Expo 2020 Değerlendirme Toplantısı Gerçekleştirildi
Expo 2020 Değerlendirme Toplantısı’nda bir konuşma gerçekleştiren İzmir Valisi Cahit Kıraç, “Biz artık fuarların olimpiyatı olan EXPO 2020’ye katılmak istiyoruz” dedi.
Expo 2020 İzmir Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Başkanı İzmir Valisi Cahit Kıraç’ın başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya; Berrin Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve eşi Türkegül Kocaoğlu, EXPO 2020 Yürütme Komitesi Üyesi Muzaffer Tunçağ, EXPO 2020 Yürütme Komitesi Üyesi Geza Dologh, Dışişleri Bakanılığı İzmir Temsilcisi Müsteşar Ayşe Zeybek, Çeşme Kaymakamı İnci Sezer Becel, Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu ile Türkiye’de görev yapan 76 konsolos ve fahri konsolos katıldı.
Çeşme Altın Yunus Otel’de gerçekleştirilen toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren Fahri Konsoloslar Başkanı Ömer Kaplan’dan sonra davetlilere seslenen İzmir Valisi Cahit Kıraç, "Bildiğiniz gibi jeopolitik konumu ve sahip olduğu değerleri İzmir’e çeşitli alanlarda önemli potansiyel sunmaktadır. Bu potansiyeli değerlendirmeye yönelik olarak son yıllarda büyük bir çaba sarf ediyoruz. Hükümetimizden aldığımız destek ve güçle bu çabalarımızı her alanda gösteriyoruz. Bu konuda İzmir’in önemli projelerinden biri de, EXPO 2020 adaylığıdır. Malumlarınız olduğu üzere, EXPO’lar yapıldığı ülkelerin ekonomilerine önemli katkı sağlamakta; kentsel dönüşümün ve bölgesel gelişmenin itici gücü olmaktadırlar. EXPO’ya ev sahipliği yapan şehir ve bölge, yatırımcılar için bir cazibe merkezi haline dönüşmekte, 30-40 yılda yapılabilecek yatırımların 6-7 sene içerisinde hayata geçirilmesi sağlanmaktadır. EXPO 2020’nin İzmir’de düzenlenmesi durumunda ile gelecek yatırım miktarının 50 milyar dolara ulaşacağı ifade edilmektedir. Bununla birlikte ülkemizin ve İzmir’in imajı değişecek, turistik aktiviteleri katlayarak büyüyecektir. Dolayısıyla EXPO 2020’yi bölgemizin sosyoekonomik gelişmesi için büyük bir fırsat olarak görüyoruz ve çok önemsiyoruz. Adaylığımız ile ilgili çalışmalar Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir projesi olarak yürütülmektedir. Çalışmalarımızı genel olarak 3 kategoride gerçekleştiriyoruz. Bunlar; iletişim faaliyetleri, lobi faaliyetleri ve adaylık dosyasıdır. Bu ana faaliyet alanlarında çözüm ortaklarımız kendi alanında dünyanın önde gelen şirketleri arasında yer almaktadır. Dünyada ilk kez sağlık temasıyla düzenlenecek bu EXPO’nun danışmanlığı konusunda McKinsey ile çalışıyoruz. İnciraltı Master Planı’nı da ise dünyaca ünlü Pritzker ödüllü, yaşayan en iyi üç mimardan biri olarak kabul edilen Zaha Hadid’e emanet ettik. İletişim çalışmalarımızı ise Türkiye’nin destinasyon pazarlamasında büyük başarılar kazanan ÖYKÜ Dialogue firması yürütmektedir. Hükümetimizin konuya gösterdiği yakın ilgi ve destek neticesinde adaylık sürecimizin teknik alt yapısını oluşturan hususları büyük ölçüde tamamladık" ifadelerini kaydetti.
"İNCİRALTI AVRUPA'NIN EN BÜYÜK KENT İÇİ PARKINA DÖNÜŞECEK" Vali Cahit Kıraç, "EXPO için İnciraltı’nda belirlediğimiz 270 hektarlık alanı, insanlarımızın nesiller boyu yaralanabilecekleri, sadece ülkemizin değil Avrupa’nın en büyük kent içi parkına dönüşecek şekilde planlıyoruz. Bu alanda İzmir’e abidevi bir eser kazandırmayı öngörüyoruz. Az önce de belirttiğim gibi, EXPO’ya aday olan şehrin, diğer çalışmaların yanında adaylık dosyası da hazırlayarak tüm delegelere göndermesi gerekmektedir. Bu dosya aday olan şehrin EXPO temasını ve hedeflerini, alan için planlarını ve EXPO sonrası miras planlarını içermektedir. Biz de İzmir olarak 3 Aralık 2012 tarihinde adaylık dosyamızı BIE’ye sunacağız" diye konuştu.
Sürecin bir diğer ayağını iletişim faaliyetlerinin oluşturduğunu dile getiren Cahit Kıraç, "Tabi ki EXPO aynı zamanda bir kamuoyu yaratma faaliyeti olduğu için EXPO adaylığı çerçevesinde halkın EXPO farkındalığının ve sahiplenmesinin yüksek olması gerekmektedir" dedi.
"Adaylık süresi boyunca BIE Genel Kurulu’nda beş sunum gerçekleştirilmektedir" diyen Kıraç, şunları aktardı: "Bugüne kadar üç tanesi gerçekleşmiş; kalan iki sunum da Haziran ve Kasım aylarında gerçekleştirilecektir. Kasım 2013’te gerçekleşecek olan 5. sunumla da aynı zamanda oylama yapılacak ve kazanan şehir belli olacaktır. İzmir olarak bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz sunumların başarılı bulunduğunu ve büyük beğeni kazandıklarını memnuniyet bir kez daha bilgilerinize sunmak istiyorum. Son sunumumuzda İzmir’in ‘Herkese Sağlık’ temasını tarihsel dokusuyla birleştiren, kentin duygusal kimliğini sosyal zenginliğiyle dönüştüren, güneşli günlerini, gülümseyen insanlarıyla yansıtan İzmir filmi de yer almıştı." EXPO adaylık sürecinin başka bir ayağının da lobi faaliyetleri olduğunu kaydeden Kıraç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle lobi süreci zorlu geçecek bir yarıştır. Bu yarış Kasım 2013’te, Paris’te yapılacak oylamayla son bulacaktır. Oylamada 161 ülkenin delegeleri, aday şehirlerden birinde EXPO 2020’nin düzenlenmesini seçeceklerdir. 161 ülkenin oy kullandığı oylamada adaylardan toplam oyların 2/3’ünü alan aday şehir oylamayı kazanacaktır. Ancak, adaylardan hiç birinin bu orana ulaşmamsı halinde eleme sistemi uygulanacaktır. Her turda en az oy alan aday elenecektir. En son turda iki aday kaldığında en çok oyu alan kazanacaktır. Bu zorlu yarışta bu sefer ipi göğüsleyebilmek için her üye ülke nezdinde farklı düzeylerde lobi faaliyetlerini yürütüyoruz. Lobi faaliyetlerimiz üçayaklı olarak yürütülmektedir. Bunlar; hükümet nezdinde Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ve sayın bakanlarımız tarafından yürütülen faaliyetler, diplomatlarımız tarafından yürütülen faaliyetler, yerelde bizlerin, iş adamlarımızın yürüttüğü faaliyetler… İlgili yerel paydaşların yardımıyla, doğru uluslararası paydaşlarla iletişime geçmeyi hedefliyoruz. İlgili yerel paydaşlarımızın başında üst düzey devlet temsilcileri ve bakanlıklar örneğin; Dışişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı gelmektedir. EXPO liderleri, diğer hükümet kuruluşları örneğin; TİKA, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı, Kızılay ve bakanlıkların yurtdışı destek hizmetini yürüten birimleri, iş adamları ve meslek örgütleri, ilgili STK’lar ve tabii ki siz fahri konsoloslarımız da bizim için önem taşıyan diğer ilgili yerel paydaşlarımızdır. Bununla birlikte her ülkeye özel çalışmalar yapıyoruz. Oylama için kritik önem taşıyan ülkeleri bakanlarımıza tahsis ettik. Böylece bu ülkeler en üst düzeyden takip edilecektir. Bu konuda bir hususu daha bilgilerinize sunmakta yarar görüyorum. Lobi faaliyetlerimizde dünyayı beş bölgeye ayırdık. Her bölgeye, orada etkin ve deneyimli olan liderler atadık. Çalışmalarımızı stratejik ve planlı olarak sürdürüyoruz. Bu çerçevede bugüne kadar yaklaşık 90 ülkenin delegesi ziyaret edildi. Lobicilik faaliyetlerimizde önemli bir destek de iş dünyamızdan geldi. Türkiye’de etkin ve lobi yapma gücü yüksek olan; TÜSİAD, TOBB, DEİK, TUSKON başta olmak üzere iş adamlarımızın oluşturdukları meslek kuruluşları ve sivil toplum örgütleri de EXPO adaylığımıza doğrudan katkı sağlayacaklar. Bunları yaparken tanıtım çalışmalarımızı da büyük bir hızla sürdürüyoruz." "EXPO 2020 aracılığıyla İzmir’in tanınırlığını, bilinirliğini ve marka kent değerini arttırmak, dünya şehri olma hedefine katkı sunmak için büyük bir çaba sarf ediyoruz. Son 6 ay içinde 26 uluslararası etkinliğe katılım sağladık ve 7 uluslararası etkinliğe ev sahipliği yaptık. Bunlardan bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyorum" diyen Kıraç, şöyle konuştu: "Londra Dünya Sağlık Zirvesi’ne katıldık. 81. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda stant açılarak ve aktivite alanı oluşturularak, adaylık tanıtımını yaptık. 5-8 Kasım tarihlerinde, Londra’da düzenlenen ve dünyanın en büyük turizm fuarlarından biri olan World Travel Market’te adaylığımızı tanıttık. 3-8 Eylül tarihlerinde New York’a bir ziyaret gerçekleştirdik ve Birleşmiş Milletler Türkiye Daimi Temsilciliğimiz tarafından verilen resepsiyonda 55 ülkenin temsilcisine yönelik bir sunum gerçekleştirdik. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatının ve Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği tarafından organize edilen ‘Karadeniz Orta Asya ve Ortadoğu Bölgelerinde Ulaştırma ve Transit Taşımacılığın Geleceği’ konulu uluslararası konferansı, 13 ülkenin katılımıyla yapıldı. Önümüzdeki dönemde de bu tür etkinliklerden yaralanmaya devam edeceğiz. Dışişleri Bakanlığımız 4-6 Ocak tarihleri arasında Türkiye’nin dünyanın dört bir yanında görev yapan büyükelçilerimizi İzmir’de topluyor. Bu toplantıda, yurt dışında ülkemizi temsil edecek olan büyükelçilerimize adaylığımızla ilgili bilgi verecek ve desteklerini isteyeceğiz. TRT’nin düzenlediği Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği 2013 yılında İzmir’de yapılacak. Bu büyük buluşma da İzmir’in adaylık sürecine pozitif anlamda katkı sağlayacaktır. Kalkınma Bakanlığımız 2013 yılında İzmir’de Uluslararası İktisat Kongresi düzenleyecektir. 50’den fazla ülkenin katılması beklenen ve İzmir’in tarihsel misyonuyla örtüşen bu kongre aynı zamanda EXPO adaylığımız için kendimizi ifade etmek, organizasyon birikimimizi ortaya koymak açsından da ayrı bir fırsat olacaktır." EXPO’ların temalarından bahseden Kıraç, "İnsanlık buluşmaları niteliği taşımakla beraber, belirlenmiş temalar çerçevesinde küresel birlik ve bilinç yaratmayı esas alan oluşumlar olarak değerlendirilmektedirler. Başarılı bir EXPO’nun hem katılımcılar, hem de ziyaretçilerin kendilerini ilişkilendirebildiği ve tüm dünya için öncelik arz eden bir temaya sahip olduğu görülmektedir. Bu nedenle İzmir; EXPO 2020 adaylık teması olarak Birleşmiş Milletlerin Binyıl Kalkınma Hedefleriyle paralellik taşıyan ‘Daha İyi Bir Dünya için Yeni Yollar/Herkes için Sağlık’ olarak belirlenmiştir. Amacımız; dünyadaki bütün ülkeleri sağlık konusunda bir araya getirmek ve bu konuda her ülkenin başarılarını ve sorunlarını paylaşmasını sağlamaktır. Bu tema ile bir yandan gelişmiş ülkelerin temel sağlık problemlerine çözüm ararken, diğer taraftan da az gelişmiş ülkelerin sesi olmayı hedeflemekteyiz. Zira sağlık; İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamındaki en temel haklardandır. Sağlık, bireylerin ve ulusların refahının da temelidir. Geçtiğimiz hafta, Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Sayın Margaret Chan da EXPO temamız sağlık olduğu için bizi desteklediği mesajını iletmesi, temamızın isabetliliğinin bir göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Esasen İzmir’de gerçekleşecek EXPO; evrensel stratejilerin en önemli aracı olabilir. Çünkü bu tür organizasyonlarda dünyanın en büyük sosyal, kültürel, bilimsel, teknolojik buluşmaları gerçekleşmektedir" şeklinde konuştu.
"EXPO 2020 yarışındaki rakiplerimiz; Brezilya’nın Sao Paulo, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai, Tayland’ın Ayutthaya ve Rusya’nın Ekaterinburg şehirleridir. Bildiğiniz gibi, küreselleşme ile birlikte diplomasi, ülkelerarası ilişkileri belirleme aracı olmaktan çıkıp, sosyal, ekonomik ve kültürel hayatımızın içinde taşıyıcı güç haline gelmiştir. Bu ilişkiler ağında fahri konsoloslarımız, yeni anlayışların yeşermesinde, yeni ilişkilerin belirlenmesinde, medeniyetler arasında ittifakların oluşmasında, dinler, diller, renkler, ırklar arasındaki ön yargıların giderilmesinde, ticaretin gelişmesinde ayrıca pozitif bir misyon üstlenmektedirler. Bu nedenle fahri konsolosluk kurumu, iletişimi ve tanıtımı bir arada yapabilecek, ikili ilişkilerin geliştirilmesinde önemli rol oynayabilecek bir kaynak olarak değerlendirilmektedir. Sizler, hem iş adamı kimliğinizle, hem de farklı ülkeleri temsil etme misyonunuzla Türkiye’nin ve İzmir’in geleceğinin şekillenmesinde çok önemli bir role sahipsiniz. İçinde bulunduğumuz uluslararası sistemi doğru algılamamıza, doğru hamleler yapmamıza, sağlıklı diyaloglar kurmamıza her zaman yardımcı olduğunuz için ayrıca teşekkür ederim" ifadelerini kullanan Kıraç, açıklamalarını şöyle tamamladı: "Bu tarihi sürecin her aşamasında manevra kabiliyetimizi artıracak, ülkelerarası rekabette kentimizin farklılıklarını ortaya koyabilecek, potansiyelini açığa çıkarabilecek, stratejik gücünü diplomasiye yansıtabilecek çalışmalara ağırlık vermekteyiz ve bu sayede İzmir’i başarıya taşımayı hedefliyoruz. Bunun için de size ve desteğinize ihtiyacımız var. İzmir olarak EXPO 2020 çalışmalarında kendimizi dünyaya anlatırken, dostluğuna güvenilen bir ülkenin marka kenti olma özelliğimizi öne çıkarmayı hedefliyoruz. Sahip olduğu medeniyet değerlerini, tarih ve kültürel birikimi, stratejik konumuyla cazibe merkezi, Ege’nin parlayan yıldızı bir kent olduğu algısını oluşturmaya çalışıyoruz. Bunun için, Türkiye'nin bütün potansiyelini İzmir’in değerleriyle birlikte sergiliyoruz. Bu bir yıllık süre içinde kendimizi daha iyi anlatmamız, tanıtmamız, gücümüzü ortaya koyabilmemiz için de daha kolektif biçimde, daha organize olmuş şekilde hareket etmemiz gerekiyor. Yol haritamızı hükümetimizle, Dışişleri Bakanlığımızın çok değerli diplomatlarıyla birlikte belirliyoruz. Doğru zamanda, doğru adreslere yöneliyor, BIE üyesi ülkelerin delegasyonuna kendimizi anlatmaya çalışıyoruz. İşte bu noktada sizlerin deneyim ve birikimlerinin devreye girmesini ve bize güç vermesini bekliyoruz. Türkiye’de yerleşik siz değerli fahri konsoloslarımızın, temsil ettiği ülke hakkında bilgi ve deneyimleri, ülke gelişimi ve ihtiyaçlarını doğru noktada tespiti, iki ülke arasında tesis olan olumlu ilişkilere katkısı ile lobi faaliyetlerimize büyük yarar sağlayacağı düşüncesindeyiz. Özellikle temsil ettiğiniz ülkelerle temaslarınızda ve uluslararası görüşmelerinizde İzmir’in adaylığını gündeme getirerek destek istemeniz, büyük fayda sağlayacaktır. Bu faaliyetlerinizde; yabancı ülkelerden üst düzey katılımlı organizasyonlarda İzmir’in EXPO 2020 adaylığının tanıtımına yer verilmesi, üst düzey temasların gerçekleşeceği ülke ziyaretlerinde heyete EXPO 2020 İzmir temsilcilerinin dahil edilmesi ve lobi faaliyetlerinin karargahı olan genel sekreterliğin adaylık sürecine katkı sağlayacak tüm faaliyetler hakkında düzenli bilgilendirilmesi son derece yararlı olacaktır. Lobicilik çalışmaları ile devleti ve delegeleri hesaba katarak, karar verici mercileri etkilemek, delegelere ulaşmak ve ayrıca oy kullanacak ülkelerin Türkiye’deki diplomatik misyonlarını etkilemek için siz Fahri Konsoloslarımızdan dolaylı olarak destek almak arzusundayız. İş dünyası temsilcileri ile birlikte fahri konsolosluklarımız özellikle küçük ülkeler için etkin rol oynamaktadırlar. İzmir’de 6 ülkenin kariyer konsolosu ve 58 ülkenin de fahri konsolosu bulunmaktadır. Gerek İzmir’deki gerek Türkiye’nin diğer şehirlerindeki fahri konsoloslarımızın, rakiplerimizin lobicilik faaliyetlerini ve değer önermelerini de yakından takip ederek, milli bir proje olarak desteklenen EXPO 2020 İzmir adaylığımıza katkılarını bekliyoruz. Başta hükümetimiz ve tüm halkımız olmak üzere yürütme komitemiz, yönlendirme kurulumuz, genel sekreterliğimiz, siz değerli konsoloslarımız ve iş adamlarımız hepimiz bu taşın altına elimizi koyduk. İzmir’in bu zorlu yarışta bu sefer başarıyla çıkacağına ve EXPO 2020’yi İzmir’e getireceğine yürekten inanıyorum. Sizlerin de bu inancımı aynı düzeyde paylaştığınızı biliyorum. Bu düşüncelerle sözlerimi sonlandırırken, sizleri bir kez daha sevgi ve saygılarımla selamlıyorum." Toplantı sonrasında soru-cevap bölümünde bir fahri konsolosun, "Türkiye’nin en güçlü rakibi kim" sorusunu, Kıraç da, "Türkiye’den başka rakip görmüyorum. Hiçbir takım sahaya yenilmek için çıkmaz" şeklinde cevapladı.
EXPO 2020 Değerlendirme Toplantısı, düzenlenen yemekle sona erdi .
Kaynak: İHA
Çeşme Altın Yunus Otel’de gerçekleştirilen toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren Fahri Konsoloslar Başkanı Ömer Kaplan’dan sonra davetlilere seslenen İzmir Valisi Cahit Kıraç, "Bildiğiniz gibi jeopolitik konumu ve sahip olduğu değerleri İzmir’e çeşitli alanlarda önemli potansiyel sunmaktadır. Bu potansiyeli değerlendirmeye yönelik olarak son yıllarda büyük bir çaba sarf ediyoruz. Hükümetimizden aldığımız destek ve güçle bu çabalarımızı her alanda gösteriyoruz. Bu konuda İzmir’in önemli projelerinden biri de, EXPO 2020 adaylığıdır. Malumlarınız olduğu üzere, EXPO’lar yapıldığı ülkelerin ekonomilerine önemli katkı sağlamakta; kentsel dönüşümün ve bölgesel gelişmenin itici gücü olmaktadırlar. EXPO’ya ev sahipliği yapan şehir ve bölge, yatırımcılar için bir cazibe merkezi haline dönüşmekte, 30-40 yılda yapılabilecek yatırımların 6-7 sene içerisinde hayata geçirilmesi sağlanmaktadır. EXPO 2020’nin İzmir’de düzenlenmesi durumunda ile gelecek yatırım miktarının 50 milyar dolara ulaşacağı ifade edilmektedir. Bununla birlikte ülkemizin ve İzmir’in imajı değişecek, turistik aktiviteleri katlayarak büyüyecektir. Dolayısıyla EXPO 2020’yi bölgemizin sosyoekonomik gelişmesi için büyük bir fırsat olarak görüyoruz ve çok önemsiyoruz. Adaylığımız ile ilgili çalışmalar Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir projesi olarak yürütülmektedir. Çalışmalarımızı genel olarak 3 kategoride gerçekleştiriyoruz. Bunlar; iletişim faaliyetleri, lobi faaliyetleri ve adaylık dosyasıdır. Bu ana faaliyet alanlarında çözüm ortaklarımız kendi alanında dünyanın önde gelen şirketleri arasında yer almaktadır. Dünyada ilk kez sağlık temasıyla düzenlenecek bu EXPO’nun danışmanlığı konusunda McKinsey ile çalışıyoruz. İnciraltı Master Planı’nı da ise dünyaca ünlü Pritzker ödüllü, yaşayan en iyi üç mimardan biri olarak kabul edilen Zaha Hadid’e emanet ettik. İletişim çalışmalarımızı ise Türkiye’nin destinasyon pazarlamasında büyük başarılar kazanan ÖYKÜ Dialogue firması yürütmektedir. Hükümetimizin konuya gösterdiği yakın ilgi ve destek neticesinde adaylık sürecimizin teknik alt yapısını oluşturan hususları büyük ölçüde tamamladık" ifadelerini kaydetti.
"İNCİRALTI AVRUPA'NIN EN BÜYÜK KENT İÇİ PARKINA DÖNÜŞECEK" Vali Cahit Kıraç, "EXPO için İnciraltı’nda belirlediğimiz 270 hektarlık alanı, insanlarımızın nesiller boyu yaralanabilecekleri, sadece ülkemizin değil Avrupa’nın en büyük kent içi parkına dönüşecek şekilde planlıyoruz. Bu alanda İzmir’e abidevi bir eser kazandırmayı öngörüyoruz. Az önce de belirttiğim gibi, EXPO’ya aday olan şehrin, diğer çalışmaların yanında adaylık dosyası da hazırlayarak tüm delegelere göndermesi gerekmektedir. Bu dosya aday olan şehrin EXPO temasını ve hedeflerini, alan için planlarını ve EXPO sonrası miras planlarını içermektedir. Biz de İzmir olarak 3 Aralık 2012 tarihinde adaylık dosyamızı BIE’ye sunacağız" diye konuştu.
Sürecin bir diğer ayağını iletişim faaliyetlerinin oluşturduğunu dile getiren Cahit Kıraç, "Tabi ki EXPO aynı zamanda bir kamuoyu yaratma faaliyeti olduğu için EXPO adaylığı çerçevesinde halkın EXPO farkındalığının ve sahiplenmesinin yüksek olması gerekmektedir" dedi.
"Adaylık süresi boyunca BIE Genel Kurulu’nda beş sunum gerçekleştirilmektedir" diyen Kıraç, şunları aktardı: "Bugüne kadar üç tanesi gerçekleşmiş; kalan iki sunum da Haziran ve Kasım aylarında gerçekleştirilecektir. Kasım 2013’te gerçekleşecek olan 5. sunumla da aynı zamanda oylama yapılacak ve kazanan şehir belli olacaktır. İzmir olarak bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz sunumların başarılı bulunduğunu ve büyük beğeni kazandıklarını memnuniyet bir kez daha bilgilerinize sunmak istiyorum. Son sunumumuzda İzmir’in ‘Herkese Sağlık’ temasını tarihsel dokusuyla birleştiren, kentin duygusal kimliğini sosyal zenginliğiyle dönüştüren, güneşli günlerini, gülümseyen insanlarıyla yansıtan İzmir filmi de yer almıştı." EXPO adaylık sürecinin başka bir ayağının da lobi faaliyetleri olduğunu kaydeden Kıraç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle lobi süreci zorlu geçecek bir yarıştır. Bu yarış Kasım 2013’te, Paris’te yapılacak oylamayla son bulacaktır. Oylamada 161 ülkenin delegeleri, aday şehirlerden birinde EXPO 2020’nin düzenlenmesini seçeceklerdir. 161 ülkenin oy kullandığı oylamada adaylardan toplam oyların 2/3’ünü alan aday şehir oylamayı kazanacaktır. Ancak, adaylardan hiç birinin bu orana ulaşmamsı halinde eleme sistemi uygulanacaktır. Her turda en az oy alan aday elenecektir. En son turda iki aday kaldığında en çok oyu alan kazanacaktır. Bu zorlu yarışta bu sefer ipi göğüsleyebilmek için her üye ülke nezdinde farklı düzeylerde lobi faaliyetlerini yürütüyoruz. Lobi faaliyetlerimiz üçayaklı olarak yürütülmektedir. Bunlar; hükümet nezdinde Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ve sayın bakanlarımız tarafından yürütülen faaliyetler, diplomatlarımız tarafından yürütülen faaliyetler, yerelde bizlerin, iş adamlarımızın yürüttüğü faaliyetler… İlgili yerel paydaşların yardımıyla, doğru uluslararası paydaşlarla iletişime geçmeyi hedefliyoruz. İlgili yerel paydaşlarımızın başında üst düzey devlet temsilcileri ve bakanlıklar örneğin; Dışişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı gelmektedir. EXPO liderleri, diğer hükümet kuruluşları örneğin; TİKA, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı, Kızılay ve bakanlıkların yurtdışı destek hizmetini yürüten birimleri, iş adamları ve meslek örgütleri, ilgili STK’lar ve tabii ki siz fahri konsoloslarımız da bizim için önem taşıyan diğer ilgili yerel paydaşlarımızdır. Bununla birlikte her ülkeye özel çalışmalar yapıyoruz. Oylama için kritik önem taşıyan ülkeleri bakanlarımıza tahsis ettik. Böylece bu ülkeler en üst düzeyden takip edilecektir. Bu konuda bir hususu daha bilgilerinize sunmakta yarar görüyorum. Lobi faaliyetlerimizde dünyayı beş bölgeye ayırdık. Her bölgeye, orada etkin ve deneyimli olan liderler atadık. Çalışmalarımızı stratejik ve planlı olarak sürdürüyoruz. Bu çerçevede bugüne kadar yaklaşık 90 ülkenin delegesi ziyaret edildi. Lobicilik faaliyetlerimizde önemli bir destek de iş dünyamızdan geldi. Türkiye’de etkin ve lobi yapma gücü yüksek olan; TÜSİAD, TOBB, DEİK, TUSKON başta olmak üzere iş adamlarımızın oluşturdukları meslek kuruluşları ve sivil toplum örgütleri de EXPO adaylığımıza doğrudan katkı sağlayacaklar. Bunları yaparken tanıtım çalışmalarımızı da büyük bir hızla sürdürüyoruz." "EXPO 2020 aracılığıyla İzmir’in tanınırlığını, bilinirliğini ve marka kent değerini arttırmak, dünya şehri olma hedefine katkı sunmak için büyük bir çaba sarf ediyoruz. Son 6 ay içinde 26 uluslararası etkinliğe katılım sağladık ve 7 uluslararası etkinliğe ev sahipliği yaptık. Bunlardan bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyorum" diyen Kıraç, şöyle konuştu: "Londra Dünya Sağlık Zirvesi’ne katıldık. 81. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda stant açılarak ve aktivite alanı oluşturularak, adaylık tanıtımını yaptık. 5-8 Kasım tarihlerinde, Londra’da düzenlenen ve dünyanın en büyük turizm fuarlarından biri olan World Travel Market’te adaylığımızı tanıttık. 3-8 Eylül tarihlerinde New York’a bir ziyaret gerçekleştirdik ve Birleşmiş Milletler Türkiye Daimi Temsilciliğimiz tarafından verilen resepsiyonda 55 ülkenin temsilcisine yönelik bir sunum gerçekleştirdik. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatının ve Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği tarafından organize edilen ‘Karadeniz Orta Asya ve Ortadoğu Bölgelerinde Ulaştırma ve Transit Taşımacılığın Geleceği’ konulu uluslararası konferansı, 13 ülkenin katılımıyla yapıldı. Önümüzdeki dönemde de bu tür etkinliklerden yaralanmaya devam edeceğiz. Dışişleri Bakanlığımız 4-6 Ocak tarihleri arasında Türkiye’nin dünyanın dört bir yanında görev yapan büyükelçilerimizi İzmir’de topluyor. Bu toplantıda, yurt dışında ülkemizi temsil edecek olan büyükelçilerimize adaylığımızla ilgili bilgi verecek ve desteklerini isteyeceğiz. TRT’nin düzenlediği Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği 2013 yılında İzmir’de yapılacak. Bu büyük buluşma da İzmir’in adaylık sürecine pozitif anlamda katkı sağlayacaktır. Kalkınma Bakanlığımız 2013 yılında İzmir’de Uluslararası İktisat Kongresi düzenleyecektir. 50’den fazla ülkenin katılması beklenen ve İzmir’in tarihsel misyonuyla örtüşen bu kongre aynı zamanda EXPO adaylığımız için kendimizi ifade etmek, organizasyon birikimimizi ortaya koymak açsından da ayrı bir fırsat olacaktır." EXPO’ların temalarından bahseden Kıraç, "İnsanlık buluşmaları niteliği taşımakla beraber, belirlenmiş temalar çerçevesinde küresel birlik ve bilinç yaratmayı esas alan oluşumlar olarak değerlendirilmektedirler. Başarılı bir EXPO’nun hem katılımcılar, hem de ziyaretçilerin kendilerini ilişkilendirebildiği ve tüm dünya için öncelik arz eden bir temaya sahip olduğu görülmektedir. Bu nedenle İzmir; EXPO 2020 adaylık teması olarak Birleşmiş Milletlerin Binyıl Kalkınma Hedefleriyle paralellik taşıyan ‘Daha İyi Bir Dünya için Yeni Yollar/Herkes için Sağlık’ olarak belirlenmiştir. Amacımız; dünyadaki bütün ülkeleri sağlık konusunda bir araya getirmek ve bu konuda her ülkenin başarılarını ve sorunlarını paylaşmasını sağlamaktır. Bu tema ile bir yandan gelişmiş ülkelerin temel sağlık problemlerine çözüm ararken, diğer taraftan da az gelişmiş ülkelerin sesi olmayı hedeflemekteyiz. Zira sağlık; İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamındaki en temel haklardandır. Sağlık, bireylerin ve ulusların refahının da temelidir. Geçtiğimiz hafta, Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Sayın Margaret Chan da EXPO temamız sağlık olduğu için bizi desteklediği mesajını iletmesi, temamızın isabetliliğinin bir göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Esasen İzmir’de gerçekleşecek EXPO; evrensel stratejilerin en önemli aracı olabilir. Çünkü bu tür organizasyonlarda dünyanın en büyük sosyal, kültürel, bilimsel, teknolojik buluşmaları gerçekleşmektedir" şeklinde konuştu.
"EXPO 2020 yarışındaki rakiplerimiz; Brezilya’nın Sao Paulo, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai, Tayland’ın Ayutthaya ve Rusya’nın Ekaterinburg şehirleridir. Bildiğiniz gibi, küreselleşme ile birlikte diplomasi, ülkelerarası ilişkileri belirleme aracı olmaktan çıkıp, sosyal, ekonomik ve kültürel hayatımızın içinde taşıyıcı güç haline gelmiştir. Bu ilişkiler ağında fahri konsoloslarımız, yeni anlayışların yeşermesinde, yeni ilişkilerin belirlenmesinde, medeniyetler arasında ittifakların oluşmasında, dinler, diller, renkler, ırklar arasındaki ön yargıların giderilmesinde, ticaretin gelişmesinde ayrıca pozitif bir misyon üstlenmektedirler. Bu nedenle fahri konsolosluk kurumu, iletişimi ve tanıtımı bir arada yapabilecek, ikili ilişkilerin geliştirilmesinde önemli rol oynayabilecek bir kaynak olarak değerlendirilmektedir. Sizler, hem iş adamı kimliğinizle, hem de farklı ülkeleri temsil etme misyonunuzla Türkiye’nin ve İzmir’in geleceğinin şekillenmesinde çok önemli bir role sahipsiniz. İçinde bulunduğumuz uluslararası sistemi doğru algılamamıza, doğru hamleler yapmamıza, sağlıklı diyaloglar kurmamıza her zaman yardımcı olduğunuz için ayrıca teşekkür ederim" ifadelerini kullanan Kıraç, açıklamalarını şöyle tamamladı: "Bu tarihi sürecin her aşamasında manevra kabiliyetimizi artıracak, ülkelerarası rekabette kentimizin farklılıklarını ortaya koyabilecek, potansiyelini açığa çıkarabilecek, stratejik gücünü diplomasiye yansıtabilecek çalışmalara ağırlık vermekteyiz ve bu sayede İzmir’i başarıya taşımayı hedefliyoruz. Bunun için de size ve desteğinize ihtiyacımız var. İzmir olarak EXPO 2020 çalışmalarında kendimizi dünyaya anlatırken, dostluğuna güvenilen bir ülkenin marka kenti olma özelliğimizi öne çıkarmayı hedefliyoruz. Sahip olduğu medeniyet değerlerini, tarih ve kültürel birikimi, stratejik konumuyla cazibe merkezi, Ege’nin parlayan yıldızı bir kent olduğu algısını oluşturmaya çalışıyoruz. Bunun için, Türkiye'nin bütün potansiyelini İzmir’in değerleriyle birlikte sergiliyoruz. Bu bir yıllık süre içinde kendimizi daha iyi anlatmamız, tanıtmamız, gücümüzü ortaya koyabilmemiz için de daha kolektif biçimde, daha organize olmuş şekilde hareket etmemiz gerekiyor. Yol haritamızı hükümetimizle, Dışişleri Bakanlığımızın çok değerli diplomatlarıyla birlikte belirliyoruz. Doğru zamanda, doğru adreslere yöneliyor, BIE üyesi ülkelerin delegasyonuna kendimizi anlatmaya çalışıyoruz. İşte bu noktada sizlerin deneyim ve birikimlerinin devreye girmesini ve bize güç vermesini bekliyoruz. Türkiye’de yerleşik siz değerli fahri konsoloslarımızın, temsil ettiği ülke hakkında bilgi ve deneyimleri, ülke gelişimi ve ihtiyaçlarını doğru noktada tespiti, iki ülke arasında tesis olan olumlu ilişkilere katkısı ile lobi faaliyetlerimize büyük yarar sağlayacağı düşüncesindeyiz. Özellikle temsil ettiğiniz ülkelerle temaslarınızda ve uluslararası görüşmelerinizde İzmir’in adaylığını gündeme getirerek destek istemeniz, büyük fayda sağlayacaktır. Bu faaliyetlerinizde; yabancı ülkelerden üst düzey katılımlı organizasyonlarda İzmir’in EXPO 2020 adaylığının tanıtımına yer verilmesi, üst düzey temasların gerçekleşeceği ülke ziyaretlerinde heyete EXPO 2020 İzmir temsilcilerinin dahil edilmesi ve lobi faaliyetlerinin karargahı olan genel sekreterliğin adaylık sürecine katkı sağlayacak tüm faaliyetler hakkında düzenli bilgilendirilmesi son derece yararlı olacaktır. Lobicilik çalışmaları ile devleti ve delegeleri hesaba katarak, karar verici mercileri etkilemek, delegelere ulaşmak ve ayrıca oy kullanacak ülkelerin Türkiye’deki diplomatik misyonlarını etkilemek için siz Fahri Konsoloslarımızdan dolaylı olarak destek almak arzusundayız. İş dünyası temsilcileri ile birlikte fahri konsolosluklarımız özellikle küçük ülkeler için etkin rol oynamaktadırlar. İzmir’de 6 ülkenin kariyer konsolosu ve 58 ülkenin de fahri konsolosu bulunmaktadır. Gerek İzmir’deki gerek Türkiye’nin diğer şehirlerindeki fahri konsoloslarımızın, rakiplerimizin lobicilik faaliyetlerini ve değer önermelerini de yakından takip ederek, milli bir proje olarak desteklenen EXPO 2020 İzmir adaylığımıza katkılarını bekliyoruz. Başta hükümetimiz ve tüm halkımız olmak üzere yürütme komitemiz, yönlendirme kurulumuz, genel sekreterliğimiz, siz değerli konsoloslarımız ve iş adamlarımız hepimiz bu taşın altına elimizi koyduk. İzmir’in bu zorlu yarışta bu sefer başarıyla çıkacağına ve EXPO 2020’yi İzmir’e getireceğine yürekten inanıyorum. Sizlerin de bu inancımı aynı düzeyde paylaştığınızı biliyorum. Bu düşüncelerle sözlerimi sonlandırırken, sizleri bir kez daha sevgi ve saygılarımla selamlıyorum." Toplantı sonrasında soru-cevap bölümünde bir fahri konsolosun, "Türkiye’nin en güçlü rakibi kim" sorusunu, Kıraç da, "Türkiye’den başka rakip görmüyorum. Hiçbir takım sahaya yenilmek için çıkmaz" şeklinde cevapladı.
EXPO 2020 Değerlendirme Toplantısı, düzenlenen yemekle sona erdi .