Hüseyin Çelik 4. Liderlik Forumuna Katıldı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ' nin koalisyon ortağı olduğu döneme ilişkin TBMM Araştırma Komisyonu kurulmasına ilişkin olarak, “Bu o dönemle ilgi sadece Sayın Bahçeli ' nin şahsına ait bir araştırma değil, bu dönemdeki kayıplarımızla ilgili olarak yapılacak olan araştırmadır” dedi.
Başbakan Avrupa Bilkent Üniversitesi Hülya Koçyiğit Çamlıca 


Çelik, Bilkent Üniversitesi tarafından Rixsos Otel ' de düzenlenen 4. Liderler Forumu ' na katılarak bir konuşma yaptı. Teknolojik gelişmeyle birlikte dünyada başdöndürücü bir değişiklik yaşandığını belirten Çelik, girişimciliğin bu çağın olmazsa olmaları arasında yer aldığını söyledi. 2002 yılından önce milli gelirin 100 lirasından 76 lirasının borç olduğunu belirten Çelik, bugün gelinen noktada milli gelirin 100 lirasının 36lirasının borç olduğunu ifade etti. Çelik, bugün Türkiye ' nin artık IMF ' ye borç veren ülke haline geldiğini söyledi.

Çelik, konuşmasını ardından öğrencilerin sorularını da yanıtladı. Bir öğrencinin Çamlıca'ya yapılacak olan caminin zarafetten uzak olduğunu belirterek, “Size Çamlıca'ya o camiyi yapmayın diye yalvarabilirim. Bu camiyi yaparak bir mesaj vermeye mi çalıyorsunuz? ' yönündeki sorusu üzerine Çelik, toplumun istemediğini hiçbir şeyi topluma dayatmadıklarını söyledi. Avrupa ' nın en görkemli binalarının katadrellar olduğunu söyleyen Çelik, “ Ama hiç kimse gelip te bu kiliseyi niye gözümüzün içine soktunuz demez. Kocatepe camiinin Ankara selüetine ne zararı var? Zarafet göreceli bir kavramdır. Böyle bir esere bana göre ihtiyaç var. Ben Çamlıca ' ya yapılacak camiinin mimarisini gördüm. Ben beğendim. Senin yalvarmana gerek yok. Demokrasilerde talepte bulunabilirsiniz. Camiye ilişkin vatandaşlarını yüzde 80 ' nin olumlu görüşü var. Çoğunluğa da saygı duymak zorundayız” dedi. Çelik, aynı öğrencinin Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri ' nin söylediği ' muhafazakar sanat ' ile ilgili sorusu üzerine bu ifadenin Ak Parti ' nin görüşü olmadığını, bir bürokratın ifadesi olduğunu söyledi.

Çelik, başka bir öğrencinin ' İsrail ' in özür dilemesi ve İmralı sürenci ile ilgili Türkiye ' nin herhangi bir taviz verip vermediğine ilişkin sorusu üzerine şunları söyledi: “Diplomaside ebedi dostluk ve ebedi düşmanlık yoktur. Eğer Türkiye ' nin dostluğu da gazabı da İsrail tarafından önemsenmeseydi İsrail Türkiye ' den özür dilemezdi” dedi. İsrail ' in özür dilemesi konusunda herhangi bir taviz verilmediğinin altını çizen Çelik, özür dilemenin çözüm sürece ile alakasının da olmadığını ifade etti. Çözüm sürecinde Ak Parti ' nin bir pazarlık içinde olduğu yönündeki eleştirilere de yanıt veren Çelik, şunları söyledi: “Türkiye üniter yapısı hiç kimse ile pazarlık konusu yapılmamıştır. Bu meletin istemediği bir çözüm asla hiç kimseye dayatılmadı, dayatılmayacaktır. Biz çocuklarımızın erken yaşta ölmemesini istiyoruz, anaların gözyaşının dinmesini istiyoruz ve ayaklarımızda adeta pranga gibi duran terörden kurtulmak istiyoruz Biz bunun bunu içinde hiçbir anlaşma ve pazarlıklar içinde değiliz Bunu kendimize ve millete hakaret kabul ederiz” dedi. Çelik sürecin zor olduğunu, sürecin başarıya ulaşması için İmralı ' nın, Kandil ' in, Avrupa ' nın BDP ' nin iş dünyasının, vatandaşların ikna edilmesi gerektiğini söyledi.

Çelik, toplantıdan ayrılırken gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ' ın MHP lideri Devlet Bahçeli ' nin koalisyon ortağı olduğu döneme ilişkin Meclis ' te Araştırma Komisyonu kurulacağına ilişkin açıklamalarının anımsatılması üzerine Çelik, 2000-2001 yılında Türkiye ' nin çok büyük ekonomik kriz yaşadığını anımsattı. Çelik, “Batık bankalar ve özellikle bir gecede belli grupların Hazine ' den aşırdıkları Merkez Bankası ' ndan aldıkları kaynaklar var. Bunların kim olduğu da üç aşağı beş yukarı biliniyor. Bunlar eskiden belli konuşuluyor. Bu o dönemle ilgili sadece Sayın Bahçeli ' nin şahsına ait bir araştırma değil, bu dönemdeki kayıplarımızla ilgili olarak yapılacak olan araştırmadır. Araştırma Komisyonu kurulması için önergeler verildiği zaman sizlerde bilgi sahibi olacaksınız” dedi.

' 5. ' inci BDP Heyetinin ne zaman İmralı ' ya gideceğine ilişkin soru üzerine Çelik, “Çözüm süreci öngörüldüğü şekilde, düşünüldüğü şekilde devam ediyor. Büyük fotoğrafa bakmazsak, armudun sapı, üzümün çöpü hesabı yaparsak biz bu meselenin üstesinden gelemeyiz. Dolayısıyla bu kadar sıkıntılı, Türkiye ' nin can alıcı ve can yakıcı problemlerini birini çözmeye çalışırken zaman zaman arızalar olabilir, zaman zaman sıkıntılar da olabilir. Ama biz bunlara takılmayacağız. Bunu sabote etmeye engellemeye yönelik hareketler de olabilir. Biz bunlara takılmayacağız Yolumuza devam edeceğiz. 5 ' inci grup İmralı ' ya ne zaman gider? Bu Adalet Bakanı ' nın vereceği izine, uygun göreceği tarihe bağlıdır” ifadesini kullandı. Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ' nun ' Akil insan aklını kiraya vermez ' yönündeki sözlerini talihsiz ifadeler olarak nitelendirerek eleştirdi. Çelik, “Bu sözler Akil insanları değil Sayın Kılıçdaroğlu ' nu küçültür. Bu Akil insanlar dediğimiz 63 kişilik grup hiçbir menfaat beklemeden, hiçbir karşılık , hiçbir şan ve şeref beklemeden bu işe gönüllü olarak katılan insanlardır. Memleketimde bir yangın var. Bende bu yangını söndürmek için bir kova su dökeceğim diyen insanlardın bunlar. Dolayısıyla bu insanları küçük görmek. Hakir görmek, bizatihi bu iddiaların sahibini küçültür. Allah aşkına bu Akil insanlar hükümet hangi akıllarını kiraya vermişler? Nasıl olmuş bu? Dolmabahçe ' de ki görüşmede bende vardım. Bir yol haritamız olacak mı diye sorduklarında Sayın Başbakan dedi ki; “Siz akil insanlarsınız. Her grup gideceği bölgenin hassasiyetine göre kendi yöntemini, çalışma şartlarını kendi oluşturur. Bizim size dayattığımız bir yol haritası da yoktur” Orta payda Türkiye ' de akan kanın durdurulması” dedi.

Çelik, Akil insanlar arasında her kesimden insanlar olduğunu belirterek, “ Akil insanlar Sayın Kılıçdaroğlu ' nu da Sayın Bahçeli ' yi de dikkate almadan yoluna devam ediyorlar. Akilliğe yakışan da budur. Başka türlü davransalar zaten toplum onların akilliğinden şüphe eder. Bu insanlar bu goygoylara bu tam tam çığlıklarına hiçbir zaman itibar etmediler ben bundan sonrada etmeyeceklerini düşünüyorum” dedi.

Çelık, Akil insanların süreci gayet güzel götürdüklerini söyledi. Akil İnsanlar Komisyonu ' nda yer alan Hülya Koçyiğit ' in ' Bize karşı linç kampanyası var ' yönündeki sözlerinin anımsatılması üzerine Çelik, Son derece haklı. Hülya Koçyiğit gibi zarif bir hanımefendi düşünün. İşini gücünü bırakmış..Bu insanların hepsinin işi gücü var. Bu işin sonunda bir para ödülü, siyasi ödül yoktur. Bunu karşılığında esas ödül eğer bu iş çözüldüğünde bir şeref sözkonusu olacaksa bundan katkısı herkesin bu şerefte katkısı olacak. Evde oturup çoluk çocuğu ile oturmak varken , işini görmek varken kendini ticari kazançlarına yönlendirmek varken, işini gücünü bırakmış insanlara bu dili geliştiriyorsanız, Hülya Koçyiğit ' in ' Bize linç yapılıyor ' demesi da normal, başkasının başka şey düşünmesi de normal” dedi.

Öte yandan Çelik ' i dinleyenler arasında Bilkent Üniversitesi ' nde okuyan oğlu Enis Çelik vardı.
14 Nisan 2013 Pazar günü yayınlandı