Yüz nakilli Uğur Acar'ın tek hayali evlenip çocuk sahibi olmak

Uğur Acar'ın yürümesi
Hafta Sonu Öğretim Üyesi Fizik Tedavi Tedavi Süreci Yüz Nakli 

-Gazete okuması
-Aynalı camda kendine bakması
-Çocuklarla konuşması
-Çocuklarla yürümesi
-Acar'ın yüzünden detay
-Uğur Acar röp

( ANTALYA - ÖZEL)- 7.5 yıl önce Türkiye'de ilk yüz nakli yapılan Uğur Acar'ın tedavi süreci tamamlandı.- Her türlü kalabalık ortama girebilen Acar, nakilden önce kendisinden korkan çocuklarla da rahatça konuşabiliyor.- Acar'ın en büyük hayali ise evlenip, çocuk sahibi olabilmek. ANTALYA

- Antalya’da Türkiye'nin 7.5 yıl önce yüz nakli yapılan ilk kişisi olan 26 yaşındaki Uğur Acar, tedavisinde sona gelindiğini, yüzünün normal birinden farkı olmadığını belirtti.
Acar, en büyük hayalinin ise evlenip, çocuk sahibi olmak olduğunu dile getirdi. Manavgat ilçesi Gebece Köyü’nde, 1 aylıkken evde çıkan yangında yüzünün yüzde 90'ında yanık nedeniyle kalıcı hasar meydana gelen 26 yaşındaki Uğur Acar'ın hayatı, 21 Ocak 2012 tarihinde gerçekleştirilen Türkiye'nin ilk yüz nakli operasyonu ile değişti. Yüzünün görünümü nedeniyle 19 yıl boyunca toplumdan uzaklaşan, çocuklar korktuğu kalabalık alanlara ve parklara gidemeyen Uğur Acar, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan ile ekibi tarafından gerçekleştirilen yüz nakliyle yeni biz yüze kavuştu. Yeni görünümüyle hayatı değişen ve 7 yıl 4 ayı geride bırakan Acar, operasyonun gerçekleştirildiği hastanede bir de iş sahibi oldu. Çevresinde sevilen, girdiği ortamlarda ilgi gören Acar, istediği parka, AVM’ye ve kalabalık ortamlara çekinmeden girebiliyor. Çocuklarla sohbet eden Uğur Acar’ın en büyük hayali ise evlenip bir çocuk sahibi olabilmek. 7 yıldır sürecin iyi gittiğini ifade eden Uğur Acar, şu anda hayatında her şeyin normal derecede olduğunu söyledi.

Acar, ilaçlarını da düzenli olarak kullandığını belirtti.
“Tıraş olabiliyorum” Zamanla yüzünde hissettiği duyuların geri geldiğini dile getiren Acar, “Yüzüm, doğduğum haliyle olmasa da göz kırpma, kaş kaldırma, sinirlenme gibi hareketlerimi yapabiliyorum. Kendim tıraş olabiliyorum. Aynı zamanda berbere de gidiyorum, tıraş olabiliyorum. Onun dışında rutin kontrollerimi yaptırıyorum. Göreceğim herhangi bir fizik tedavi kalmadı, süreç tamamlandı. Artık sadece ömür boyu kullanmam gereken ilaçlar olacak.” dedi.
"Park korkusu kalmadı" Akdeniz Üniversitesi’nde çalıştığını hatırlatan Acar, hafta içini çalışarak, hafta sonunu ise kendine vakit ayırarak değerlendirdiğini anlattı. Acar, “Hafta içi çalışıyorum. Hafta sonlarında ise tarihi ve turistik yerlere gidiyorum. Parka gidiyorum, gazete okuyorum. Bazen de akrabalarımın yanına gidiyorum. Aynı zamanda bana yüzü bağışlayan aile ile de telefonla görüşüyorum. Onunla bağımı koparmadım. Her ne kadar evleri uzak olsa da, telefonla görüşüyorum.” şeklinde konuştu.
“Çocuklar artık benden kaçmıyor, korkmuyorlar” Sağlık problemlerini geride bıraktığının altını çizen Acar, en büyük hayalinin ise evlenip bir yuva kurmak olduğunu söyledi.

Bu mutluluğu uzun zamandır yaşamanın hayalini kurduğunu vurgulayan Uğur Acar sözlerine şöyle devam etti: “Bundan sonra hayatımda istediğim şey evlilik. Bunun dışında evlendikten sonra çocuk sahibi olmak istiyorum. Daha önceki hayatımda çocukların benden kaçtığı zamanları hatırlıyorum. Bu nedenden dolayı çocuk sahibi olmanın pek de hayalini kuramamıştım. Nakilden sonra ise ilk düşündüğüm şey sağlığıma kavuşmaktı. Sonrasın da her şeyi düzene koymaya başladım. Şimdilerde sağlığım da yerinde, güzel bir işim de var. Zamana bıraktığım tek şey, mutlu olabileceğim kişiyi bulup evlenmek. Çocuklar artık benden kaçmıyor, korkmuyorlar. Bunu da gördüm ve gerçekten çok mutluyum, Allah’tan başka ne isteyebilirim ki”
5 Mayıs 2019 Pazar günü yayınlandı