TBMM Genel Kurulu'nda Tartışma

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanı İsmet Yılmaz başkanlığında toplandı. Yılmaz, birleşimi açtıktan sonra, talepleri üzerine grup başkanvekilleri ve bazı milletvekillerine, "Srebrenitsa soykırımının 20. yıldönümü" dolayısıyla söz verdi.

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, 11 Temmuz 1995'te Bosna'da Srebrenitsa katliamının gerçekleştiğini, 9 bine yakın kişinin yaşamını yitirdiği olayın hala güncelliğini ve sıcaklığını koruduğunu kaydetti. Katliamı kınayan ve yaşamını yitirenleri anan Gök, ulusların ortak duruş sergilemesi gerektiğini söyledi.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da konuyla ilgili olarak, "BM Güvenlik Konseyi'nde Bosna'da yapılan katliamla ilgili soykırım günü ilan edilmesini Rusya'nın veto etmesini kınıyoruz. İnsanlık katliamlarına karşı bütün uluslararası camia ortak tavır almalı" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın da insanlık tarihinin en büyük vahşetlerinden birinin Avrupa ortasında ve medeniyetin merkezinde yaşandığını belirterek, vahşeti gerçekleştirenleri lanetlediklerini söyledi.

HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, Bosna'da yaşanan katliamdan dolayı üzüntülerini dile getirerek, başta Türkiye olmak üzere dünyanın hiçbir yerinde toplu katliam yaşanmaması dileğinde bulundu.

Genel Kurul'da söz alan bazı milletvekilleri de katliamla ilgili görüşlerini ifade etti. TBMM'deki dört gruptan bazı milletvekillerinin yarın yapılacak anmaya katılacağı kaydedildi.

-Çam'ın sözleri

CHP İzmir Milletvekili Musa Çam da yerinden söz alarak, 10 Temmuz 2013 tarihinde Eskişehir'de üniversitede okuyan Ali ismail Korkmaz'ın Gezi olayları protestosunda polis ve esnaf tarafından dövülerek öldürüldüğünü söyledi. Korkmaz'ın yarın ölümünün ikinci yılı olduğunu hatırlatan Çam, kendisine yapılan şiddeti kınadıklarını ve ölümüne yol açanların yargılanarak cezalarını çekmelerini istediklerini belirtti.

Çam'ın "Recep Tayyip Erdoğan korkar, Ali İsmail Korkmaz" demesine, AK Parti milletvekilleri sıra kapaklarına vurarak tepki gösterdi.

Birleşimi yöneten Meclis Başkanı İsmet Yılmaz, Çam' hitaben, "Muhakkak ki milletvekillerinin kendi hür iradeleriyle istediklerini söyleme hakkı var ama bu istediklerini söyleme, bir başkasına hakaret şeklinde olmayacak. Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Bu yaptığınız doğru değildir" dedi.

AK Parti Amasya Milletvekili Naci Bostancı söz alarak, "İnsan aklının bir sınırı var ama akılsızlığın ve çılgınlığın sınırı yok. Srebrenitsa katliamı da esasen bu akılsızlığın ve çılgınlığın ürünlerinden birisi. Dünya git gide her yerde balkanlaşıyor. Hepimiz aklımızı başımıza devşirelim" diye konuştu.

Yılmaz'ın gündeme geçileceğini ve Başkanlığın Tezkeresi olduğunu söylemesi üzerine, AK Parti sıralarından bazı milletvekilleri, Çam için "Sözünü geri alsın. Srebrenitsa için bir şey söyledi mi?" diye tepki gösterdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın söz alarak Çam'ın ifadesini şiddetle kınadıklarını belirterek, "25. Dönem'in daha başındayız. Ortak bir acıyı, vahşeti, dramı, katliamı, soykırımı ortak vicdan eseri olarak hep birlikte anıyoruz. Bunu yapanları lanetliyoruz. Böyle bir ortamda bile bunu fırsat bilerek söz alan bir milletvekilinin, özellikle İçtüzük uyarınca Cumhurbaşkanımıza söverek, hakaret edercesine bir ifade kullanmasını kabul etmiyoruz, aynen kendilerine iade ediyoruz. Kimin korkup korkmadığını bu millet bilir" diye konuştu.

Aydın, Çam'ın sözlerinden dolayı özür dilemesi gerektiğini, özür dilememesi durumunda Başkanlık Divanı tarafından İçtüzük uyarınca işlem yapılmasını ve Meclis'ten geçici çıkarma ile cezalandırılmasını talep edeceğini söyledi.

Bu sırada Genel Kurul'da CHP ile AK Parti milletvekilleri arasında sözlü tartışma yaşandı.

CHP'li Gök, dünyada önemli bir katliamı kınadıklarını belirterek, şunları söyledi:

"Bu katliamlardaki en büyük gerçeklik, hayatını böyle acımasız yöntemlerle kaybeden insanları anmaktı. Ali ismail Korkmaz da ne yazık ki Türkiye'de bir polis şiddeti sonucu hayatını kaybetmiştir. Doğaldır ki böylesi trajediyi yaşayan insanlarımıza yönelik adalet arayışının da sonuç vermesi gerekir. Türkiye'yi yönetenlerin de herkesin ortak sorumluluğu olan bir konudur. Korkmaz'ın katillerinin bulunması da bir zorunluluktur. Bu nedenle milletvekilimizin konuşması bu çerçevede değerlendirilmedir. AKP milletvekilleri, Korkmaz'ın öldürülmesini savunuyor olamazlar. Böyle bir şeyi aklıma dahi getirmek istemiyorum."

-Yılmaz, Çam'ın sözlerini düzeltmesini istedi

Meclis Başkanı Yılmaz, İçtüzük hükümlerini hatırlatarak, "Devletimizin başı olan Cumhurbaşkanımız hiç burada değil. Muhakkak ki Türkiye'de yapılan bir haksızlığı benimsemek mümkün değil. Hep beraber kınıyoruz, faillerin bulunmasını isteriz, yargı üzerine düşen görevi yerine getirmesi lazım ama alakası olmayan devlet başkanına Cumhurbaşkanı'na bir haksız sözü oldu. Bundan dolayı sözünü düzeltmesi gerekir ya da İçtüzük hükmünü uygulamak durumunda kalırım" diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Yılmaz'a, "Çam'dan Özür dilenmesinin talep edilmesi halinde usul tartışması açılmasını isteyeceğini" söyledi.

Yılmaz, herkesin yasaya tüzüklere uyması gerektiğini, görüşmelerde, 'cumhurbaşkanı'na hakarette bulunulamaz' denildiğini belirterek, "Size 'Engin Altay korkak' deseler bu hakaret değil mi?' diye sordu.

CHP'li Gök de olayın abartılı hale geldiğini belirterek, her milletvekilinin siyasi eleştiri yapma hakkı olduğunu söyledi. "Sayın Cumhurbaşkanı da bundan önceki söylemleriyle siyasi tartışmanın odağına gelmiştir" diyen Gök, bir adalet arayışının dile getirilmesinin hakaret olmadığını söyledi.

Yılmaz, "Hakaret yoktur diyorsunuz. Bunu da hatip söyleyecek, 'hakaret niyetim yoktur'diyecek. Bundan doğalı var mı?" dedi.

AK Partili Aydın yeniden söz alarak, "Top çevirmeye gerek yok, ilkeli, erdemli olmak lazım. Siyaset, edebi, siyasi ahlakı gerektirir. Biz acılar üzerinden de siyaset yapmayacağız. Acıların yaşanmaması adına burada ortak vicdanı oluşturuyor bu parlamento. Bunu bir fırsata dönüştürerek ve adeta kendi içlerindeki korkuyu, 'Tayyip Erdoğan korkuyor' gibi yansıtmak suretiyle burada ifade ettiklerine göre herhalde Tayyip Erdoğan'dan bu kadar korkuyor bunlar. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Hatibin sözünü geri alması gerekir. Bunda bir şey yok. Sözünü geri almasından niye gocunuyorsunuz?" diye konuştu.

Yılmaz, tartışmanın sürmesi üzerine birleşime ara verirken, grup başkanvekillerini yanına çağırdı. Aranın ardından CHP'li Gök'ün, "Çam'ın konuşmasının siyasi eleştiri mahiyetinde olduğunu ve hakaret kastı taşımadığını" söylemesi üzerine tartışma sona erdi.

Öte yandan CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, üzerinde "diren Artvin, diren Cerattepe " yazılı afişleri CHP milletvekillerine dağıtttı. CHP'li milletvekilleri afişleri kaldırarak basın mensuplarına poz verdi.

Başkan Yılmaz, Başkanlık Divanı'nın belirlenmesinin ardından birleşimi, 14 Temmuz Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı.