Yerli enerjide verim arttıracak buluş - İZMİR
Prof. Dr. Demir, jeotermal tesislerinde karşılaşan en önemli sorunun "kabuklaşma" olduğuna dikkati çekerek, "Jeotermal akışkan (su ve buhar) yerin altında yüksek basınç ve sıcaklıkta çözünmüş minerallerden oluşmaktadır. Bunların yeryüzüne çıkartılması sırasında çökelme problemi meydana gelir. Çökelmeyle oluşan kabuklaşma jeotermal akışkanın geçtiği boruları tıkama noktasına getirir ve enerji performansını düşürür. Kabuklaşma borudan geçen suyun debisini düşürdüğü gibi boruların üzerinde yalıtkan bir tabaka bırakarak oradan istifade ettiğimiz enerji miktarını da düşürmektedir." diye konuştu.
- Çaydanlık örneğiGünlük hayatta mutfakta kullanılan çaydanlıklarda da kabuk oluştuğuna değinen Prof. Dr. Demir, "Bu kabuk, kireç esaslı kalsiyum karbonat kabuklaşmasıdır. Bu kabuklaşmaya yönelik güzel çözümler var. Ancak elektrik üreten jeotermal sistemlerde gördüğümüz kabuklaşma daha farklıdır, silikat kabuklaşmasıdır ve çok daha inatçı, temizlemesi zor bir kimyasal yapıdır." ifadelerini kullandı.Polimerik moleküller sentezleyerek kabuklaşma oluşmasını azaltacak bir malzeme elde ettiklerini, bu malzemenin laboratuvar ortamında başarılı sonuçlar verdiğini anlatan Demir, şöyle devam etti:"Türkiye'nin jeotermalden elektrik üretim kapasitesi günlük 1000 megavat civarındadır. Yaptığımız inhibitör kabuk miktarını yüzde 20 azaltmakla enerji performansını artırmaktadır. Bu da yıllık yaklaşık 180 milyon dolarlık bir kazanca tekabül etmektedir. Bu rakam bir megavat elektriğin bir saatlik ücreti ve verimin artırılmasıyla elde edilecek günlük fazladan 200 megavatlık elektrik göz önünde bulundurularak elde ediliyor."Demir, TÜBİTAK destekli projede elde edilen malzemenin üretim kapasitesinin artırılarak sahada kulanılacak miktarda üretilebileceğini sözlerine ekledi.
Laboratuvar Elektrik Üretimi Muhabir Yurt Dışı Termal Tesis
14 Şubat 2018 Çarşamba günü yayınlandı