Ergin Kardeşlere Müebbet Hapis

Uşak E Tipi Cezaevinde 2000 yılında altı kişinin ölümü, yirmi üç kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olaylarla ilgili açılan davada yargılanan aralarında Nuri ve Vedat Ergin‘in de bulunduğu yirmi sekiz sanık, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Uşak Ağır Ceza Mahkeme Salonunun küçük olması nedeniyle Atatürk Spor Salonu‘nda yapılan duruşmada sanıkların ifadesini aldıktan sonra kararı açıklayan mahkeme heyeti, üç sanığın beraatine, aralarında Nuri ve Vedat Ergin‘in de bulunduğu yirmi sekiz sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığını bildirdi.

Sanıklar TCK‘nın 62‘nci maddesinden yararlandırılarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, müebbet hapse çevrildi.

-MAHKEME HEYETİNE TEŞEKKÜR ETTİ-

Müebbet hapis cezasına çarptırılan yirmi sekiz sanık arasında bulunan Nuri Ergin, mahkeme heyetine verdikleri karardan dolayı teşekkür etti.

Uşak Ağır Ceza Mahkeme Salonu‘nun küçüklüğü nedeniyle Atatürk Spor Salonu‘nda saat 14.00‘te başlayan ve on saat süren duruşmada yirmi bir sanığın ifadeleri alındı, on sanık duruşmaya katılmadı. İfadelerin tamamlanmasının ardından Nuri Ergin ek savunma isteğinde bulundu.

Mahkeme heyetinin ek savunmayı kabul etmesi üzerine Nuri Ergin, Uşak Cezaevindeki isyan olayını tüm samimiyetiyle en ince detaylarına kadar anlattığını belirterek, ‘‘Benim iznim olmadan o cezaevinde yaprak bile kıpırdamazdı. Ben o hapishanenin hükümdarıydım. Her şey benim talimatımla ve isteğimle oldu‘‘ dedi.

Daha sonra mahkeme heyeti, karar açıklanmadan önce sanıklardan son sözlerini söylemelerini istedi.

-‘‘HİÇBİR ŞEYİ ZEVK İÇİN YAPMADIM‘‘-

Nuri Ergin konuşmasında artık takdirin mahkeme heyetinde olduğunu, bu davanın hukuk ve adalet içinde sonuçlanacağına inandığını söyledi. Devlet organlarının Uşak Cezaevinde olanlara duyarsız kaldığını ileri süren Nuri Ergin, bu davanın 2006 yılındaki karar duruşmasında hukuk skandalı sayılacak bir karar verildiğini, bu kararın da baskı altında alındığını iddia etti.

Uşak Cezaevindeki isyanda kendisinin silah kullandığını, diğer tutuklu ve hükümlüleri kendisinin azmettirdiğini ve kardeşi Vedat‘ın da kendisinin azmettirmesi sonucu kurşun sıktığını savunan Nuri Ergin, ‘‘Bu olayda tek suçlu benim. Ben de bu olaylarda hiçbir şeyi zevk için yapmadım‘‘ diye konuştu.

Vedat Ergin ise Ergin ailesinin son on yıldır bazı karanlık güçlerin hedefi olduğunu öne sürerek, ‘‘Silivri‘deki Ergenekon‘un askeri kanadı, Veli Küçük ve Kaşif Kozinoğlu tarafından bir saldırıya maruz kaldı Ergin ailesi. Uşak Cezaevindeki isyanda nefsi müdafaa, tahrik ve devletin ihmali var. Mahkeme heyetinin bunları göz önünde bulundurmasını talep ediyorum‘‘ dedi.

Duruşmaya verilen aranın ardından salona gelen mahkeme heyeti kararı açıkladı. Mahkeme Heyeti Başkanı İrfan Ege otuz üç sanıklı başlayan davada iki sanığın öldüğünü, halen yargılanan otuz bir kişiden Semih Diş, Ahmet Karakaya ve Murat Yılmaz‘ın beraatine karar verildiğini, aralarında Nuri-Vedat Ergin kardeşlerin de bulunduğu yirmi sekiz sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığını açıkladı. Hakim İrfan Ege, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan 28 sanığın TCK‘nın 62‘nci maddesinden yararlandırılmasına karar verilerek, cezalarının müebbet hapse çevrildiğini bildirdi.

Kararın açıklanmasının ardından Nuri Ergin, mahkeme heyetine teşekkür ederek, ‘‘Allah sizin gibi hukuk adamlarını ülkenin başından eksik etmesin‘‘ dedi.

Duruşmanın ardından AA muhabirinin görüştüğü Nuri-Vedat Ergin kardeşlerin avukatları Ergün Bademci ile Hikmet Çarboğa, mahkeme heyetinin takdir hakkını kullanarak TCK‘nın 62‘nci maddesinin uygulanmasına karar verdiğini, böylece sanıklara verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının, müebbet hapis cezasına çevrildiğini, müebbet hapis cezası alan sanığın 36 yıl cezaevinde yatacağını söyledi.

Kaynak: AA