Londra Kitap Fuarı’nın Odak Ülkesi Türkiye
Basın Kuruluşu Frankfurt İngiltere Yunus Emre İhracat
15-17 Nisan tarihlerinde İngiltere ' nin başkenti Londra ' da düzenlenen Londra Kitap Fuarı ' nda bu yılki odak ülke olan Türkiye rüzgarı esmeye devam ediyor. Moderatör Richard Mollet yönetiminde gerçekleşen “Türkiye ' de Ne Satar, Ticari Trendler ve Gelecek Öngörüleri” adlı konferansta kitap okurlarıyla bir araya gelen İTİCÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Erhan Erken, Londra Kitap Fuarı ' nı İHA ' ya değerlendirdi. Fuarların Türk yayıncılığı açısından oldukça önemli olduğunu ifade eden Erken, “Fuarlar Türk yayıncılığının gelişmesi açısından bence çok önemli bir işlev görüyor. Özellikle Frankfurt Kitap Fuarı ' yla başlayan Türkiye ' nin odak ülke olma politikası güzel bir şekilde devam ediyor. Şu anda da Londra ' da Türkiye odak ülke konumunda. Odak ülke dediğiniz zaman bir nevi siz artık assolisti gibi oluyorsunuz. Ve bütün ülkelerin bir şekilde ilgisi sizin üzerinize geliyor. Bu Londra Kitap Fuarı ' nın önemli özelliği telif satışlarının çok yoğun olduğu bir fuar. Bizim yayıncılarımızın telif satışlarının yoğun olduğu bir fuarda aktif olarak katılmaları bence onların gelişmeleri açısından ve ilerde daha iyi uluslararası yayıncılar olmaları açısından çok faydalı olacak” dedi.
İTİCÜ olarak sektörün içerisinde bir temsilci olarak yer aldıklarını ifade eden Erken bu sene İstanbul Ticaret Üniversitesi ' nde Basım ve Yayıncılıkla alakalı yeni bir bölüm açacaklarını da ifade ederek, “Buraya yayıncılarımız kültür bakanlığının, İstanbul Ticaret Odası ' nın ve yayıncıların derneklerinin destekleriyle geldiler. Bence bu güç birliği de yayıncılarımızın zaman içerisinde uluslararası seviyede kitaplarını tercüme edilip yayınlanmasına çok ciddi etki yapacak. Ben de İstanbul Ticaret Odası ' nın yayıncıları temsil eden komitenin başkanıyım, meclis üyesiyim. Hem de İstanbul Ticaret Üniversitesi ' nin Mütevelli Heyeti Üyesiyim. Biz Ticaret Üniversitemize bu sene yeni bir bölüm açıyoruz. Basım ve yayıncılıkla alakalı. Dolayısıyla sektörün bir noktada eğitim olarak içindeyiz. Hem de bir temsil olarak içindeyiz. O noktadan buradayım” dedi.
İstanbul ' un 2010 yılında Kültür Başkenti olduktan sonra sektörün daha fazla farkına varıldığına da değinen Erken, “2010 yılında İstanbul Kültür Başkenti olduktan sonra bunun farkına biraz daha varıldı. Yurtdışında daha evvel gelişmiş olan bir kültür ekonomileri kavramı var. Bunun bir adı da kreatif ekonomiler diye geçiyor. Bütün telifle ilgili alanların bir çerçevede değerlendirilmesi. Yani sinemanın, tiyatronun, filmlerin, yayıncılığın, sanat eserlerini kültür ekonomisi çerçevesinde değerlendirdiği bir konsept gelişiyor. BM içerisinde bunu destekleyen bir birim var. Bu networkü sağlıyor. Türkiye ' de de bu son 2-3 senedir ciddi şekilde gelişiyor. Biz de üniversitemizde bununla ilgili bir merkez açtık. Bu merkezde İzmir ' de de bununla ilgili bir üniversitede çalışma var. Akademik olarak da bu gelişmeye başladı. Bence bütün kültür konularının aynı zamanda ekonomik bir konu olabileceğini de zihinlere bir şekilde işleyen bir konsept bu. Tabi burada bir tehlikesi şu var. Kültürün tamamen bir meta haline gelmesi tehlikesini de doğurabilir bu. Bıçak sırtı gibi bir şey bu. Yani yayıncılık daha evvel çok sanki para kazanılmayan, daha vakıf işi gibi görünen bir işti. Ama yayıncılık bir ticaret. Burada insanlar para kazanması lazım, kitaplarını satması lazım. İhracat yapması gerekir ki iş büyüsün gelişsin. Bunu bir ekonomik değer olarak düşünmeleri lazım. Bununla birlikte diğer alanları da böyle, kültür alanlarını da. Dediğim gibi büyük bir parantez oluşturuyor bu. Hepsini o kültür ekonomisi kavramı içerisinde değerlendiriyor. Buna destekler oldu. Mesela Kalkınma Ajansı İstanbul ' da bununla ilgili destekler oluşturdu. Bence önümüzdeki yıllarda bunu daha fazla duyacağız. Ve birçok alanda olduğu gibi yayıncılara da faydası olacak” dedi.
Yapı Kredi Yayınları Temsilcisi Aslıhan Dinç ise açıklamasında, “Çok satan kitap kavramı aslına bakarsanız büyük bir pazarlama stratejisidir ve okuyucuyu şaşırtmamak üzerine kurulmuştur” ifadesinde bulunarak, Türkiye ' de kitap okuma alışkanlıkları ve yayıncılık anlayışına dair birikimlerini dinleyiciler ile paylaştı. Dinç ayrıca, “2008 yılında yayıncılık sektörü Frankfurt Fuarı ile birlikte büyük ivme kazandı. Aynı zamanda Nobel ' de kazandık, dolayısıyla çevrilen Türk kitaplarının sayısı artmaya başladı, telif satmaya çalışan firma sayısı arttı. Dolayısıyla sektör büyük ivme kazandı. Bu fuarın da benzer şekilde bir etki oluşturacağına inanıyorum” şeklinde konuştu. Türkiye ' nin de İngiltere marketine girebileceğini söyleyen Dinç, “Konuk ülke olmamız bizim pazarımıza bakmamızı sağlayacak. İngiltere çok sayıda çeviri kitap yayınlayan bir ülke değil ancak şuan çok satan listesinde Milenyum Üçlemesi geliyor. Demek ki yabancı kitapları da çevirip okuyorlar” dedi.
Oxford Üniversitesi Yayınları Türkiye Temsilcisi Emrah Özpirinçci ise çalışmaların korsan yayıncılıkla savaşta etkili olacağını ifade ederek, “500 yıllık bir misyona sahip kurum adına buradayım ve Oxford kaliteli içerikleriyle eğitim kalitesini arttırmayı hedefliyor. Eğitim kalitesinde, yabancı eğitimde dijital yayıncılığın gelişimini de öngören çalışmalarda bulunuyor. Bu çalışmalar Türkiye ' nin en büyük sorunlarından biri olan korsana karşı da yardımcı olacaktır diye düşünüyorum” açıklamasında bulundu.
“Odak Ülke Türkiye” programı Uluslararası Kitap Fuarları Türkiye Ulusal Organizasyon Komitesi, Türkiye Yayıncılar Birliği, Basın Yayın Birliği, İstanbul Ticaret Odası, Yunus Emre Enstitüsü'nün yanı sıra Londra Kitap Fuarı, British Council ve İngiliz Yayıncılar Birliği'nin destekleri ile hazırlandı.
Dünyanın lider fuarlarından Londra Kitap Fuarı her yıl yaklaşık 2 bin 600 firmanın katılımıyla 770 bin üzerinde ziyaretçiyi ağırlıyor. Fuar telif hakları ve yayıncılık sektöründe yer alan son trendlere yer verirken ziyaretçilerin yazarlarla buluşması için de imkan sağlıyor.
17 Nisan 2013 Çarşamba günü yayınlandı