Islenmis Domates Prostat Kanserinden Koruyor

Özel Imperial Hastanesi Üroloji ve Fitoterapi Uzmani Op. Dr. Ömer Fatih Çelik, domateste yapilan çalismalarda içerisinde olan etken maddelerinin prostat kanserine koruyuculugu tespit edildigini belirterek yüzde 35 civarlarinda bir koruyuculugu oldugunu söyledi.



Çelik, domatesin çig degil de pismis yenmesi daha iyi oldugunu ifade ederek, “Bunun için salça, ketçap ya da yemeklerden menemen gibi pismis domates yemeklerini daha çok tüketilebilir" dedi.

Mandira ürünlerinden özellikle agir tipte peynirlerin prostat kanserine yatkinligi biraz daha artirdigina dikkat çeken Çelik, “Prostat kanserinin baslangiç halinde hiçbir belirtisi olmayabilir. Hastalarin iseme sikâyetleriyle doktora gitmeleri prostat kanseriyle özdeslestirilemez. Çünkü prostatin diger hastaliklarinda ve iyi huylu prostat büyümesinde de benzer sikâyetler olur. Yani idrar sikâyetlerinin prostat kanseriyle direk bir baglantisi yoktur. Eger prostat kanseri baslangiç halinde ise spesifik (özel) belirtiler genellikle olmaz. Ancak kemige yayilmissa kemik agrilari gibi sikâyetlerle hastalar gelebilir. Prostat kanserinin spesifik kendine has bir belirtisi genelde olmaz. Onun için biz 40-45 yasindan sonra gelen erkek hastalarin büyük çogunlugunda PSA dedigimiz prostat spesifik antijeni kanda tarariz. Eger yüksekligi söz konusu ise prostat kanserinden süphe ederiz. Biyopsiye kadar giden bir dizi tetkikler yapariz. Bunlarin sonucunda prostat kanseri var mi, yok mu diye hastalara bilgi veririz. Ancak hastalar söyle bir yanilgi içerisine girerler, benim bir seyim yok sikâyetim yok, rahat isiyorum, gece kalkmalarim yok, yanmam yok, sizim yok Öyleyse prostat kanseri nereden çikti? Aslinda prostat kanserinin kendisi prostatin çeperinde genellikle oldugu için sikâyet vermeyebilir. Bu yanilgidan hastalarin uzak durmasi gerekir. Aslinda 45 yasindan sonra her erkegin kendine baktirmasi lazim. Bazi hasta gruplari var ki; bunlar, babasinda, kardesinde, dedesinde prostat kanseri olanlar ki; genetik yatkinligi söz konusu olan grup. Bu gruplarin biraz daha dikkatli olmasi gerekir. Kirkli yaslarda ürologa gidip ’Benim ailemde böyle bir yatkinlik var, bende de söz konusu olabilir mi?’ diye daha dikkatli olmalari gerekir” diye konustu.



"Bölgemizde prostat kanseri biraz yüksek"

Dogu Karadeniz Bölgesi’nde prostat kanseri oraninin biraz yüksek oldugunu kaydeden Çelik, “Bölgemizde prostat kanseri biraz yüksek. Neden? Çünkü beslenme sekillerimiz biraz agresif. Mesela, hayvansal ürünleri çok tüketiyoruz. Fazla et yemek, mandira ürünleri tercih etmek prostat kanserine yatkinligi artirabilir. Mandira ürünlerinden özellikle agir tipte peynirler prostat kanserine yatkinligi biraz daha artiriyorlar. Bunun yaninda sigara vs. gibi seyler. Ama her hastada her mandira ürünü yiyen hastada böyle prostat kanseri olacak gibi algilanmamali. Ama yine de eger ailede yatkinlik söz konusu ise biraz daha temkinli olmak lazim. Eger ailede böyle bir yatkinlik varsa ilk tercih edecegimiz seylerden bir tanesi likopen içeren domates. Çünkü domateste yapilan çalismalarda içerisinde olan etken maddelerinin prostat kanserine koruyuculugu tespit edilmis. Yüzde 35 civarlarinda bir koruyuculugu var. Dikkat edilecek husus domatesin islenmis olmasi gerekir yani etken maddeler domates hücrelerinin içerisinde oldugu için domatesin piserek hücrelerin parçalanmasi ve etken maddelerin disari salinmasi gerekir. Yani çig degil de pismis yenmesi daha iyi. Bunun için salça, ketçap ya da yemeklerden menemen gibi pismis domates yemeklerini daha çok tüketilebilir. Öyle bir yatkinligi varsa hastalarin domatesi öncelikli olarak kullanmasi gerekiyor. Bunun yaninda bitkisel kökenli Saw Palmetto kabak çekirdegi, Afrika erigi agaç kabugu, kirmizi biber olabilir. Küçük çiçekli yaki otunun koruyucu etkinlikleri de olabilir” ifadelerini kullandi.

Fazla çay içmek idrari artirir mi?

Fazla çay içmenin idrari artirip artirmayacagi konusunda ise Çelik, “Normalde su içtiginiz zaman idrara çikarsiniz bu klasik bir sey fazla su içerseniz fazla çay içerseniz idrara çikarsiniz. Ama çayda teofilin, kafein, tein ksantin grubu maddeler var bu madde diürez yapiyor. Yani daha fazla böbrekleri çalistiriyor ve suyun atimini artiriyor. Bunun disinda mesanesi hassas kisilerin nörojenik kompenenti dedigimiz sinirsel durumlari da söz konusu ise hastanin çay, kahve gibi bu maddeleri içeren içecekleri tüketmesi sonucu, kisilerin mesaneleri daha aktif çalisabilir. Hasta sunu söyleyebiliyor su içiyorum hemen idrarim geliyor bu hastalar genellikle su çay kisitlamasina giderlerr. Buna neden olanlardan bir tanesi de yas. Nasil cildimiz yaslaniyorsa mesanemiz de yaslaniyor mesanemiz yaslaninca çok iyi genisleyemiyor, genislenemeyen mesanenin depo kapasitesi düsük oluyor. Bu durumlarda içilen çaydaki etken maddeler aslinda mesaneyi aktif hale getiriyor” diye konustu.