TBB Başkanı Feyzioğlu: “Yargı reformu ile son 20 yıldır çözülmesi gereken sorunlar çözüldü”
Kadın Hakları Yargı Reformu Yargı Paketi Baro Seçimleri Anayasa Değişikliği
-Metin Feyzioğlu açıklaması
( GİRESUN )- Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu:- “HSK'nın yapısının mecliste uzlaşarak, çoğulcu katılımcı bir anlayışla ve tam demokratik bir şekilde anayasa değişikliği yoluyla çözülmesi, bu bizim önerimiz”- “Bizim görüşümüz bu konuda (idam) çok nettir, biz karşıyız” GİRESUN
- Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, “Yargı reformu ile son 20 yıldır çözülmesi gereken sorunlar çözüldü” dedi.
Metin Feyzioğlu, Karadeniz 18. Genişletilmiş Baro Başkanları Toplantısı için Giresun’a geldi. Feyzioğlu, toplantı öncesi gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Yargı reformu hakkında değerlendirmelerde bulunan Feyzioğlu, paketin olumlu ve faydalı olduğunu belirterek, bazı kesimlerin yargı reformunu "Çok önemsiz, hiçbir soruna çözüm sağlamadı" diye itibarsızlaştırmak istediğini söyledi.
Yargı reformu ile son 20 yıldır çözülmesi gereken sorunların çözüldüğünü ifade eden Metin Feyzioğlu, “Baro başkanlarımızla, son 20 yıldır neredeyse tüm baro başkanlarımızın çözülsün diye kamuoyunun gündemine taşıdıklarını, hatta baro seçimlerinde seçim kampanyalarına mevzu ettikleri hemen her konu daha ilk yargı paketinde çözülmüş durumda. Birazcık sabır. Galiba biraz sabırsız bir toplumuz. Uygulanması için çeşitli süreler var, bir ay sonra, iki ay sonra, üç ay sonra gibi yürürlüğe girecek maddeler de var. Onların tamamı hayata geçirildiğinde gerçekten Türkiye'de bir ferahlama sağlayacak, meslektaşlarımıza da gündelik önemli gelişmeler sağlayacağına biz inanıyoruz” dedi.
Yargıya güvenin arzu ettikleri seviyenin çok altında olduğunun kaydeden TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, "Bunun çözümü iki ayrı ama birlikte götürülmesi gereken yöntemin uygulanmasından geçiyor. Bir tanesi sisteme ilişkin değişikliklerin yapılması lazım. Günü geldiğinde ki bize göre gelmiştir, HSK'nın yapısının mecliste uzlaşarak, çoğulcu katılımcı bir anlayışla ve tam demokratik bir şekilde anayasa değişikliği yoluyla çözülmesi, bu bizim önerimiz. Neden? Çünkü toplumu ilgilendiren hemen her yargısal konuda birileri tribünlere çıkıyor ve tribünlerde amigoluk yapıyor. Eğer hukukun bir tarafıysanız, siyasi bir taraf tutmayı reddediyorsanız da iki taraf birbirine vatan haini diye sesleniyor. Oysa vatan hainliği gibi suçlamalar çok ağar suçlamalar” şeklinde konuştu.
Metin Feyzioğlu, yakında müjdeli bir haber vereceklerini kaydederek şunları söyledi: “Onda da meslektaşlarıma önemli müjdeler inşallah sayın Bakanla birlikte vereceğiz. Güzel adımlar atılıyor. Yeşil pasaport ya da hususi damgalı pasaport diye tüm bu reformları küçük göstermek isteyenler belki olabilir, onlara vatandaşlarımız itibar etmesinler, meslektaşlarımız zaten etmiyor. Tüm mesele vatandaşı savunan avukatın kürsüdeki hakim ve savcıyla sembolik anlamda da eşitliğinin teyit edilmesidir. O eşitliğin teyit edilmesi, vatandaşın savcı karşısında, vatandaşın hakim karşısında bir güç olduğunun, eşit bir unsur olduğunun teyididir." Metin Feyzioğlu, bir gazetecinin Rabia Naz Vatan'ın ölümüyle ilgili soruya, "Son derece üzücü bir olay, tüm ayrıntılar Soner başkanımın organizasyonunda takip ediliyor. Kendisine onun şahsına destek veren tüm barolarımıza, kadın hakları savunucusu meslektaşlarımıza, çocuk hakları savunucusu meslektaşlarımıza çok teşekkür ediyorum” dedi.
Metin Feyzioğlu, bir gazetecinin 'idamla ilgili düşünceleriniz nelerdir?' sorusuna ise karşı olduklarını söyledi.
Feyzioğlu, “Bizim görüşümüz bu konuda çok nettir, biz karşıyız, bilimsel verilerle karşıyız. İdamın suçları önleyici gücünün ya da caydırıcı etkisinin olmadığı eldeki bilimsel verilerle sabit. Tam aksine cezanın mutlaklığını sağlamak, cezanın suç işleyenin cezadan kaçamayacağını bilmesi çok daha etkili. Yani kanunu uyguladığımızda, doğru düzgün uyguladığımızda zaten suçların uygulanmasında etkili olacak. Zaten Avrupa Konseyi çatısı altındaki bütün ülkelerde de idam kaldırıldı, bir gerekçesi var, bunu biz geriye dönüş olarak görürüz, dolayısıyla Türkiye Barolar Birliği olarak bizim tasvip etmemiz mümkün değil” değerlendirmesinde bulundu. (RY-ÖS-Y)
16 Kasım 2019 Cumartesi günü yayınlandı