Çıldırtan hastalık migren
Toplumda en sık görülen ve şikayet edilen hastalıklardan biri migrendir.
Şiddetli baş ağrıları ve beraberinde gelişen olumsuz etkiler atak boyunca yaşam kalitenizi düşürür ve sizi sıkıntıya sokar. Uzmanlara göre migren aynı zamanda toplumsal bir sorun çünkü kişinin iş yaşamını olumsuz etkiliyor ve verimi de düşürüyor. Yediğiniz gıdalara dikkat ederek ve hayatınızdan stresi uzaklaştırarak migren ataklarını aza indirebilirsiniz.
MİGRENİN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Hasta migren sırasında bir müddet kendini soyutlamak, dinlenmek ihtiyacı hisseder. Bazı belirtiler hastayı baş ağrısından daha çok rahatsız edebilir. Migreni beş evreye ayırabiliriz:
UYARICI BELİRTİLER
Yorgunluk, Işıktan ve sesten rahatsız olma, Kaslarda ağrı, Mide bulantısı, kabızlık, ishal, Susuzluk, idrara sık çıkma huzursuzluk, üzüntü gibi belirtiler migren atağının geleceğini gösterebilir.
Migrenin temel olarak sebebi hala bilinmiyor ancak sözü edilen peşi sıra bozuklukların birbirini tetiklediği biliniyor. Migrenin başlangıcı hücresel düzeydeki mekanizmalarla olur. Bu düzeyde biriken bazı inflamatuar maddeler başka reaksiyonları tetikler ve bunun sonucunda beyin hücrelerinin ve bazen de kan damarlarının işlevleri bozulur. Bütün bunların akabinde de genellikle şiddetli baş ağrıları ortaya çıkar.
MİGREN ATAKLARI NE KADAR SIKLIKLA GELİR?
Atak sıklığı değişken bir durumdur. Kişiden kişiye değiştiği gibi kişinin atak zamanı da değişken olabilir. Ayda 1-2 kez ya da haftada bir atak geçirilebilir. Ayrıca ataktan sonra uzun bir süre atak gelmeyebilir. Ama kesin olan bir şey var ki her gün migren atağı gelmez.
MİGRENİ TETİKLEYEN FAKTÖRLER NELERDİR?
Migren atağının gelmesi için tek bir tetikleyici yoktur. Zaten tek bir tetikleyici migren atağı oluşturmaz. Üst üste gelen etmenler atağın başlamasına sebep olur. Bir hastanede yapılan araştırmalarda migren hastalarından alınan cevaplara göre en sık görülen durumlar stres, hormonlarda değişiklik, halsizlik, yorgunluk ve öğün atlamadır. Çocuklarda aç kalma, az yemek yeme, kadınlarda adet dönemiyle ilgili hormonal değişiklikler migrene neden olabilir.
Şu faktörlerde migren tetikleyicisi kabul edilmektedir: Yeterince yememek, Bazı yiyecekler ve içecekler; eski peynir, çerez, çikolata, şarap, alkol, kafeinli içecekler, kahve, çay, katkı maddeleri, Çevresel faktörler; göz alıcı ışık, ağır koku, seyahat, çok yorulma, hava değişiklikleri, Hormonal değişiklikler; adet dönemi, gebelik, doğum kontrol hapları, Uyku problemi; uykusuzluk çekme ya da aşırı uyuma, Duygusal değişiklikler; endişe, üzüntü, tartışma, heyecan, depresyon, stres, Baş ve boyunda ağrı; göz, boyun, diş, çene ağrısı, Bu tetikleyicilerin hepsi bir kişide olmak zorunda değildir. Atak başlaması için yukarıdaki bir kaç neden yeterli olabilir.
MİGREN TEDAVİSİ Migreni tedavi ederken aynı zamanda oluşabilecek migren ataklarının da önüne geçmek gerekir ki bu hastanın korunmasına yöneliktir. Örneğin, şunları kendiniz yaparak migren ataklarından korunabilirsiniz:
Işıktan rahatsız olanlar güneş gözlüğü kullanabilir, aşırı kalabalık ve yorgunluktan uzak durmak gerekir. Bol bol dinlenmeli, stresten uzak durmalı ve düzenli bir yaşam sürmelisiniz. Gerginlik yaratan durumlardan kaçınmalı, kendinizi rahatlatan aktivitelere yönelebilirsiniz.Yürüme, hafif egzersiz bedeninizin rahatlamasını sağlar, migren atağı başladığında yastıksız bir yatağa uzanın (gürültüden, ışıktan uzak) ve uyumayı deneyin.
Ayağınızı sıcak ya da soğuk suya koyup rahatlayabilirsiniz.Baş ağrısı zonklayıcı bir şekildeyse buz torbası koymak faydalı olur, Baş boyun bölgesine yapılan masaj da rahatlamak için çok yararlıdır.
Bunların dışında hekim kontrolünde ilaç tedavisi uygulanabilir. Yatıştırıcılar, antidepresan ilaçlar, beyin damarlarını büzen ilaçlar kullanılır. Fakat beyin damarlarını büzen ilaçlar hamilelerde kesinlikle kullanılmaz.
Nöbet sırasında ağrı kesici kullanılabilir, ama bulantıya neden olduğu için kusmayı önleyici ilaçlar da alınmalıdır.
Migren en sık hangi yaşlarda görülür? Dr. Kahyaoğlu: "Her yaşta başlayabilirse de en çok ergenlik ve ilk gençlik yaşlarında başlar. Ergenlik öncesi her iki cinste görülme sıklığı eşitken ergenlik sonrası menopoz dönemine kadar kadınlarda çok daha sıktır.
Gebelik boyunca azalması menopozdan sonra belirgin değişiklik göstermesi doğum kontrol hapları ile şiddetlenmesi migren ile kadın cinsiyet hormonları arasında sıkı bir ilişkinin varlığını düşündürür.
Çocukluk cağında nedensiz şiddetli karın ağrıları kusma atakları migren nedeniyledir." diyor.
Migren özellikle hormonal değişikliklerden sık etkilenir. Bu nedenle örneğin periyot dönemlerinizde şiddetli ağrıların ortaya çıkması normaldir.
Bu açıdan başka bir destekleyici kanıt olarak da migren tipi ağrıların genellikle hamilelik dönemlerinde azaldığı gözlenir.
ONLARINDA MİGRENİ VARDI!
Bertolt Brecht.20.yüzyılın en etkili Alman şairi, oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni olarak nitelendirilir.
Prenses Diana
İngiltere Kraliçesi Elizabeth'in kızkardeşi Prenses Margaret
Evrim Teorisiyle ünlü olan Charles Robert Darwin.
Psikanaliz öğretisiyle ünlü olan Sigmund Freud
Edgar Allan Poe ABD'li şair.O kadar şiddetli ağrıları varmış ki, bazen sokağa çıkıp, kafasını karın içine sokarmış.
Alman filozof, Immanuel Kant
Romalı askerî ve politik lider Jül Sezar.
MİGRENİN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Hasta migren sırasında bir müddet kendini soyutlamak, dinlenmek ihtiyacı hisseder. Bazı belirtiler hastayı baş ağrısından daha çok rahatsız edebilir. Migreni beş evreye ayırabiliriz:
UYARICI BELİRTİLER
Yorgunluk, Işıktan ve sesten rahatsız olma, Kaslarda ağrı, Mide bulantısı, kabızlık, ishal, Susuzluk, idrara sık çıkma huzursuzluk, üzüntü gibi belirtiler migren atağının geleceğini gösterebilir.
Migrenin temel olarak sebebi hala bilinmiyor ancak sözü edilen peşi sıra bozuklukların birbirini tetiklediği biliniyor. Migrenin başlangıcı hücresel düzeydeki mekanizmalarla olur. Bu düzeyde biriken bazı inflamatuar maddeler başka reaksiyonları tetikler ve bunun sonucunda beyin hücrelerinin ve bazen de kan damarlarının işlevleri bozulur. Bütün bunların akabinde de genellikle şiddetli baş ağrıları ortaya çıkar.
MİGREN ATAKLARI NE KADAR SIKLIKLA GELİR?
Atak sıklığı değişken bir durumdur. Kişiden kişiye değiştiği gibi kişinin atak zamanı da değişken olabilir. Ayda 1-2 kez ya da haftada bir atak geçirilebilir. Ayrıca ataktan sonra uzun bir süre atak gelmeyebilir. Ama kesin olan bir şey var ki her gün migren atağı gelmez.
MİGRENİ TETİKLEYEN FAKTÖRLER NELERDİR?
Migren atağının gelmesi için tek bir tetikleyici yoktur. Zaten tek bir tetikleyici migren atağı oluşturmaz. Üst üste gelen etmenler atağın başlamasına sebep olur. Bir hastanede yapılan araştırmalarda migren hastalarından alınan cevaplara göre en sık görülen durumlar stres, hormonlarda değişiklik, halsizlik, yorgunluk ve öğün atlamadır. Çocuklarda aç kalma, az yemek yeme, kadınlarda adet dönemiyle ilgili hormonal değişiklikler migrene neden olabilir.
Şu faktörlerde migren tetikleyicisi kabul edilmektedir: Yeterince yememek, Bazı yiyecekler ve içecekler; eski peynir, çerez, çikolata, şarap, alkol, kafeinli içecekler, kahve, çay, katkı maddeleri, Çevresel faktörler; göz alıcı ışık, ağır koku, seyahat, çok yorulma, hava değişiklikleri, Hormonal değişiklikler; adet dönemi, gebelik, doğum kontrol hapları, Uyku problemi; uykusuzluk çekme ya da aşırı uyuma, Duygusal değişiklikler; endişe, üzüntü, tartışma, heyecan, depresyon, stres, Baş ve boyunda ağrı; göz, boyun, diş, çene ağrısı, Bu tetikleyicilerin hepsi bir kişide olmak zorunda değildir. Atak başlaması için yukarıdaki bir kaç neden yeterli olabilir.
MİGREN TEDAVİSİ Migreni tedavi ederken aynı zamanda oluşabilecek migren ataklarının da önüne geçmek gerekir ki bu hastanın korunmasına yöneliktir. Örneğin, şunları kendiniz yaparak migren ataklarından korunabilirsiniz:
Işıktan rahatsız olanlar güneş gözlüğü kullanabilir, aşırı kalabalık ve yorgunluktan uzak durmak gerekir. Bol bol dinlenmeli, stresten uzak durmalı ve düzenli bir yaşam sürmelisiniz. Gerginlik yaratan durumlardan kaçınmalı, kendinizi rahatlatan aktivitelere yönelebilirsiniz.Yürüme, hafif egzersiz bedeninizin rahatlamasını sağlar, migren atağı başladığında yastıksız bir yatağa uzanın (gürültüden, ışıktan uzak) ve uyumayı deneyin.
Ayağınızı sıcak ya da soğuk suya koyup rahatlayabilirsiniz.Baş ağrısı zonklayıcı bir şekildeyse buz torbası koymak faydalı olur, Baş boyun bölgesine yapılan masaj da rahatlamak için çok yararlıdır.
Bunların dışında hekim kontrolünde ilaç tedavisi uygulanabilir. Yatıştırıcılar, antidepresan ilaçlar, beyin damarlarını büzen ilaçlar kullanılır. Fakat beyin damarlarını büzen ilaçlar hamilelerde kesinlikle kullanılmaz.
Nöbet sırasında ağrı kesici kullanılabilir, ama bulantıya neden olduğu için kusmayı önleyici ilaçlar da alınmalıdır.
Migren en sık hangi yaşlarda görülür? Dr. Kahyaoğlu: "Her yaşta başlayabilirse de en çok ergenlik ve ilk gençlik yaşlarında başlar. Ergenlik öncesi her iki cinste görülme sıklığı eşitken ergenlik sonrası menopoz dönemine kadar kadınlarda çok daha sıktır.
Gebelik boyunca azalması menopozdan sonra belirgin değişiklik göstermesi doğum kontrol hapları ile şiddetlenmesi migren ile kadın cinsiyet hormonları arasında sıkı bir ilişkinin varlığını düşündürür.
Çocukluk cağında nedensiz şiddetli karın ağrıları kusma atakları migren nedeniyledir." diyor.
Migren özellikle hormonal değişikliklerden sık etkilenir. Bu nedenle örneğin periyot dönemlerinizde şiddetli ağrıların ortaya çıkması normaldir.
Bu açıdan başka bir destekleyici kanıt olarak da migren tipi ağrıların genellikle hamilelik dönemlerinde azaldığı gözlenir.
ONLARINDA MİGRENİ VARDI!
Bertolt Brecht.20.yüzyılın en etkili Alman şairi, oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni olarak nitelendirilir.
Prenses Diana
İngiltere Kraliçesi Elizabeth'in kızkardeşi Prenses Margaret
Evrim Teorisiyle ünlü olan Charles Robert Darwin.
Psikanaliz öğretisiyle ünlü olan Sigmund Freud
Edgar Allan Poe ABD'li şair.O kadar şiddetli ağrıları varmış ki, bazen sokağa çıkıp, kafasını karın içine sokarmış.
Alman filozof, Immanuel Kant
Romalı askerî ve politik lider Jül Sezar.