Saraybosna'nın 50 yıllık saz ustası - SARAYBOSNA
Metiljevic, ilk kez saz sesini duyduğunda 14 yaşında olduğunu anlatarak, "Sazın tınısını ilk kez duyduğumda çok beğenmiştim. Yıllarca bana saz alması için babama ısrar ettim. O dönem yaşadığım yerde saz olmadığından babam ilk sazımı Türkiye'den getirmişti." şeklinde konuştu.
Türkiye'den gelen ilk sazına bakarak saz ustası olmaya karar verdiğini dile getiren Metiljevic, ürettiği ilk sazla o dönemde bir albüm de kaydedildiğini aktardı.Yarım asırdır saz ustası olan Metiljevic, bugüne kadar el yapımı 50'den fazla sazı olduğunu belirterek, "Sazlarımın alıcısı var. Bu beni çok mutlu ediyor. Maddiyatın ötesinde, sazın yaşayacak olması beni sevindiriyor. Tellere haftada bir kez de vursanız o saz hayata tutunacak." dedi.
- Saz yapımı uzun zaman alıyorMetiljevic, Bosna Hersek 'te el yapımı saz bulmanın çok zor olduğunu belirterek, ülkenin kuzeyindeki bazı şehirlerde saz ustalar olduğunu anca başkent Saraybosna ve civarında sazı kendisinden başka yapan tanımadığını ifade etti.
Bir saz yapımının bir yıl kadar sürdüğünü söyleyen Metiljevic, "Saz yapımında en uzun süren işlem hangi ağacı kullanacağınıza bağlı olarak bu ahşabın kurumasını beklemek. Benim en çok kullandığım ceviz ağacı, zira her yerde bulmak mümkün. Akçaağaç ise öyle değil. Kiraz ağacı da reçinesi yüzünden zor kuruyor." ifadelerini kullandı.Metiljevic, sazın armut biçimindeki gövde büyüklüğü konusunda uluslararası bir ölçü bulunmadığının altını çizerek, "Sazın sihirli tınısına ulaşmak için farklı büyüklüklerde gövdeler yapılıyor. Saz size, her zaman daha iyisini yapabilirsin hissi veriyor." diye konuştu.
Sazı tamamladığında yaşadığı hissi balıkçılarınkine benzeten Metiljevic, "Balıkçılar oltalarını nehre attıktan sonra sabırla bekler. Balık oltaya takılınca balıkçı heyecanlanır. Sazı bitirince tam olarak böyle hissediyorum. Tellerini bağlayıp akordunu tamamlayınca hemen çalmaya başlarım. Bu, çalışmamın en son seviyesi. Bir anda bir elektrik hissederim. İşte o zaman ruhum yaptığım sazın sesiyle dolar." ifadelerini kullandı. - Türk saz ustalarına saygıMetiljevic, saz ezgisini dinlemenin bambaşka bir duygu olduğunu belirterek, "Sazı hatasız ayarladığınızda duyduğunuz ses tüylerinizi diken diken etmeli. Saz, müzik için büyük bir zenginlik. Saz, tınısıyla arkasında inciler bırakır." dedi.
Bosna Hersek 'in halk şarkıları sevdalinkaları seslendiren sanatçılarından Emina Zecaj ile birçok turneye katıldığını anlatan Metiljevic, "Mesela 1976'da ABD'de bir festivale katılmıştık. Onların da saza benzeyen 'banjo' isimli bir müzik aleti var. Dolayısıyla sazın çıkardığı sese aşinalar, ancak İtalya'da öyle değildi. İtalyanlar saz ve sevdalinkaya büyük ilgi gösterdi. Zecaj'ın sesi sazla birleşince kulakların pası silinirdi. Onun sesinde saz için özel bir tını vardı sanki." diye konuştu.
Metiljevic, Türkiye'deki sazcıları da yakından takip ettiğini ve büyük bir saygıyla dinlediğini belirterek, "Türk sazcıları yeterince dinlemeden bu dünyadan göçersem çok üzülürüm. Türk müziği son derece zengin. Saz ise orkestraların vazgeçilmezi." dedi.
Sevdalinka Müzik Aleti Uluslararası İtalyan Ceviz Ağacı
11 Nisan 2018 Çarşamba günü yayınlandı