Avrupayı bırakıp köye yerleşti - NİĞDE
Çok sevdiği aşçılığı da geride bırakan Akköse, şimdi bahçesindeki meyve ağaçlarıyla ilgileniyor, odun kırıp, soba yakıyor.Aladağların eşsiz manzarasında kuş sesleriyle uyanan Akköse, hem manzaranın hem de özlem duyduğu hayatın tadını çıkarıyor.Aynı zamanda bölgenin tanıtımına da katkı sağlayan Akköse, evinin altında açtığı pansiyonda, gelen dağcıları ağırlıyor ve onlara rehberlik yapıyor.Oral Akköse, AA muhabirine, dağcılıkla ilgilendiğini ve her zaman doğada yaşama hayalinin olduğunu anlattı.Önceden aşçılık yaptığını belirten Akköse, şunları kaydetti:"Koşu yarışı için Nevşehir'e gelmiştim. Ondan sonra da burayı aldım. Doğada olma hayalim vardı. Annem babam da sürekli doğadaydı, bahçede çalışmayı çok severlerdi. Sanırım oradan kaynaklanıyor bendeki doğa özlemi. Böyle bir düşüncem olduğu için bir şeyler denemek istiyordum. Bu düşünceyle de bir adım attım, aşçılıktan ayrıldım, önceki hayatımı geride bıraktım. Köy hayatına alışmak biraz zorladı. Avrupa'da değişik bir sistem var ve oraya alışmışız. Türkiye'nin de farklı bir sistemi var. Bazı şeyler burada zor ve yavaş gidiyor. Bu da beni zorladı. Ayrıca dili de tam bilmemek o da işimi zorlaştırdı." - "Aladağlar, Türkiye'nin Alp'leri"Akköse, sabah kahvaltıdan sonra Aladağlar Milli Parkına 5 - 6 saatlik koşuya gittiğini ve günün büyük bir bölümü sporla geçirdiğini anlattı.Eve dönünce kitap okuduğunu, bahçeyle ve meyve ağaçlarıyla ilgilendiğini aktaran, Akköse, "Aladağlar, Türkiye'nin Alp'leri. Maalesef pek bilinmiyor. Çok özel bir yer. Büyük bir potansiyeli var. Daha fazla gelişmesi ve daha fazla insan gelmesi lazım. Sporcular, dağcılar, burayı keşfedip, görsünler. Alp'lere baktığımızda her yerde yön levhaları var. Burada olmadığı için bazen rehberlik de yapıyorum. Gelenlerle koşuya çıkıyorum, dağa tırmanış yapıyoruz." diye konuştu.
Aynı zamanda dağ maratonlarına hazırlandığını belirten Akköse, Aladağların, bu tarz sporlar için çok uygun olduğuna dikkati çekti.Herkese doğa ile iç içe yaşam tavsiyesinde bulunan Akköse, "Ben artık büyük şehirde yaşamak istemem. Burada kuş sesiyle uyanıyorum. Kapıyı pencereyi açtığımda kuşları dinliyorum. İsterim daha fazla insan gelip burayı keşfetsin, buraya yerleşsin veya doğal yaşamaya çalışsın. Bu tabii ki çok özel bir şey. Zaten bu anlatılmaz yaşanır. Burada yaşamak benim için çok özel bir hayat. Eski hayatıma dönmek istemem."
Yarış Kitap Okuma Muhabir Maraton Irak
13 Kasım 2019 Çarşamba günü yayınlandı