Meydanların zamanı yarım asırdır onun elinde - İSTANBUL
Şamhal, saatin hassas ve çok parçadan oluşmasının kendisini cezbettiğini belirterek, şöyle devam etti:"Bu işi zevk alarak yaptım. Sonra kademe kademe çıraklık, kalfalık ve ustalık şeklinde devam etti. Zamanla parça tamiri yapmaya başladım. Sonra da bırakamadım. Ustalarımızdan takdir görüyorduk. 24 yaşımda sınavla Meyer'e girdim. 15 - 20 kişilik tamir kadrosu vardı. Sınavı kazandım ve orada çalışmaya başladım. Hala da aynı yerdeyim. Burası saatçilik okulu gibiydi. Başımızda şefimiz ve patronumuz Meyer vardı. Disiplinli şekilde çalıştık. Sabah 08.00'de başlayıp 18.00'e kadar çalışırdık. Meyer rahmetli olunca şirketi yönetici kadroya kaldı."Günümüzde birçok şeyin değerinin maddeyle ölçüldüğünü aktaran Şamhal, saatçilik mesleğinde çırak yetişmemesinden yakındı.Şamhal, insanların farklı beklentiler içine girdiğini ve mesleklerin özünün yitirildiğini ifade ederek, "Eski doygunluk ve kanaatkarlık da yok. İnsan bir şekilde geçinmek zorunda. 'Kazanayım da nasıl olur olsun.' deniyor artık. O nedenle çırak yetiştirmek zorlaştı. Bizim zamanımızda işler abi - kardeş şeklinde devam ederdi. Hafta içi çalışır, aldığımız parayla hafta sonu anca sinemaya giderdik. Cebimizde para kalmazdı. Şimdi bunu yapacak insan kaldı mı? Çırak yetiştirmek neredeyse imkansız hale geldi. Ancak işçi olarak alıp çalıştırabilirsiniz." diye konuştu.
- "Saatin çalışması, kalp atışı gibidir"Şamhal, saatçiliğin de zamanla değiştiğini anlatarak, her şeyin otomasyona geçtiğini ifade etti.
Buna rağmen el işçiliğinin hala değerli olduğunu kaydeden Şamhal, "Emek sarf ediyor ve zaman harcıyorsunuz. Ama o bittikten sonra tık tık tık çalışması huzur veriyor. Sizin ödülünüz de o oluyor. Bitince o çalışmayı seyrediyorsunuz. Hiçbir şey yokken ortada o parçaları bir araya geliyor, adeta canlanıyor. Kalp atışı gibidir." dedi.
Son yaptığı çalışmalardan birinin de Beyoğlu Belediye Başkanlığı binasındaki saat olduğunu belirten Şamhal, şunları kaydetti:"140 santimetre çapındaki saat 3,5 - 4 senedir çalışıyor. Dakikada bir pals alarak çalışıyor. İmalatı bir ay kadar sürdü. Saatler artık zamanımızda sembolleşti. Sokak, cadde tarif etmeye gerek yok. 'Meydandaki saat.' demeniz yeterli. Zamanımızda binalarda cephe saatleri yapılıyor. Bazen soruyorum, 'Bu saate çok mu ihtiyacınız vardı.' diye. Birçok kişi 'Saatli bina desinler diye yaptırıyorum.' şeklinde karşılık veriyor. Saat bu denli önemli. İhtiyaçtan ziyade sembol haline geldi. Türkiye'de birçok yere yaptık. Hatta Batman'da Sason'a bile saat yaptık. Rusya, Azerbaycan, Kazakistan, Bulgaristan gibi yerlere saatler yaptık. Karaköy Meydanı'na bir saat yapmak isterim. Daha önceleri vardı. Binalar değişince onlar da kalktı."
Hafta Sonu Tarihi Bina Muhabir Adres Tarifi Otomasyon
23 Ağustos 2018 Perşembe günü yayınlandı