Chp'li Korutürk Açıklaması
CHP İstanbul Milletvekili Osman Korutürk, Türkiye ile Katar arasında askeri eğitim işbirliği ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Katar'da konuşlandırılmasına ilişkin anlaşmanın TBMM Dışişleri Komisyonu'nda kabul edildiğini belirterek, "Türkiye 'eğit-donat'ı Katar'da mı yapacak?" dedi.
Korutürk, TBMM Dışişleri Komisyonu'nun CHP'li üyeleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, komisyonda Türkiye ile Katar Arasında Askeri Eğitim, Savunma Sanayii ile Katar Topraklarında Türk Silahlı Kuvvetlerinin Konuşlandırılması Konusunda İşbirliği Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı'nın kabul edildiğini söyledi.
Türkiye'nin Katar ile 2007'de askeri eğitim işbirliği anlaşması yaptığını anlatan Korutürk, bugün komisyonda kabul edilen anlaşmanın can alıcı noktasının Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Katar'da konuşlandırılması olduğunu ifade etti.
Yurt dışına asker gönderilmesinin Anayasa'ya göre Meclis'e sevk edilen tezkerenin kabulüyle mümkün olduğuna dikkati çeken Korutürk, komisyon toplantısında hükümet temsilcilerine sordukları sorulara tatmin edici cevap alamadıklarını belirtti.
Korutürk, anlaşmanın akla birçok şey getirdiğini dile getirerek, "Türkiye, eğit-donat diye bir işe girdi. ABD'nin katkısıyla Suriyeli muhalif silahlı unsurları eğitecek, donatacak, Suriye'ye gönderecek. Katar'a eğitim birliği gönderip, 'eğit-donat'ı Katar'da mı yapacaklar? Katar'da yapacak olurlarsa kimlere eğitim verecekler?" diye konuştu.
Korutürk, eğit-donat kapsamında terörist unsurların olup olmadığı, ABD üssü bulunan Katar'da görev kuvveti oluşturulup oluşturulmadığı ve TSK unsurlarının bu güce girip girmediğinin belli olmadığını söyledi.
Türkiye'nin Katar'da askeri birlik bulundurmasının İran'ı işkillendirebileceğini ifade ederek, "Hükümetin dış politikası tamamen maceracı dış politika. O maceraların içinde acaba bize yeni macera kapısı mı açıyorlar diye endişemiz var" dedi.
Korutürk, anlaşmanın takipçisi olacaklarını belirtti.
CHP'li milletvekilleri gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı.
Korutürk, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın, Musul'a yönelik olası bir operasyonda Türkiye'nin de üzerine düşeni yapacağını söylemesine ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, "Türk askerinin kendisine ait olmayan sorun için şiddet sarmalı içine girmesi yanlış. İşlerin, Musul'a askeri müdahaleyi gerektirecek noktaya gelmesi, AKP'nin isabetsiz, basiretsiz yanlışlarla dolu politikasının sonucudur. ABD Başkanı, 'Amerikan askerinin savaşa girmesini istemiyorum' dedi.
Biz başkasının askerinin girmediği savaşa kendi askerimizi mi sokacağız?" ifadesini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile HDP heyetinin ortak açıklaması ve 10 maddelik anlaşmaya ilişkin görüşü sorulan Korutürk, Kürt meselesinin mutlaka çözülmesi gerektiğini, bu yöndeki girişimlere bir şey söylenemeyeceğini ifade etti.
Korutürk, "Girişimlerin toplumun tümüne genişletilmesi ve toplumun onayıyla yapılması çok daha olumlu ve kalıcı çözüm, çok daha sağlıklı yol haritası ortaya çıkaracaktır. Hükümet bunu yapmıyor. Hükümetin söylediğiyle diğer tarafın söyledikleri çelişkili. Umarız bu çelişkiler, bunun da arkası boş bir girişim olmadığını gösterir" diye konuştu.
CHP Isparta Milletvekili Ali Haydar Öner de terör örgütünün silah bırakması çağrısının bütün partilerin ortak görüşü olarak yapılması halinde daha etkili olacağını belirterek, 10 maddelik anlaşmanın ayrıntılarında çetrefilli konuların ortaya çıktığını söyledi.
Ortak açıklama sonrası İç Güvenlik Paketi'nin revize edilebileceğine ilişkin değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine de Öner, "AKP'liler önceki çağrılarımıza şiddetle itiraz ettiler, antidemokratik yöntemlerle oturumları yönetmeye kalkıştılar. İmralı tak diye emrediyor, AKP şak diye yapıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kürtaja ve sezaryene karşıydı. Bakalım paket kürtaja mı, sezaryene mi tabi tutulacak?" dedi.
Kaynak: AA
Türkiye'nin Katar ile 2007'de askeri eğitim işbirliği anlaşması yaptığını anlatan Korutürk, bugün komisyonda kabul edilen anlaşmanın can alıcı noktasının Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Katar'da konuşlandırılması olduğunu ifade etti.
Yurt dışına asker gönderilmesinin Anayasa'ya göre Meclis'e sevk edilen tezkerenin kabulüyle mümkün olduğuna dikkati çeken Korutürk, komisyon toplantısında hükümet temsilcilerine sordukları sorulara tatmin edici cevap alamadıklarını belirtti.
Korutürk, anlaşmanın akla birçok şey getirdiğini dile getirerek, "Türkiye, eğit-donat diye bir işe girdi. ABD'nin katkısıyla Suriyeli muhalif silahlı unsurları eğitecek, donatacak, Suriye'ye gönderecek. Katar'a eğitim birliği gönderip, 'eğit-donat'ı Katar'da mı yapacaklar? Katar'da yapacak olurlarsa kimlere eğitim verecekler?" diye konuştu.
Korutürk, eğit-donat kapsamında terörist unsurların olup olmadığı, ABD üssü bulunan Katar'da görev kuvveti oluşturulup oluşturulmadığı ve TSK unsurlarının bu güce girip girmediğinin belli olmadığını söyledi.
Türkiye'nin Katar'da askeri birlik bulundurmasının İran'ı işkillendirebileceğini ifade ederek, "Hükümetin dış politikası tamamen maceracı dış politika. O maceraların içinde acaba bize yeni macera kapısı mı açıyorlar diye endişemiz var" dedi.
Korutürk, anlaşmanın takipçisi olacaklarını belirtti.
CHP'li milletvekilleri gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı.
Korutürk, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın, Musul'a yönelik olası bir operasyonda Türkiye'nin de üzerine düşeni yapacağını söylemesine ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, "Türk askerinin kendisine ait olmayan sorun için şiddet sarmalı içine girmesi yanlış. İşlerin, Musul'a askeri müdahaleyi gerektirecek noktaya gelmesi, AKP'nin isabetsiz, basiretsiz yanlışlarla dolu politikasının sonucudur. ABD Başkanı, 'Amerikan askerinin savaşa girmesini istemiyorum' dedi.
Biz başkasının askerinin girmediği savaşa kendi askerimizi mi sokacağız?" ifadesini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile HDP heyetinin ortak açıklaması ve 10 maddelik anlaşmaya ilişkin görüşü sorulan Korutürk, Kürt meselesinin mutlaka çözülmesi gerektiğini, bu yöndeki girişimlere bir şey söylenemeyeceğini ifade etti.
Korutürk, "Girişimlerin toplumun tümüne genişletilmesi ve toplumun onayıyla yapılması çok daha olumlu ve kalıcı çözüm, çok daha sağlıklı yol haritası ortaya çıkaracaktır. Hükümet bunu yapmıyor. Hükümetin söylediğiyle diğer tarafın söyledikleri çelişkili. Umarız bu çelişkiler, bunun da arkası boş bir girişim olmadığını gösterir" diye konuştu.
CHP Isparta Milletvekili Ali Haydar Öner de terör örgütünün silah bırakması çağrısının bütün partilerin ortak görüşü olarak yapılması halinde daha etkili olacağını belirterek, 10 maddelik anlaşmanın ayrıntılarında çetrefilli konuların ortaya çıktığını söyledi.
Ortak açıklama sonrası İç Güvenlik Paketi'nin revize edilebileceğine ilişkin değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine de Öner, "AKP'liler önceki çağrılarımıza şiddetle itiraz ettiler, antidemokratik yöntemlerle oturumları yönetmeye kalkıştılar. İmralı tak diye emrediyor, AKP şak diye yapıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kürtaja ve sezaryene karşıydı. Bakalım paket kürtaja mı, sezaryene mi tabi tutulacak?" dedi.