'Soy' sözüne yanıt gecikmedi!..
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Gaziantep'teki "boy ve soy sözlerine" Kılıçdaroğlu Sinop'tan cevap verdi. "Soyumdan hiç utanmadım" diyen Kılıçdaroğlu, kimsenin boyuyla da uğraşmadığını ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Boy posla kim uğraşıyor merak ediyorsan sağ yanında oturan Bülent Arınç'a sor" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Gaziantep'teki "boy ve soy sözlerine" Kılıçdaroğlu Sinop'tan cevap verdi. "Soyumdan hiç utanmadım" diyen Kılıçdaroğlu, kimsenin boyuyla da uğraşmadığını ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Boy posla kim uğraşıyor merak ediyorsan sağ yanında oturan Bülent Arınç'a sor" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, Sinop'ta Uğur Mumcu Meydanı'nda vatandaşlara seslendi.
Siyasette bir üslup olduğunu ve bunu hiçbir zaman bozmadığını anlatan Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üslubunu eleştirdi.
"Recep Bey önce anamızı ağzına aldı. Sonra babamızı ağzına aldı. Bugün Gaziantep'te benim soyumu sorguluyor" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Ne annemden, ne babamdan, ne soyumdan hiç utanmadım. Hepsiyle onur duydum. Ama Recep Bey'e tavsiyem var: Devlet senin emrinde benim soyumu öğrenmek istiyorsan, İstanbul Müftülüğü'ne başvurursun. Orada tutulan defterlere bakarsın benim soyumu öğrenirsin. Ama çok merak ediyorsan; eğer sen insanların soyuyla uğraşıyorsan eline bir tane pergel, cetvel al. Gel benim kafatasımı da ölç. Buna da benim itirazım olmaz."
Başbakan Erdoğan'ın mitinglerinde önünde bulunan camlara bakarak konuştuğunu öne süren Kılıçdaroğlu, "Recep Bey içten konuşmuyor, inandığı için konuşmuyor, önüne yazılan metinleri okuyor. Biz de sanıyoruz ki Recep Bey bunları biliyor. Recep Bey bilmiyor. Recep Bey bilmiyorsun, Recep Bey soya sopa girersen sınıfta kalırsın" dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Sayın Başbakan'dan istirham ediyorum, ağzını bozmasın. Bir de kalkıp diyor ki iftira ediyor. Ne demişim? Recep Beye kalpazan demişim. Kalpazanı ben demedim bu ülkenin Cumhuriyet Savcısı diyor. Merak ediyorsa gitsin dosyasına baksın, yazar orada Recep Tayyip Erdoğan diye.
Üstelik o dosyayı Meclise Recep Tayyip Erdoğan kendi imzasıyla gönderdi. Ve o yazıda da kendisinin kalpazanlıkla suçlandığını kendisi de okuyor. Recep Bey sen onu okuyorsun da bana niye sitem ediyorsun? Yapmasaydın o işi. Yapıyorsun, ben dile getirince mağdur rolü oynuyorsun. Senin maskeni indireceğim."
"Hayır çıkarsa Türkiye'nin önü açılır"
12 Eylüle az bir zaman kaldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Referandumdan 'hayır' çıkarsa değişimin önü açılır, Türkiye'nin önü açılır. Adalet yerini bulur. Gelecek kaygısı olmayan bir Türkiye'yi yaratmak için ilk adımı atmış oluruz. Halkın önüne çıkacağız, doğruları söyleyeceğiz. Doğruları söyleyeceğiz ki çirkin siyasetçiler, malı götürenler belli olsun, dokunulmazlık dosyalarının arkasına saklananlar belli olsun. Hayırsızlara hayır oyu vermek ülkenin önünü açacaktır."
Vatandaşlardan sandıklara sahip çıkmaları sözünü isteyen Kılıçdaroğlu, kalabalıktan "söz" yanıtı alınca, "Siz 'söz' dedikçe Recep Bey'in ezberi Gaziantep'te bozulacak. Sizlerin oylarıyla inşallah bunların düzenini de bozacağız" dedi.
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliğiyle memurlara getirilen toplu sözleşme hakkının bir işlevi olmayacağını ileri sürdü. Memurların kandırılmaya çalışıldığını savunan Kılıçdaroğlu, toplu görüşmelerin sadece adının değiştirileceğini, grev hakkı olmadığı için memurlara yönelik bir kazanım söz konusu olmayacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişiklik paketinde dokunulmazlıklara ilişkin bir hüküm olmamasını da eleştirdi.
Hükümetin Anayasa değişikliğiyle yargıyı ele geçirmek istediğini savunan Kılıçdaroğlu, "Neden Deniz Feneri bir türlü sonuçlanmıyor. Almanya davayı açtı bitirdi. İkinci davayı açmak için hazırlık yapılıyor. Bizimkiler daha açacak. Niye açmıyor? Referandum bitecek yargıyı ele geçirecekler. Orada da şu Almanlar yanlış yapmış diyecekler. Onun için söylüyorum hayırın ne kadar hayırlı olduğunu, hayırsızlara ders vermek için hayırın ne kadar önemli olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Onun için diyorum, gelecek kaygısı yaşamayan bir Türkiye için bu anayasa değişikliğine 'hayır' demeliyiz" diye konuştu.
Siyasette bir üslup olduğunu ve bunu hiçbir zaman bozmadığını anlatan Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üslubunu eleştirdi.
"Recep Bey önce anamızı ağzına aldı. Sonra babamızı ağzına aldı. Bugün Gaziantep'te benim soyumu sorguluyor" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Ne annemden, ne babamdan, ne soyumdan hiç utanmadım. Hepsiyle onur duydum. Ama Recep Bey'e tavsiyem var: Devlet senin emrinde benim soyumu öğrenmek istiyorsan, İstanbul Müftülüğü'ne başvurursun. Orada tutulan defterlere bakarsın benim soyumu öğrenirsin. Ama çok merak ediyorsan; eğer sen insanların soyuyla uğraşıyorsan eline bir tane pergel, cetvel al. Gel benim kafatasımı da ölç. Buna da benim itirazım olmaz."
Başbakan Erdoğan'ın mitinglerinde önünde bulunan camlara bakarak konuştuğunu öne süren Kılıçdaroğlu, "Recep Bey içten konuşmuyor, inandığı için konuşmuyor, önüne yazılan metinleri okuyor. Biz de sanıyoruz ki Recep Bey bunları biliyor. Recep Bey bilmiyor. Recep Bey bilmiyorsun, Recep Bey soya sopa girersen sınıfta kalırsın" dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Sayın Başbakan'dan istirham ediyorum, ağzını bozmasın. Bir de kalkıp diyor ki iftira ediyor. Ne demişim? Recep Beye kalpazan demişim. Kalpazanı ben demedim bu ülkenin Cumhuriyet Savcısı diyor. Merak ediyorsa gitsin dosyasına baksın, yazar orada Recep Tayyip Erdoğan diye.
Üstelik o dosyayı Meclise Recep Tayyip Erdoğan kendi imzasıyla gönderdi. Ve o yazıda da kendisinin kalpazanlıkla suçlandığını kendisi de okuyor. Recep Bey sen onu okuyorsun da bana niye sitem ediyorsun? Yapmasaydın o işi. Yapıyorsun, ben dile getirince mağdur rolü oynuyorsun. Senin maskeni indireceğim."
"Hayır çıkarsa Türkiye'nin önü açılır"
12 Eylüle az bir zaman kaldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Referandumdan 'hayır' çıkarsa değişimin önü açılır, Türkiye'nin önü açılır. Adalet yerini bulur. Gelecek kaygısı olmayan bir Türkiye'yi yaratmak için ilk adımı atmış oluruz. Halkın önüne çıkacağız, doğruları söyleyeceğiz. Doğruları söyleyeceğiz ki çirkin siyasetçiler, malı götürenler belli olsun, dokunulmazlık dosyalarının arkasına saklananlar belli olsun. Hayırsızlara hayır oyu vermek ülkenin önünü açacaktır."
Vatandaşlardan sandıklara sahip çıkmaları sözünü isteyen Kılıçdaroğlu, kalabalıktan "söz" yanıtı alınca, "Siz 'söz' dedikçe Recep Bey'in ezberi Gaziantep'te bozulacak. Sizlerin oylarıyla inşallah bunların düzenini de bozacağız" dedi.
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliğiyle memurlara getirilen toplu sözleşme hakkının bir işlevi olmayacağını ileri sürdü. Memurların kandırılmaya çalışıldığını savunan Kılıçdaroğlu, toplu görüşmelerin sadece adının değiştirileceğini, grev hakkı olmadığı için memurlara yönelik bir kazanım söz konusu olmayacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişiklik paketinde dokunulmazlıklara ilişkin bir hüküm olmamasını da eleştirdi.
Hükümetin Anayasa değişikliğiyle yargıyı ele geçirmek istediğini savunan Kılıçdaroğlu, "Neden Deniz Feneri bir türlü sonuçlanmıyor. Almanya davayı açtı bitirdi. İkinci davayı açmak için hazırlık yapılıyor. Bizimkiler daha açacak. Niye açmıyor? Referandum bitecek yargıyı ele geçirecekler. Orada da şu Almanlar yanlış yapmış diyecekler. Onun için söylüyorum hayırın ne kadar hayırlı olduğunu, hayırsızlara ders vermek için hayırın ne kadar önemli olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Onun için diyorum, gelecek kaygısı yaşamayan bir Türkiye için bu anayasa değişikliğine 'hayır' demeliyiz" diye konuştu.