Kemal Burkay: BDP Özgürce Davranmıyor

Kürt siyasetçi ve yazar Kemal Burkay, silah kullanan PKK'nın, bu yöntemle sonuç alamayacağını kabul edip,silahları tümden bırakması gerektiğini söyledi. Bu aşamadan sonra silahların getireceği olumlu hiçbir katkı olmadığını vurgulayan Burkay, ' Silah, artık çözümün önünde engeldir. Savaşı sürdürmekte yarar gören çözüm karşıtlarının elindeki en büyük bahane budur. ' dedi. Burkay, BDP'yi özgür davranamamakla suçlarken, İmralı'ya veya başka yerlere baktığını ifade etti.
Abdullah Öcalan Kemal Burkay İmralı Adası Mahmut Duyan Eşref Erdem 


Hak ve Özgürlükler Partisi (Hak-Par), 5. olağan kongresini yapıyor. Kongrede, Kemal Burkay ile Mehdi Sarıkaya, genel başkanlık için yarışacak. Kongreye, eski CHP Milletvekili ve Genel Başkanı Yardımcısı Eşref Erdem ile eski CHP Mardin Milletvekili Mahmut Duyan'ın da katılması dikkat çekti.

Kongrede konuşan genel başkan adayı Kemal Burkay, Kürt legal siyasetinin, bazı kesimlerin izlediği yanlış yöntemler yüzünden ayrıştığını ve ayrı kanallara yöneldiğini belirtti.

Burkay, ' Parti içi demokrasiye, barışçı yöntemlere önem veren ve şiddeti dışlayan hat DDP, DBP ve son olarak Hak-Par'da bugünlere kadar sürüp geldi. Öcalan, yakalandıktan sonra tüm talepleri reddetti. Kürt halkının siyasal, yönetsel, kültürel tüm temel haklarını savunuyoruz, eşitlik temelinde çözüm istiyoruz. Bunun biçimi federasyondur. Türkiye'de ülkenin çoğulcu, çok renkli gerçeğine uymayan üniter yapı terk edilmeli, ademi merkeziyetçi, federatif bir yapıya geçilmelidir. Kürt nüfusunun çoğunlukta olduğu Doğu illerinde, yani Kürdistan'da federatif bir yapı oluşmalıdır. Kürtçe eğitim dili olmalı, aynı zamanda Türkçe'nin yanı sıra ikinci resmi dil olmalıdır. ' diye konuştu.

Şiddetin şiddeti doğurduğunun altını çizen Burkay, Kürt ve Türk halkının çok büyük bedeller ödediğini, 50 binden fazla canın yitirildiğini hatırlattı.

Burkay, şunları söyledi: ' Biz de diyalog yoluyla uygarca ve adil bir çözüm bularak, iki yüz yıldır devam eden bu sorunu sona erdirebilir, ülkemize kalıcı bir barışı getirebiliriz. Bunun için ilk elde silahlar karşılıklı olarak susmalı. Türk devleti ve hükümeti, Kürt halkının meşru haklarını tanımak için gerekli köklü, sorun çözücü adımları atmalı. Kürt kesiminde silah kullanan PKK ise bu yöntemle sonuç alamayacağını kabul edip, silahları tümden bırakmalı. PKK'nın silahlı eylemlerinin şimdiye kadar Kürt halkının haklı davasına nasıl bir etki yaptığı bir yana, bu aşamadan sonra silahların getireceği olumlu hiçbir katkı yoktur. Silah artık çözümün önünde engeldir. Savaşı sürdürmekte yarar gören çözüm karşıtlarının elindeki en büyük bahane budur. Diğer bir deyişle her iki taraf da geçmişteki yanlış politikalardan dönmeli, ezberini bozmalı. '

' CHP'NİN KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNE YÖNELİK UMUT VAAT EDEN TUTUMU YOK '
CHP'nin, Kürt sorununun çözümüne yönelik umut vaadeden bir tutumu bulunmadığının altını çizen Burkay, CHP'nin, bu sorunun ortaya çıkmasına ve kangrenleşmesine yol açan geçmişteki tutumu ve sorumluluğu bir yana, son yıllarda özellikle AK Parti'nin başlattığı açılım döneminde de son derece tutucu, statükocu bir rol oynadığına dikkat çekti. Hemen her olumlu adımın karşısına dikildiğini anlatan Burkay, CHP'nin sorunun çözümüne yönelik bir projesi olmadığını kaydetti.

' BDP ÖZGÜR DAVRANMIYOR, İMRALI'YA BAKIYOR '
BDP'yi de eleştiren Burkay, ' O da ne yazık ki politika oluşturmakta özgürce davranamıyor ve İmralı'ya veya başka yerlere bakıyor. Bu nedenledir ki BDP'nin ve onun öncülerinin siyaseti habire değişiyor. Önce Öcalan'ın tercihine uygun olarak 'demokratik cumhuriyet' dendi, ardından 'demokratik özerklik' diye bugüne kadar siyasi literatürde ve uygulamada var olmayan, içi boş bir şeyden bahsedildi. ' diye konuştu.

Sorunun çözümü için AK Parti, CHP başta olmak üzere tüm partilere seslenen Burkay, ' Gelin el ele verip bu sorunu çözelim, bu yarayı saralım, böylece tarih yazalım. ' diye ifade etti.

BDP'ye yaklaşımlarının asla düşmanca olmadığını dile getiren Burkay, şöyle devam etti: ' Biz dostça ilişkilerden yanayız. Hem Kürt halkının hak ve özgürlüklerine hem de genel olarak demokratikleşmeye ilişkin olarak ortak noktalarda birlikte davranabiliriz. Ama bu bizim BDP'nin veya PKK'nın yanlışlarını eleştirmemize engel olmamalı. Hele bu yanlışlar önemliyse. Çünkü bu en başta Kürt halkının haklı davası için gereklidir. '

5 Kasım 2012 Pazartesi günü yayınlandı