PAÜ, BİYOM arazisinde hiçbir bitkiye zarar verilmeden alt yapı çalışmasını tamamladı
İş Makinesi Kanalizasyon Periyodik Bakım Yabani Hayvanlar Alt Yapı Çalışması
-Araziden farklı açılarda drone görüntüsü
-Arazinin havadan drone görüntüsü
-Alanın çevresinden drone görüntüleri
-Çalışma alanından yakın plan drone görüntüsü
-PAÜ Yapı İşleri Teknik Daire Başkanı Ahmet Barbak Röportaj
-Bitki ve fidanlardan görüntü
-Araziden detay görüntüsü
( DENİZLİ )- Hiçbir bitkiye zarar verilmeden alt yapı çalışmasının bittiği BİYOM’da tarımsal faaliyetler sürüyor- Merkezde yürütülen tarımsal faaliyetler ile ülke ekonomisine katma değer sağlanması planlanıyor DENİZLİ
- Alt yapı çalışmaları esnasında bitkilere zarar verildiği iddiası ile gündeme gelen Pamukkale Üniversitesi Bitki Genetiği ve Tarımsal Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (BİYOM) arazisinde havadan yapılan çekimlerde hiçbir bitki türüne zarar verilmediği ortaya çıkarken, iş makineleri ile ezildiği öne sürülen bitkilerin ise aksine modern yöntemlerle saksılara yerleştirildiği görüldü.
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) tarafından hayata geçilen ve açıldığından 500’e yakın bitki türünün sergileneceği Bitki Genetiği ve Tarımsal Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (BİYOM) alt yapı çalışmaları tamamlanırken, havadan görüntülenen alt yapı çalışmalarında ise bitkileri zarar verilmediği gözlendi. BİYOM uygulama merkezinin kullanılmayan alanlarında yapılması planlanan fakülte binaların kanalizasyon ve alt yapı çalışmaları için yürütülen alt yapı hattı döşeme çalışmaları sona erdi. Geçtiğimiz günlerde bazı medya organlarında iş makinesi ile müdahale yapıldığı iddia edilen yerli tohum ve bitki üretim projelerin yürütüldüğü üretim tarlasının alt yapı çalışmaları da proje kapsamında bitirildi. 10 bin 600 metrekarelik alana sahip BİYOM’da yaklaşık çok sayıda yerli tohum projesi yürütülerek tarımsal alanda ülke ekonomisine katma değer katılması hedefleniyor. Seyrek ve az sayıda bulunan aranyo (çalı türü bitki sınıfı) bitkilerinin ise alt yapı çalışmaları kapsamında bulundukları yerden profesyonel bahçıvanlar tarafından sökülerek saksılara yerleştirildiği ve periyodik bakımlarına devam edildiği öğrenildi. Birçok bitki türü koruma altında BİYOM, Denizli ve Türkiye için ekonomik ve kültürel öneme sahip bitki türlerinin modern teknolojilerle toplanması, karakterize edilmesi, korunması, çoğaltılması ve ıslah edilmesine imkan sağlayacak. Merkezde klasik ve modern bitkisel yetiştiricilik, hızlı çoğaltma, genetik ve moleküler karakterizasyon, ıslah, hastalık testleri, gen kaynağı, bitki embriyolojisi, fitoremediyasyon gibi yöntemler uygulanacak. Merkezde Türkiye’de kaybolmakta olan bitkisel gen kaynaklarının in vitro ve in vivo koşullarda korunabilmesi için gerekli teknolojilerin geliştirilmesine ev sahipliği yapacak. Talep edildiği durumlarda BİYOM’da bitkisel materyallerin pilot üretimlerinin sera ve açık arazi koşullarında yapılacak. Çalışmalarda hiçbir bitkiye zarar verilmedi İhlas Haber Ajansı
kameramanları tarafından BİYOM arazisinde alt yapı çalışmalarının yapıldığı alan ve bitki tohumlarının dikili olduğu bölgeler havadan görüntülendi. Yerlerinden titizce sökülen aranyo bitkilerinin bulunduğu alana iş makinesi yardımıyla 80 santimetrelik kanallar kazılarak pis su giderlerinin olduğu borular döşendi. Merkeze yapılması planlanan Mimarlık Fakültesi, Çocuk Bilim Merkezi ve Anaokulu’nun alt yapı çalışmalarının sağlıklı olması için yapılan alt yapı çalışmasında hiçbir bitkiye zarar verilmediği belirtildi. “Soğanlara proje bitkilerine zarar verilmesin diye bu çalışmayı yaptık” PAÜ Yapı İşleri Teknik Daire Başkanı Ahmet Barbak yapılan alt yapı çalışmalar esnasında her hangi bir bitkiye zarar verilmediğinin altını çizdi. Merkezdeki alt yapı çalışmasının ana kanalizasyon hattını bağlanacak şekilde yapıldığını ve bu çalışmalar esnasında bitkilerin zarar görmediğini yenileyen Bardak, “Bu alt yapı çalışmamızı yapmamız gerekiyordu çünkü mimarlık fakültesi ihalemize çıkacağız, ana okulu binalarımızı yapacağız. Tabii ki bunların kanalizasyonlarını da bağlayacağımız bir ana hat olması gerekiyor sağlık yönünden. Biz özellikle burada çalışmalarımıza bariyerlerle güvenlik önlemlerini alarak ve küçük bir kepçe sokarak burada bir kazı çalışması yaptık. 80 santimetre derinliğinde kanallara boru döşeyerek hattımızı tamamladık. Üzerini örterek eski haline getirdik. Kazı çalışmalarına başlarken açmış olduğumuz buraya koruma altına alan yabani hayvanların girmemesi için yapılmış olan tel örgüyü tekrar 2 kat yaparak eski haline getirildi.
Buradaki soğanlara proje bitkilerine zarar verilmesin diye bu çalışmayı yaptık. Kazı çalışmasına başladığımızda yerde aralıklı duran aronya bitkilerini üniversitemizin yetkili bahçıvanları tarafından alınarak saksılara oturtulmuştur ve sulamaları da düzenli bir şekilde yapılmaktadır” diye konuştu.
(FP-GC-RFK-
2 Nisan 2020 Perşembe günü yayınlandı