Prof. Dr. Sudi Apak: “Türkiye’de bir finans merkezinin olması şart”
Dış Ticaret Açığı Alım Gücü Cari Açık Finans Merkezi Dış Ticaret
-Detay görüntüler
( İSTANBUL ) İSTANBUL
- Ekonomide yaşanan gelişmeler ile birlikte Türkiye’nin ekonomisini değerlendiren Prof. Dr. Sudi Apak, kredibilite sorununun yaşanmaması için Türkiye’de bir finans merkezinin olması gerektiğini vurguladı. Dolar ve euro’da görülen artış ile birlikte Türkiye ekonomisini nasıl yönlendirilmesi gerektiği üzerine değerlendirmelerde bulunan İstanbul Esenyurt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sudi Apak, Türkiye’nin ekonomideki en büyük sonunun kredibilite sorunu olduğunu ifade etti.
Dünya piyasalarında yüksek hacimle iş yapılmasının kredibilite arttıracağını da söyleyen Prof. Dr. Apak, Ekonominin dengeli bir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Uzun vadede cari açıkla nasıl baş edileceği belirlenmelidir ”dedi.
“Varlık fonları kaynak oluşturmalı” Kredibilite sorununun nasıl giderileceği ile ilgili yorumlarda bulunan Prof. Dr. Apak, “Bu sorun dünya finans piyasalarına Türk Bankaları ya da Türk işletmeleri olarak daha fazla girmememizden kaynaklanıyor. Bununla birlikte varlık fonlarının birbirleriyle rekabet eder halde kaynak oluşturuyor olması lazım. Nitekim dünya piyasalarına daha çok girdi çıktı yapılmalı. Daha fazla hacimle iş çevrilirse bu alanlarda kredibilite artmış olur. Dolayısıyla da risk oranı da o ölçüde azalır. Bu döngü sağlanamazsa alınan fonların maliyeti de artar. Maliyet artınca da işletmelerin alım gücü düşer ve üretim yapamaz hale gelir. Bunun mümkün olduğu kadar maliyetinin düşmesi lazım. Bu da dövizin düşmesiyle olur” dedi.
Prof. Dr. Apak değerlendirmelerine şu ifadeler ile devam etti: Türkiye’de işlem hacminin artması, dış piyasalara daha fazla girilmesiyle olur. Ayrıca Türk malının prim yapması kredibilite sorunun da önüne geçer. Böylece işletmeler daha rahat para bulur. Bununla birlikte Türkiye’de mutlaka bir finans merkezinin olması gerekiyor. Dolayısıyla kredibilite sorununun aşılması için dünya ticaretini bilen Türk firmalar da piyasada aktif olmalı. Ayrıca Türkiye’deki bankaların tekrar topluma kazandırılmalı. Son zamanlarda Emlak Bankası’nın tekrar açılması çok güzel bir gelişmedir” ifadelerinde bulundu. Ekonomideki dalgalanmaların geçici olduğunu da belirten Prof. Dr. Apak, “En ufak bir krizde herkes dış ticaret açığını konuşuyor. Türkiye bu tarz krizleri belli ölçüde daha rahat çözecektir. Burada önemli olan cari açık meselesini krize girmeden idare edebilmektir. Bundan dolayı kimsenin heyecana kapılmaması gerekiyor. Türkiye’nin büyük bir ekonomisi var. Dünyada yapılan beş büyük projenin üçü Türkiye’de yapılıyor. Bu durum ülkemiz için çok büyük avantajdır. Piyasalar oturduktan sonra ekonomimizin çok daha iyiye gideceğini düşünüyorum” dedi.
21 Nisan 2018 Cumartesi günü yayınlandı