Babadan Evlada En Değerli Hediye

Antalya'da kronik böbrek yetmezliği nedeniyle zor günler yaşayan 26 yaşındaki Altıntaş, babasından nakledilen böbrekle hayata tutundu Altıntaş: 'Nakil, benim için yeni bir hayatın başlangıcı oldu. Babama minnettarım. Babam olmasa belki de daha uzun yıllar diyalize bağlı yaşayacaktım' Baba Altıntaş: 'Oğlumun gözümün önünde erimesine daha fazla göz yumamazdım. O benim dünyadaki en değerli varlığım'

SÜLEYMAN ELÇİN - Antalya'da 5 yıldır böbrek yetmezliği rahatsızlığı bulunan, 1,5 yıldır da diyaliz tedavisi gören 26 yaşındaki genç, babasından nakledilen böbrekle sağlığına kavuştu.

Süleyman Altıntaş, eğitim hayatını bitirdikten sonra hayalini kurduğu aşçılık mesleğinde ilerlemek için Afyonkarahisar'dan Antalya'ya taşındı. Çeşitli restoran ve otellerde aşçı olarak çalışan Altıntaş'a 5 yıl önce crohn hastalığı (kronik ve iltihaplı bir bağırsak hastalığı) teşhisi konuldu. Hastalığa bağlı kronik böbrek yetmezliği de yaşayan Altıntaş, 1,5 yıl önce diyalize girmeye başladı.

Haftanın dört günü diyaliz tedavisi gören Altıntaş, hastalığı nedeniyle çok sevdiği mesleğini bırakmak zorunda kaldı.

Sağlık Bakanlığının organ nakli listesine yazılmasına rağmen kadavradan uygun organ bulunamayan Altıntaş'ın imdadına babası Halit Altıntaş yetişti.

Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan tetkiklerde baba Altıntaş'ın böbreğinin oğluna uyumlu olduğu belirlendi.

Hastanenin Organ Nakli Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Tuğrul Çakır ve Doç. Dr. Arif Aslaner tarafından gerçekleştirilen ameliyatla babadan alınan böbrek başarıyla oğluna nakledildi. Altıntaş, Organ Bağışı Haftası'nda gerçekleştirilen nakille sağlığına kavuştu.

- "Hayatıma tertemiz bir sayfa açtım"

Altıntaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zorlu günleri geride bırakmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.

Diyalize girmeye başladıktan sonra işini bırakmak zorunda kaldığını, herhangi bir sosyal faaliyet içerisinde bulunamadığını belirten Altıntaş, şöyle devam etti:

"Çalışmam imkansızdı. Nakil, benim için yeni bir hayatın başlangıcı oldu. Babama minnettarım. Babam olmasa belki de daha uzun yıllar diyalize bağlı yaşayacaktım. Hayatıma tertemiz bir sayfa açtım. Hastayken en çok mesleğimi özledim. Yemek yaparken bütün stresimi atıyordum. Mesleğimi yapamadığım günlerde hep bir tarafımı eksik hissettim."

Altıntaş, hastaneden taburcu olduktan sonra fanatiği olduğu takım olan Fenerbahçe'nin maçını statta izlemek istediğini ifade etti.

Baba Altıntaş da oğluna yeniden hayat verdiği için çok mutlu olduğunu dile getirdi. Evladına böbreğini verirken hiç tereddüt etmediğini anlatan Altıntaş, "Oğlumun gözümün önünde erimesine daha fazla göz yumamazdım. O benim dünyadaki en değerli varlığım." dedi.

- 21 bin 577 hasta organ nakli bekliyor

Ameliyat ekibinde yer alan Doç. Dr. Arif Aslaner ise naklin organ haftasında gerçekleşmesinin anlamlı olduğunu vurguladı.

Türkiye'de organ bağışının artması gerektiğine dikkati çeken Aslaner, "Kadavra bağışımız çok az. Tüm dünyada nakillerin yüzde 80'i kadavradan yapılırken Türkiye'de bu durum tam tersi. Türkiye'de nakillerin yüzde 80'i canlıdan yapılıyor. Organ Bağışı Haftası'nda kadavra bağışının önemi daha iyi anlatılarak böbrek bekleyen 20 bin hastaya yeni hayat verilebilir." dedi.

Altıntaş'ın takibini gerçekleştiren hastanenin nefroloji bölümünden Uzman Dr. Üstün Yılmaz ise Türk Nefroloji Derneği'nin son yaptığı çalışmaya göre Türkiye'de her yüz kişiden 15,7'sinin kronik böbrek hastası olduğuna değindi.

Bu hastalardan 60 bininin diyalize girdiğine işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti:

"Diyalize girenlerden de 21 bin 577'si böbrek bekleme listesinde. 2 bin 107 kişi de karaciğer nakli bekliyor. Bu hastaların hayat standartları belli bir seviyenin altında oluyor. İnsanlara hayat verme, umut kaynağı olmak açısından organ bağışında bulunulmasını istiyoruz."
Kaynak: AA