Başkan Erdoğan'dan dünyaya net mesajlar!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Başkan Erdoğan'dan dünyaya net mesajlar!
Başkan Erdoğan'dan dünyaya net mesajlar!
Başkan Recep Tayyip Erdoğan Kabine toplantısı ardından yaptığı konuşmada dünyaya net mesajlar verdi. 

Başkan Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

'Yoğun bir haftayı geride bıraktık. Bugünkü Kabine Toplantısı'nda önemli değerlendirmelerde bulunduk. Türkiye, NATO'ya 13'üncü ülke olarak 1951'de katıldı. Türkiye ittifaka karşı sorumluluklarını bugüne kadar eksiksiz yerine getirmiştir. NATO'nun üzerine inşa edildiği ittifak ve dayanışma ruhunun önemi bu süreçte bir kez daha görülmüştür. Yakın bölgelerde yaşanan sorunlara bakıldığında NATO'nun güvenli şemsiye rolünü yerine getiremediği ortadadır. Dağlık Karabağ, Suriye ve Irak'taki sorunlarda NATO üzerine düşeni beklenen şekilde yapamadı.

Zirve boyunca gerçekleşen temaslarda, NATO konseptinin askeri ve siyasi boyutlarla günümüz şartlarına uygun şekilde geliştirilmesi gerektiğini paylaştık. NATO'nun sorumluluk alanları ile ilgili önceliklerini müttefiklerimizin dikkatine sunduk. İyi terörist kötü terörist ayrımının ne kadar yanlış ve çarpık bir anlayış yansıttığını ifade ettik. DEAŞ'a karşı tek gerçek mücadeleyi Türkiye'nin yaptığını herkese anlattık. 9 bine yakın YTS'yi sınır dışı ettiğimizi, 100 binden fazla kişi sınır dışı ettiğimizi bildirdik. Terörle mücadeleden taviz vermeyeceğimizi bir kez daha hatırlattık.

Ayrıca Kuzey Afrika, DOğu Akdeniz ve Kafkasya gibi bölgelerde huzurun sağlanması için aldığımız inisiyatifleri bir kez daha müttefiklerimize bildirdik. Bu zirvede gördük ki, Türkiye'nin NATO'da önemli bir yeri bulunmaktadır. Bu zirve, NATO'nun da kendini geliştirmesi gerektiği haklılığını bir kez daha ispatlamıştır.

Aziz Milletim, NATO Zirvesi kapsamında çeşitli ülkelerin liderleriyle çok daha kapsamlı konuların ele alındığı bir görüşme yaptık. Zirve Günü olan 14 Haziran'da FransaCumhurbaşkanı Macron, İngiltere Başbakanı Johson, İspanya Başbakanı Sanchez, Hollanda Başbakanı Rutte, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ve ABD Başkanı Biden ile bir araya geldik. Bu görüşmelerin taraflar bakımından yapıcı bir iklimde geçtiğini söyleyebilirim. Bir aray ageldiğimiz tüm liderle, iki ilişkilerin geliştirilmesi konusunda mytabık kaldık. Miçotakis, Biden ve Macron ile doğrudan temasları sıkılaştırma kararı aldık. Böylece sorunların çözümü konusunda karşılıklı adımların atılması konusunda kararlılığımızı ifade ettik.

Yaklık 17 yıllık bir geçmişimiz olan Sayın Biden ile, ülkelerimiz arasında yeni bir dönem başlatmak için bir araya geldik. Karşılıklı pozisyonlarımızı bir kez daha ortaya koydu. Kendisi ile çok daha kapsamlı bir görüş alışverişinde bulunduk. ABD ile üstesinden gelineömeycek hiçbir meselenin bulunmadığını, tam aksine ikili ticari ilişkilerimizin geliştirilmesi yönünde mutabık kaldık. ABD ile diyalog kanallarımızı her alanda geliştirme suretiyle, Sayın Biden ile yakaladığımız bu iklimi geliştirmek konusunda kararlıyız.

Türkiye'nin tek talebi, egemenlik haklarına saygı duyulması ve terörle mücadele konusunda destek verilmesidir. ABD ile yakın ömüttefiklik ilişkisi geliştirmeye hazırız. ABD ile yeni bir dönemin kapılarını araladığımıza inanıyorum.

ŞUŞA ZİYARETİ! 

Salı günü sabaha yakın, Bakü'ye ulaştık. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile işgalden kurtarılan Şuşa'ya hareket ettik. Batı'ya gelin lütfen Karabağ'ı görün dedik. Minsk Üçlüsü'nün özellikle burayı görmesi lazım. Kim 30 yılda burayı ne hale getirmiş görün. Tarihi ve kültürel eserlerin, ağaçların yakılıp yıkıldığı bu güzel coğrafyanın ayağa kaldırılmasına bizzat şahit oldu. Yolların açılmaya, tünelerin açılmaya başladığı bu bölgenin en geç 1 yıl içinde yeni bir çehreye kavuşacağına inanıyorum. Sayın Aliyev'de bu kararlılığı gördüm. Şuşa'da Azerbaycanlı kardeşlerimizin sevincine ortak olduk. Ardından Cıdır Düzü'nde eşsiz bir manzaranın eşliğinde Azerbaycanlı gençlerimizin etkinliğini izledik. Azerbaycan tarihine damga vuran birçok isim Şuşa'dan çıkmıştır.

İnşaallah bu güzel şehir, işgalden kurtarılan Karabağ ve Azerbaycan toprakları kısa sürede mamur edilecektir. Şuşa ile birlikte, Fuzuli, Kelbecer, Hocavend şehirleri de aynı şekilde hızla mamur edilecektir. Karabağ'a yeniden hayat vermenin yanında, Azerbaycanlı kardeşlerimizin bir daha böyle felaket yaşamaması için 'Bir Millet İki Devlet' anlayışıyla hareket ediyoruz.

Şuşa Başkonsolosluğu'nun en kısa sürede açılmasından, Zengezur Koridoru'nun bir an önce hizmete açılmasından tüm başlıkları yakından takip edeceğiz. Çarşamba Günü de Azerbaycam Milli Meclisi'ne misafir oldu. Zafer sevincini adeta yeniden yaşadığımız bu ziyarette, Azerbaycan'ın yanında olacaığımızı tüm dünyaya bir kez daha ilan ettik. Karabağ'ın bölge için ne anlama geldiği önümüzdeki yıllarda bir kez daha anlaşılacaktır. Bölgenin yeniden huzura ve istikrara kavuşmasından en çok fayda sağlayacaklardan biri de Ermenistan olacaktır. Aynı gün bölgede görev yapan askerlerimizle sophbet ettik. Akşam da Galler maçını izledikten sonra Antalya'ya hareket ettik. İnşaallah bu süreç Kafkaslarda yeni bir dönemin başlangıcı olacak.