununla kalkardim. Fakat, sunu söyleyeyim, simdi o tür günler yok. Yani, o Gençlik Kollari Baskani oldugumuz dönemlerde bizi ancak duvarlar anlatir. Duvarlarin dili olsa da konussa, onlar anlatir. Simdi ben ne söylersem o bostur. Biz, duvarlarin diliyle konustuk. Duvarlarin diliyle hep gelecegi sekillendirdik ve hamd olsun malik-ül mülk olan Allah'tir. Rabbim, ne tayin ettiyse o olur ve o oldu." diye konustu.
Süleyman Çelebi'nin, "Ol dedi bir kerre var oldu cihan, olma derse mahvolur ol dem heman." sözlerini hatirlatan Erdogan, "Mevlam ne yaziyorsa o oluyor. Sairin dedigi gibi kaderin üstünde bir kader vardir." ifadelerini kullandi.
(Bitti)