Genç Piyanist Sultan II. Abdülhamid İçin Çaldı
Genç piyanist Yakartepe, Sultan II. Abdülhamid'e ithafen yazılan 'Hamidiye Marşı', 'Selamlık Marşı', '25. Cülüs Yılı Marşı'nın yanı sıra himaye ettiği müzisyenlerin bestelediği Türk müziği eserlerini seslendirdi
Genç piyanist Güneş Yakartepe, 'Sultan II. Abdülhamid Han Anma Etkinliği' konserinde müzikseverlerle buluştu.
Eyüp Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleşen konseri öncesi AA muhabirine açıklamada bulunan 18 yaşındaki piyanist Yakartepe, “Konseri Sultan II. Abdülhamid’e sunacakmışım gibi heyecan içindeyim. Sultan Abdülhamid piyano ve yaylı konserlerini özellikle çok severmiş' dedi.
Yakartepe, Sultan II. Abdülhamid'in piyano ve keman çaldığının bilindiğini anlatarak, şehzadeliğinde Batılı sanatçılar Guatelli, Lombardini ve Alexan’dan piyano ve müzik dersleri aldığını aktardı. Müzik hayatına ilkokulda adım attığını ifade eden Yakartepe, şunları söyledi:
'Flüt çalarak başladım müzik hayatıma. Daha sonra zamanla yeni enstrümanlar çalmaya başladım ve bunların sayısı otuzu aştı. Daha sonra babamın hediye ettiği piyano ile tanışınca bütün zamanımı neredeyse piyanoya ayırır oldum. Sekizinci sınıfta Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Devlet Konservatuvarı Piyano Bölümüne girdim. İyi bir piyanist olmak için günde yedi, sekiz saat çalışıyorum.'
Yakartepe, 'Konservatuvarda bize hep Batı müziği öğretiyorlardı' diyerek, kendisinin ise Türk müziğine ilgisi olduğunu ifade etti.
Televizyonda senfonik ilahilerden oluşan bir programla müziğe bakışının değiştiğini kaydeden Yakartepe, şöyle konuştu:
'Programda Ozan Balcı’nın senfonik ilahileri vardı, onları dinleyince çok hoşuma gitti. Hem kendi müziğimiz hem de klasik müziği birleştirmişti. Onu örnek alarak, ben de piyanoya geçip çalmaya başladım. Zamanla da kendi kendime çalışarak ilerlettim. Daha sonra da Türk müziğinin derinlerine girmek istedim. Bu konuda çeşitli araştırmalar yaparak Osmanlı son dönemlerinde piyano ve müziğe verilen önemi görünce klasik müzikle beraber Osmanlı ve özellikle II. Abdülhamid dönemi eserlerini de çalmaya çalıştım.'
Yakartepe, tasavvuf ve saray müziğine ait eserleri 'komalı piyano' ile seslendirdiğine dikkati çekerek,Türkiye'de ilk kez komalı piyanoyu yurt dışından getirterek kendisinin kullandığını belirtti.
Eğitimine İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Kompozisyon Bölümünde devam ettiğini vurgulayan Yakartepe, sözlerini 'Farklı enstrumanların, farklı müziklerin beni çok geliştirdiğini düşünüyorum. Gelecekte gerek klasik müzikte, gerek Türk müziğinde kendimi geliştirmeye devam etmek istiyorum' diyerek tamamladı.
Konserde, Sultan II. Abdülhamid’e ithaf edilen Osmanlı, Hamidiye, 25. Cülüs Yılı marşları ve Türk müziği bestekarları Hacı Arif Bey, Muallim İsmail Hakkı Bey, Tanburi Cemil Bey, Rıfat Bey ve Tanburi Büyük Osman Bey besteleri seslendirildi.
Sultan Abdülhamid’in yaşamı ve eserleri ile ilgili görsellerin de sunulduğu konserde Yakartepe’ye çello ve yaylı tamburda Gökhan Karcebaş, vokalde Burcu Vatansever eşlik etti.
Konseri, Sultan II. Abdülhamid’in 3. kuşak torunu Harun Osmanoğlu ve eşi Serized, oğlu Kayıhan ve torunu Muhammed Harun Osmanoğlu da izledi.
Kaynak: AA
Eyüp Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleşen konseri öncesi AA muhabirine açıklamada bulunan 18 yaşındaki piyanist Yakartepe, “Konseri Sultan II. Abdülhamid’e sunacakmışım gibi heyecan içindeyim. Sultan Abdülhamid piyano ve yaylı konserlerini özellikle çok severmiş' dedi.
Yakartepe, Sultan II. Abdülhamid'in piyano ve keman çaldığının bilindiğini anlatarak, şehzadeliğinde Batılı sanatçılar Guatelli, Lombardini ve Alexan’dan piyano ve müzik dersleri aldığını aktardı. Müzik hayatına ilkokulda adım attığını ifade eden Yakartepe, şunları söyledi:
'Flüt çalarak başladım müzik hayatıma. Daha sonra zamanla yeni enstrümanlar çalmaya başladım ve bunların sayısı otuzu aştı. Daha sonra babamın hediye ettiği piyano ile tanışınca bütün zamanımı neredeyse piyanoya ayırır oldum. Sekizinci sınıfta Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Devlet Konservatuvarı Piyano Bölümüne girdim. İyi bir piyanist olmak için günde yedi, sekiz saat çalışıyorum.'
Yakartepe, 'Konservatuvarda bize hep Batı müziği öğretiyorlardı' diyerek, kendisinin ise Türk müziğine ilgisi olduğunu ifade etti.
Televizyonda senfonik ilahilerden oluşan bir programla müziğe bakışının değiştiğini kaydeden Yakartepe, şöyle konuştu:
'Programda Ozan Balcı’nın senfonik ilahileri vardı, onları dinleyince çok hoşuma gitti. Hem kendi müziğimiz hem de klasik müziği birleştirmişti. Onu örnek alarak, ben de piyanoya geçip çalmaya başladım. Zamanla da kendi kendime çalışarak ilerlettim. Daha sonra da Türk müziğinin derinlerine girmek istedim. Bu konuda çeşitli araştırmalar yaparak Osmanlı son dönemlerinde piyano ve müziğe verilen önemi görünce klasik müzikle beraber Osmanlı ve özellikle II. Abdülhamid dönemi eserlerini de çalmaya çalıştım.'
Yakartepe, tasavvuf ve saray müziğine ait eserleri 'komalı piyano' ile seslendirdiğine dikkati çekerek,Türkiye'de ilk kez komalı piyanoyu yurt dışından getirterek kendisinin kullandığını belirtti.
Eğitimine İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Kompozisyon Bölümünde devam ettiğini vurgulayan Yakartepe, sözlerini 'Farklı enstrumanların, farklı müziklerin beni çok geliştirdiğini düşünüyorum. Gelecekte gerek klasik müzikte, gerek Türk müziğinde kendimi geliştirmeye devam etmek istiyorum' diyerek tamamladı.
Konserde, Sultan II. Abdülhamid’e ithaf edilen Osmanlı, Hamidiye, 25. Cülüs Yılı marşları ve Türk müziği bestekarları Hacı Arif Bey, Muallim İsmail Hakkı Bey, Tanburi Cemil Bey, Rıfat Bey ve Tanburi Büyük Osman Bey besteleri seslendirildi.
Sultan Abdülhamid’in yaşamı ve eserleri ile ilgili görsellerin de sunulduğu konserde Yakartepe’ye çello ve yaylı tamburda Gökhan Karcebaş, vokalde Burcu Vatansever eşlik etti.
Konseri, Sultan II. Abdülhamid’in 3. kuşak torunu Harun Osmanoğlu ve eşi Serized, oğlu Kayıhan ve torunu Muhammed Harun Osmanoğlu da izledi.