Bütün şehir onu konuşuyor
Artvin'in Hopa ilçesindeki şiddetli yağışın ardından Yoldere köyünde heyelan altında kalan 6 kişiden 5'ini çevredeki vatandaşların yardımıyla çıkaran ebe Çiğdem Çakıroğlu, adeta ilçe halkının kahramanı oldu.
Hopa 112 Acil Servis ekibinde görevli ebe Çiğdem Çakıroğlu, Hopa'daki sel felaketinde Yoldere köyünde yaşananları AA muhabirine anlattı.
Sel felaketinin yaşandığı gün bir hastayı hastaneye naklettiklerini belirten Çakıroğlu, 'Geri dönüyorduk, sel nedeniyle Hopa'nın girişleri tamamen kapalı olduğu söylendi. Şoförümüz, 'geri dönemeyiz' dedi ancak 'ambulans sayısı kısıtlı, mecbur gireceğiz' dedim' ifadesini kullandı.
Çakıroğlu, hastaneye girdiklerinde bir kişinin 'çocuğum kayıp' diye bağırdığını belirterek, 'Ben dayanamadım. Çocuğunun nerede olduğunu sordum ve olay yerine intikal ettik. 4 yaşında halen kayıp olan çocuğun babasıydı. Ben de hastanedeki görevlilere durumu anlattım, göreve çıktık. 4 yaşındaki çocuğu bulmak için Sugören'e gittik ancak heyelan ve selden giremedik' dedi.
Ambulansın sel sularına gömüldüğünü anlatan Çakıroğlu, ' 'tamamen yol kapalı' dediler ama ben, AFAD ve UMKE ekipleri gelene kadar girmemiz gerektiğini söyledim. Diğer arama kurtarma ekipleri gelene kadar hepsinin öleceğini düşündüm. Acil çantasını alıp girdim. Belime kadar heyelanın içine battım hatta bazı yerlerde biriken çamur nedeniyle boğazıma kadar battım' diye konuştu.
Çakıroğlu, bataklıktan zorla çıktığını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Allah'tan yağmur durmuştu. 8 kişi heyelanın altında kalmış. Benden önce bir kişi ölü çıkarılmış, herkes paniklemişti. Ben oradakileri öncelikle sakin olmaları konusunda uyardım. Ne kadar panik yaparlarsa işin o kadar kötüye gideceğini onlara anlattım. Ben battım, onlar beni kurtardı, onlar battı, ben kurtardım. Mahsur kalan 5 kişiyi heyelanın altından iple tek tek çekerek çıkarttık. Daha sonra diğerini çıkarttık ama hayatını kaybetmişti. Olay yerinde kimseye 2 kişinin öldüğünü söylemedim çünkü daha panik olacaklar ve diğerleri de oradan çıkamayacaktı.'
GEDİK AİLESİ MİNNETTAR
Heyelanda eşi Emniyet, yeğeni Erdal Eren ve yengesi Ünsal Gedik ölen, kızları Tuğba Gedik, Cansu Kaya ile yeğeni Dilek Naz Gedik enkaz altından yaralı olarak kurtulan Miraç Gedik ise '(Çiğdem ebe) Geldi ve hiç düşünmeden boynuna kadar çamura gömüldü. Soranlara 'ben görevimi yapıyorum' dedi. Hamile kızımı alıp zor durumda hastaneye yetiştirdi. Ölümü göze alarak çamur deryasına atladı. Kendini hiçe saydı. Büyük bir risk alarak felaketin içine atladı. Yaralıları çamurdan o çıkardı' diye konuştu.
''HAMİLE OLDUĞUM İÇİN BENİMLE ÇOK UĞRAŞTI''
Olayda annesi Emniyet, yengesi Ünsal ve yeğeni Erdal Eren'in hayatını kaybettiğini anımsatan Cansu Kaya, 'Çiğdem hemşire bizimle çok uğraştı. Bizi evden çıkaranlar o ve köylü insanlardı. Hepsi çok uğraştı, çamurda çekmekte zorlandılar. Battaniyeye sararak çıkardılar. Hemşire, hamile olduğum için benimle çok uğraştı. Unutulmayacak bir olaydı. Allah kimseye yaşatmasın' ifadesini kullandı.
Artvin Valisi Kemal Cirit ise ebe Çiğdem Çakıroğlu'nun çabasını takdir etmek için başarı belgesiyle ödüllendirileceğini söyledi.
Kaynak: AA
Sel felaketinin yaşandığı gün bir hastayı hastaneye naklettiklerini belirten Çakıroğlu, 'Geri dönüyorduk, sel nedeniyle Hopa'nın girişleri tamamen kapalı olduğu söylendi. Şoförümüz, 'geri dönemeyiz' dedi ancak 'ambulans sayısı kısıtlı, mecbur gireceğiz' dedim' ifadesini kullandı.
Çakıroğlu, hastaneye girdiklerinde bir kişinin 'çocuğum kayıp' diye bağırdığını belirterek, 'Ben dayanamadım. Çocuğunun nerede olduğunu sordum ve olay yerine intikal ettik. 4 yaşında halen kayıp olan çocuğun babasıydı. Ben de hastanedeki görevlilere durumu anlattım, göreve çıktık. 4 yaşındaki çocuğu bulmak için Sugören'e gittik ancak heyelan ve selden giremedik' dedi.
Ambulansın sel sularına gömüldüğünü anlatan Çakıroğlu, ' 'tamamen yol kapalı' dediler ama ben, AFAD ve UMKE ekipleri gelene kadar girmemiz gerektiğini söyledim. Diğer arama kurtarma ekipleri gelene kadar hepsinin öleceğini düşündüm. Acil çantasını alıp girdim. Belime kadar heyelanın içine battım hatta bazı yerlerde biriken çamur nedeniyle boğazıma kadar battım' diye konuştu.
Çakıroğlu, bataklıktan zorla çıktığını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Allah'tan yağmur durmuştu. 8 kişi heyelanın altında kalmış. Benden önce bir kişi ölü çıkarılmış, herkes paniklemişti. Ben oradakileri öncelikle sakin olmaları konusunda uyardım. Ne kadar panik yaparlarsa işin o kadar kötüye gideceğini onlara anlattım. Ben battım, onlar beni kurtardı, onlar battı, ben kurtardım. Mahsur kalan 5 kişiyi heyelanın altından iple tek tek çekerek çıkarttık. Daha sonra diğerini çıkarttık ama hayatını kaybetmişti. Olay yerinde kimseye 2 kişinin öldüğünü söylemedim çünkü daha panik olacaklar ve diğerleri de oradan çıkamayacaktı.'
GEDİK AİLESİ MİNNETTAR
Heyelanda eşi Emniyet, yeğeni Erdal Eren ve yengesi Ünsal Gedik ölen, kızları Tuğba Gedik, Cansu Kaya ile yeğeni Dilek Naz Gedik enkaz altından yaralı olarak kurtulan Miraç Gedik ise '(Çiğdem ebe) Geldi ve hiç düşünmeden boynuna kadar çamura gömüldü. Soranlara 'ben görevimi yapıyorum' dedi. Hamile kızımı alıp zor durumda hastaneye yetiştirdi. Ölümü göze alarak çamur deryasına atladı. Kendini hiçe saydı. Büyük bir risk alarak felaketin içine atladı. Yaralıları çamurdan o çıkardı' diye konuştu.
''HAMİLE OLDUĞUM İÇİN BENİMLE ÇOK UĞRAŞTI''
Olayda annesi Emniyet, yengesi Ünsal ve yeğeni Erdal Eren'in hayatını kaybettiğini anımsatan Cansu Kaya, 'Çiğdem hemşire bizimle çok uğraştı. Bizi evden çıkaranlar o ve köylü insanlardı. Hepsi çok uğraştı, çamurda çekmekte zorlandılar. Battaniyeye sararak çıkardılar. Hemşire, hamile olduğum için benimle çok uğraştı. Unutulmayacak bir olaydı. Allah kimseye yaşatmasın' ifadesini kullandı.
Artvin Valisi Kemal Cirit ise ebe Çiğdem Çakıroğlu'nun çabasını takdir etmek için başarı belgesiyle ödüllendirileceğini söyledi.