Yaşasaydı yarın doktora gidecekti

Azer Bülbül'ün yakın dostu şarkıcının son günlerini anlattı.

Yaşasaydı yarın doktora gidecekti
Geçtiğimiz cuma günü Antalya'da kaldığı otel odasında ölü bulunan şarkıcı Azer Bülbül, dün İstanbul'da toprağa verildi.

Esenyurt Merkez Camisi'ne getirilen Bülbül'ün cenaze namazına, Esenyurt eski Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, sanatçılar İzzet Yıldızhan, Nihat Doğan, Nuri Sesigüzel, Gökhan Güney, Yaşar İpek ve Hakkı Bulut, aile yakınları ve hayranları katıldı. Yoğun katılım nedeniyle törende izdiham yaşandı. Öğle namazı sonrası kılınan cenaze namazının ardından bir süre omuzlar üzerinde taşınan Bülbül'ün naaşı, daha sonra götürüldüğü Esenyurt Gülbahçe Mezarlığı'nda defnedildi. Bu arada, cenaze aracının arkasından yürüyen kalabalık grup nedeniyle, TEM Otoyolu Avcılar bağlantı yolu bir süre trafiğe kapandı.

'YAŞASAYDI YARIN DOKTORA GİDECEKTİ

6 Ocak'ta Antalya'da bir otel odasında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden türkücü Azer Bülbül'ü ölü halde bulan, yakın dostu ve müzik direktörü Mehmet Duran, '2. Sayfa'ya çarpıcı itiraflarda bulundu. Mehmet Duran "Azer o gece 'Abi kendimi hiç iyi hissetmiyorum' dedi. Çok yorgun olduğunu söyleyerek odasına gitti. Gece 02.00'ydi. Saat 03.00'te yanına o kız gelmiş. 04.30'da çıkıp gitmiş. İfadesinde 'Hap aldı, fenalaştı' demiş. Ey be vicdansız kız, eh be Allahsız! İnsan fenalaşan adam için bir yardım talep etmez mi? Haydi yaptığından utanıp gittin. Bari 112'yi arayıp yardım iste! Bu çocuk onun ihmali yüzünden öldü. Yoksa kurtulurdu. Cinayet gibi bir şey bu" diye isyan etti.

Mehmet Duran, Azer Bülbül'ün son 5-6 aydır değiştiğini, namaz kılıp oruç tuttuğunu ve 'Abi ben ağaçların yeşilinin bu kadar güzel olduğunu bilmezdim. Kendimi çok harcamışım. Yazık olmuş yıllarıma' dediğini söyledi. Mehmet Duran "Azer ölümünden 2 gün önce gördüğü bir rüyasından söz etti. Rüyasında kardeşi ona 'Abi albüm çıkardın, kurbanını kes' diyormuş. Kalkıp kurbanı kestik. Bana 'Şimdi rahatladım, artık çok huzurluyum' dedi. Son 1 haftadır göğsündeki ağrıdan söz ediyordu. Doktor randevusunu erteliyordu. Ameliyat olması şarttı. Eğer ölmeseydi yarın Alman Hastanesi'ne gidecektik. Kontrolden geçecekti. Büyük ihtimalle doktoru ameliyat günü verecekti. Ama o ameliyat olmaktan korkuyordu." dedi.