Mahkeme Başkanı Şeref Akçay izne ayrıldı
"Balyoz" davası kapsamında tutuklu sanıkların tahliye edilmesi yönünde görüş bildiren Mahkeme Başkanı Şeref Akçay, iki üye hakimle görüş ayrılığına düştü. "Selamı bile kestiler" diyen Başkan Akçay, 1 aylık izne ayrıldı.
Balyoz davasında yargılanan 162 askerin tahliyesine ilişkin talep reddedildi. Karara yine muhalefet eden Mahkeme Başkanı Akçay, karşı oy yazısında, “Kamuoyu bilsin, muhalefet ettiğim için meslektaşlarım selamı kesti. Yakalama kararlarının kaldırılmasına ilişkin karardan sonra ’Sizin de dangalak bir kararınız gelecek’ diyen meslektaşım bile oldu” dedİ.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında emekli Orgeneral Çetin Doğan, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, emekli Orgeneral Şükrü Sarıışık ile Koramiral Kadir Sağdıç’ın da olduğu 162 sanığın tahliye taleplerini oy çokluğu ile reddetti. Aynı kararla emekli Orgeneral Ergin Saygun hakkındaki yakalama emrinin kaldırılmasına ilişkin talep de reddedildi. Üye hakimler Metin Özçelik ve Birol Bilen’in oylarıyla alınan karara Mahkeme Başkanı Şeref Akçay yine muhalefet etti.
Mahkeme Başkanı Akçay’ın yazdığı 14 sayfalık karşı oy yazısı Balyoz hakimleri arasında derinleşen sorunları günışığına çıkardı. Daha önce yazdığı muhalefet şerhi nedeniyle yaşadıklarına ilişkin detayları anlatan Akçay şunları kaydetti: “Kamuoyuna mal olmuş bu davalar nedeniyle yazmış olduğum muhalefet şerhlerinden dolayı bulunduğumuz adliyede birtakım meslektaşlarımın selam vermeyi dahi kesmiştir. Bunun gibi daha önce verilen yakalama kararlarının kaldırılmasına ilişkin karardan sonra ’Sizin de dangalak bir kararınız gelecek’ diyen hakim de mevcutttur. Yine mahkememiz üyelerinden de nezaket kurallarını aşan tutum ve davranışlar içerisine girdikleri ve işi en son başkan ile konuşmama aşamasına getirdikleri görülmüş olup bu hususların da kamuoyunca bilinmesinde yarar olduğu görüşündeyim.”
ÜYE HAKİMLER BAŞKANI İHSAS-I REY’ İLE SUÇLADI
“Sanıkların tutukluluk hali devam etsin” diyen 2 üye hakimle, “Hayır sanıklar tahliye edilmeli” diyen Mahkeme Başkanı arasında çarpıcı görüş farlılıkları bir kez daha gerekçelerin de açıklandığı kararda yer aldı. Mahkemenin iki üyesi, Akçay’ın daha önce muhalefet gerekçelerine atıf yaparak başkanları hakkında “ihsas-ı rey ihtimali”nden söz etti. Heyet Başkanı ve üye hakimler kararlarının gerekçelerini şöyle açıkladı:
DELİL TARTIŞMASI
MAHKEME BAŞKANI: Sanıkların eylemleri devam ettirdiğine dair herhangi bir delil yoktur.
ÜYE HAKİMLER: Tutukluluk koşulu yönünden aranması gereken ana ilke kuvvetli şüphedir. Sanıklar yönünden 5-7 Mart 2003 tarihinden sonra atılı suça dair faaliyette bulunduklarına yönelik delil elde edilmemiş olması’ gibi argümanla tutukluluk incelemesi yapılamaz. Böylesi bir yöntem benimsenmesi, bu görüşü savunan hakim bakımından ihsas-ı rey oluşturur, yani tutukluluk incelemesine konu kamu davasının esası hakkında görüşünün açıkça beyan edilmesi özelliği taşır.
‘GÖLCÜK BELGELERİ YENİ‘
MAHKEME BAŞKANI: Bu davada delillerin hepsi toplandı. Hangi deliller toplanacaktır ki daha..
ÜYE HAKİMLER: Gölcük Donanma Komutanlığı’ndaki belgeler Aralık 2010’da elde edildi. İlk soruşturma 22 Şubat 2010’da yapıldı. Deliller tamamen toplanmadı. Kaldı ki henüz devam eden kamu davasında tanıklar da dinlenmiş değildir.
‘VİCDAN KABUL ETMEZ’
MAHKEME BAŞKANI: Siz her bir sanığın özel durumunu dikkate almadan ve hangi adli kontrol hükmünün hangi nedenle yetersiz kalacağını belirtmeden adli kontrol sisteminin yetersiz kalacağını söylerseniz bunu insan vicdanı kabul etmez.
ÜYE HAKİMLER: Başkan Akçay mahkememizin nöbetçi hakimliğince verilen tutuklukla ilgili kararlarına itirazlarla ilgili, öteden beri benimsenen uygulama sürdürülürken, özellikle şüpheli Hanefi Avcı hakkında ve Balyoz dosyalarında ihsas-ı rey oluşturma ihtimali taşıyabilecek şekilde muhalefet gerekçeleri yazılması hukuken anlaşılamamıştır. Başkan Akçay’ın ihsas-ı rey oluşturma ihtimali taşıyabilecek şekilde gerekçe yazmak için tercih ettiği bu uygulamadan 14-20 Mart 2011 arasında nöbetçi hakimliğimizce hakkında tutukluluklarının devamına karar verilen kararlara ilişkin itiraz eden sanıkların da faydalandırılması hukukun herkese lazım olduğu’ temel düsturundan hareketle bir zorunluluk taşıdığı açıktır.
‘HERKES EŞİTTİR’
MAHKEME BAŞKANI: Sanıklardan bir kısmı halen ordunun üst düzeyinde görev yapan kişilerdir.
ÜYE HAKİMLER: Anayasa ve kanunlar düzenlenirken objektif, genel, kişiye özgü olmayan, herkes için eşit mesafede düzenlemeler içermesi gibi evrensel ilkelerin esas alındığı, yürürlükteki mevzuatı uygulamakla yükümlü mahkemelerin de bu ilkelere göre kabul edilip yürürlüğe konan yasaları uyguladıkları bilinmektedir.
HAKİM AKÇAY İZNE AYRILDI
Balyoz davası kapsamında tutuklu olan sanıkların yaptığı itirazlara ilişkin kararlarda mahkeme üyeleri ile ayrı düşen Başkan Şeref Akçay izine ayrıldı.
"Balyoz sanıklarının tutukluluk hali devam etsin" diyen 2 üye hakimle, "hayır sanıklar tahliye edilmeli" diyen mahkeme başkanı arasında çarpıcı görüş farlılıkları dün verilen karar ile ortaya çıkmıştı.
Kamuoyunda geniş yankı uyandıran bu restleşmenin ardından İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay izine ayrıldı. Başkan Akçay’ın dün itibariyle 1 aylık izine ayrıldığı belirtildi. İzine ayrılan Akçay, bugün mahkemesinde görülecek olan bazı emekli ve muvazzaf askerlerinde yargılandığı ‘Askeri Casusluk ve Şantaj’ davasına çıkmayacak.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında emekli Orgeneral Çetin Doğan, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, emekli Orgeneral Şükrü Sarıışık ile Koramiral Kadir Sağdıç’ın da olduğu 162 sanığın tahliye taleplerini oy çokluğu ile reddetti. Aynı kararla emekli Orgeneral Ergin Saygun hakkındaki yakalama emrinin kaldırılmasına ilişkin talep de reddedildi. Üye hakimler Metin Özçelik ve Birol Bilen’in oylarıyla alınan karara Mahkeme Başkanı Şeref Akçay yine muhalefet etti.
Mahkeme Başkanı Akçay’ın yazdığı 14 sayfalık karşı oy yazısı Balyoz hakimleri arasında derinleşen sorunları günışığına çıkardı. Daha önce yazdığı muhalefet şerhi nedeniyle yaşadıklarına ilişkin detayları anlatan Akçay şunları kaydetti: “Kamuoyuna mal olmuş bu davalar nedeniyle yazmış olduğum muhalefet şerhlerinden dolayı bulunduğumuz adliyede birtakım meslektaşlarımın selam vermeyi dahi kesmiştir. Bunun gibi daha önce verilen yakalama kararlarının kaldırılmasına ilişkin karardan sonra ’Sizin de dangalak bir kararınız gelecek’ diyen hakim de mevcutttur. Yine mahkememiz üyelerinden de nezaket kurallarını aşan tutum ve davranışlar içerisine girdikleri ve işi en son başkan ile konuşmama aşamasına getirdikleri görülmüş olup bu hususların da kamuoyunca bilinmesinde yarar olduğu görüşündeyim.”
ÜYE HAKİMLER BAŞKANI İHSAS-I REY’ İLE SUÇLADI
“Sanıkların tutukluluk hali devam etsin” diyen 2 üye hakimle, “Hayır sanıklar tahliye edilmeli” diyen Mahkeme Başkanı arasında çarpıcı görüş farlılıkları bir kez daha gerekçelerin de açıklandığı kararda yer aldı. Mahkemenin iki üyesi, Akçay’ın daha önce muhalefet gerekçelerine atıf yaparak başkanları hakkında “ihsas-ı rey ihtimali”nden söz etti. Heyet Başkanı ve üye hakimler kararlarının gerekçelerini şöyle açıkladı:
DELİL TARTIŞMASI
MAHKEME BAŞKANI: Sanıkların eylemleri devam ettirdiğine dair herhangi bir delil yoktur.
ÜYE HAKİMLER: Tutukluluk koşulu yönünden aranması gereken ana ilke kuvvetli şüphedir. Sanıklar yönünden 5-7 Mart 2003 tarihinden sonra atılı suça dair faaliyette bulunduklarına yönelik delil elde edilmemiş olması’ gibi argümanla tutukluluk incelemesi yapılamaz. Böylesi bir yöntem benimsenmesi, bu görüşü savunan hakim bakımından ihsas-ı rey oluşturur, yani tutukluluk incelemesine konu kamu davasının esası hakkında görüşünün açıkça beyan edilmesi özelliği taşır.
‘GÖLCÜK BELGELERİ YENİ‘
MAHKEME BAŞKANI: Bu davada delillerin hepsi toplandı. Hangi deliller toplanacaktır ki daha..
ÜYE HAKİMLER: Gölcük Donanma Komutanlığı’ndaki belgeler Aralık 2010’da elde edildi. İlk soruşturma 22 Şubat 2010’da yapıldı. Deliller tamamen toplanmadı. Kaldı ki henüz devam eden kamu davasında tanıklar da dinlenmiş değildir.
‘VİCDAN KABUL ETMEZ’
MAHKEME BAŞKANI: Siz her bir sanığın özel durumunu dikkate almadan ve hangi adli kontrol hükmünün hangi nedenle yetersiz kalacağını belirtmeden adli kontrol sisteminin yetersiz kalacağını söylerseniz bunu insan vicdanı kabul etmez.
ÜYE HAKİMLER: Başkan Akçay mahkememizin nöbetçi hakimliğince verilen tutuklukla ilgili kararlarına itirazlarla ilgili, öteden beri benimsenen uygulama sürdürülürken, özellikle şüpheli Hanefi Avcı hakkında ve Balyoz dosyalarında ihsas-ı rey oluşturma ihtimali taşıyabilecek şekilde muhalefet gerekçeleri yazılması hukuken anlaşılamamıştır. Başkan Akçay’ın ihsas-ı rey oluşturma ihtimali taşıyabilecek şekilde gerekçe yazmak için tercih ettiği bu uygulamadan 14-20 Mart 2011 arasında nöbetçi hakimliğimizce hakkında tutukluluklarının devamına karar verilen kararlara ilişkin itiraz eden sanıkların da faydalandırılması hukukun herkese lazım olduğu’ temel düsturundan hareketle bir zorunluluk taşıdığı açıktır.
‘HERKES EŞİTTİR’
MAHKEME BAŞKANI: Sanıklardan bir kısmı halen ordunun üst düzeyinde görev yapan kişilerdir.
ÜYE HAKİMLER: Anayasa ve kanunlar düzenlenirken objektif, genel, kişiye özgü olmayan, herkes için eşit mesafede düzenlemeler içermesi gibi evrensel ilkelerin esas alındığı, yürürlükteki mevzuatı uygulamakla yükümlü mahkemelerin de bu ilkelere göre kabul edilip yürürlüğe konan yasaları uyguladıkları bilinmektedir.
HAKİM AKÇAY İZNE AYRILDI
Balyoz davası kapsamında tutuklu olan sanıkların yaptığı itirazlara ilişkin kararlarda mahkeme üyeleri ile ayrı düşen Başkan Şeref Akçay izine ayrıldı.
"Balyoz sanıklarının tutukluluk hali devam etsin" diyen 2 üye hakimle, "hayır sanıklar tahliye edilmeli" diyen mahkeme başkanı arasında çarpıcı görüş farlılıkları dün verilen karar ile ortaya çıkmıştı.
Kamuoyunda geniş yankı uyandıran bu restleşmenin ardından İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay izine ayrıldı. Başkan Akçay’ın dün itibariyle 1 aylık izine ayrıldığı belirtildi. İzine ayrılan Akçay, bugün mahkemesinde görülecek olan bazı emekli ve muvazzaf askerlerinde yargılandığı ‘Askeri Casusluk ve Şantaj’ davasına çıkmayacak.