Esed'in işkencesinden geçen kadınlar zulmü anlattı (1)
Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR) verileri, rejim güçlerinin, gözaltı merkezlerindeki en az 864 kadına ve 18 yaş altındaki en az 432 kız çocuğuna yönelik 7699 tecavüz vakasına karıştığını gösteriyor. Ancak gerçekte tutuklu ve tecavüz edilen kadın sayısının, bu rakamların çok üzerinde olduğu biliniyor. Bunun nedeni tutuklamaların çoğunun kayıt altına alınmadan gerçekleştirilmesi veya tecavüz mağduru kadınların sessiz kalmak zorunda bırakılması. - "Darbeler sebebiyle kemiklerim ve dişlerim kırıldı" Suriye 'de 7 yıldır süren iç savaş süresince Beşşar Esed rejiminin cezaevlerinde yasa dışı olarak tutulan, işkence gören ve tecavüze uğrayan kadınlar, serbest kalmalarının ardından yerleştikleri güvenli bir bölgede yaşadıklarını AA'ya anlattı.Halep'te bir güzellik salonu işleten Lazkiyeli M.F, Esed rejimi tarafından, insani yardım yaptığı için gözaltına alındığını, 50 gün boyunca işkence gördüğünü, aldığı darbeler sebebiyle kemiklerinin ve dişlerinin kırıldığını söyledi.
M.F, Halep'teki hapishaneden Şam'a nakledildiğini, orada işkenceler sebebiyle gençlerin ve kadınların öldüğüne şahit olduğunu belirtti.
M.F, "Rejimin tutuklu kadınlara ve Suriye halkına yaptıklarını anlatacak kelime yok. Zulmün haddi hesabı yoktu. Ebu Haydar, Ebu Abdo ve Ebu Yezen adındaki (rejim milisi) Şebbihalar bir çok kişiyi işkence ile öldürdü." dedi.
- "Ölüm, tutuklu olmaktan daha insaflı"Adra Hapishanesinde de kaldığını ve oranın kadın ve çocuklarla dolu olduğunu ifade eden M.F, "Özellikle Tartuslu Mulazim Muhammed bize çok işkence yaptı. Anneler gününde tahliye edilecektim ama reddedildi. Beni 285 numaralı güvenlik birimi teslim aldı. 3 ay boyunca her fırsatta işkence ettiler. Dayaktan ziyade küfürler daha çok canımızı yakıyordu. Bize herşeyi yaptılar; işkence, aşağılama, tecavüz... Ölüm, tutuklu olmaktan daha insaflı bizim için." diye konuştu.
- "Hamile kadını döverek karnındaki çocuğu düşürdüler"Rejim hapishanelerinde fiziki işkencenin yanı sıra psikolojik olarak da sürekli işkence gördüklerini aktaran M.F, şöyle devam etti:"İşkence odaları koğuşun yanındaydı. İnsanlara nasıl işkence yaptıklarını görüyorduk. Hatta bir defasında bir kadın kocası ve kardeşiyle hapse girmişti. Kadını, eşi ve kardeşinin önünde soydular, odaya alıp tecavüz ettiler. 17 yaşında bir kıza bile tecavüz ettiler. Rejimin yaptıklarını kimse yapmadı. Bir kadın hamile kalmıştı, kadını döverek karnındaki çocuğu düşürdüler. Bizi sürekli İran'a savaş esiri olarak vereceklerini söylüyorlardı. Gece 12'de akli dengesi bozuk olan birini getirip bizi korkutmak için koğuşumuzun önünde tecavüz ettiler." - "Onlar için rakamlardan ibarettik"Hapishanede insani hiç bir muamelenin olmadığını, yaşadıklarını hatırladıkça hala ağladığını anlatan M.F, "Yemeklerimize böcek koyuyorlardı. Sularımıza insan pisliği karıştırıyorlardı. Namaz yasaktı. Sabun, temizlik hepsi yasaktı. Yağmurda bile tutuklulardan birisi suya yönelse "Seni varil bombasına bağlayıp uçakla ailenin üzerine atacağız" diyorlardı. Muamele tarif edilemez şekilde kötüydü. Onların elindeyken bizleri her şeyden mahrum bıraktılar. Onlar için rakamlardan ibarettik. " ifadelerini kullandı.Halen içeride bir çok tutuklunun işkenceye maruz kaldığını ve seslerinin duyulması gerektiğini aktaran M.F., "Bizler bu ülke için çok şeyler yaptık, her şeyimizi verdik. Hak için çalıştık. Tek isteğimiz bizleri hissetsinler. Suriye içinde ve dışında hep aşağılanıyoruz. Biz sadece insani yardım yaptık, başka bir şey yapmadık." dedi.
Güzellik Salonu Tecavüz Mağduru İşkenceler Kız Çocuğu İnsani Yardım
8 Mart 2018 Perşembe günü yayınlandı