'Bundan sonra S-400 olayı olmaz'
Esad rejiminin hain saldırısı sonucu 33 askerimiz şehit oldu, 32 askerimiz ise yaralandı. Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu, konuyla ilgili konuşarak, "Bundan sonra S-400 olayı olmaz." ifadelerini kullandı.
Rusya'nın desteklediği Esad rejiminin gerçekleştirdiği hain saldırı sonrası akıllara 'S-400' mesalesini getirdi. S-400'ün Rusya'dan alınıp alınmayacağı merak konusu olurken Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu, “Putin, Suriye'yi desteklemekte kararlı çünkü orada bulunan terör örgütlerinin bazı grupları Rusya'dan geldi, onların dönmesini istemiyor. İkincisi, Suriye'de baş aktör ABD değil, benim diyor. Suriye'de elde ettiği kazanımları masada veya sahada geri adım atarak azaltırsa ABD'ye yenilmiş olur. Dolayısıyla, ABD-Rusya güç mücadelesinde geri adım atmak istemiyor. Bu olay da Türkiye ABD'ye yakınlaştığı için oldu.” ifadelerini kullandı.
Babüroğlu konuyla ilgili soruları şu şekilde yanıtladı:
Türkiye ne yapacak bu durumda?
“Bu kadar gerginlikten, şehit sayısının bu kadar artmasından sonra buna misliyle karşılık vermek zorunda. Ama kime verecek? Rusya biz değil, Suriye yönetimi yaptı dedi. Rusya İdlib'deki kendine göre terör örgütü unsurlarını yok edinceye kadar Suriye'ye yardım edecek. Türkiye de Suriye rejimiyle angaje olacak, onlara misliyle karşılık verecek. Ama Türkiye Barış Pınarı, Afrin gibi kara harekâtı icra eder mi derseniz bir asker olarak söylüyorum; etmemeli. Çünkü hava desteği yok.”
Peki ya ABD'nin tavrı? ABD ne yapmak istiyor; destek mi değil mi? Babüroğlu devam ediyor:
“ABD tuzağa düşürdü ve şu an çok mutlu. ABD önce ‘Arkanızdayız, NATO'yla beraber sizi destekliyoruz, Patriotları veririz' dedi. Sonra Türkiye iyice ciddileşince, şehit sayısı da artınca, ABD ‘Patriot'u inceliyoruz'a döndü. NATO nezdinde de sözlü destek dışında bir şey gelmedi. Dolayısıyla, ABD Türkiye ile Rusya arasındaki bardağı kırdı. Çünkü Rusya Astana süreci ve S-400'le ABD ile Türkiye arasındaki bardağı çatlatmıştı. Şimdi ABD bir çıta yükseltti, Türkiye ile Rusya arasındaki bardağı kırdı. Bundan sonra S-400 olayı olmaz.”
Ya Türkiye-Rusya ilişkileri?
“Onarma süreci olması için ateşkes olması lazım. Ateşkes olmadan, diplomaside iş birliğini geliştirici olumlu adım atamazsınız. Alanda şehitler varken masada olumlu adım atamazsınız, onun için Türkiye ile Rusya, ne olursa olsun, öncelikle bir ateşkes sağlamalı. O süreçte onarım hızlanabilir.
Özetle; Suriye'de Fırat'ın doğusunda PYD/PKK'yı destekleyen bir ABD, Fırat'ın batısında ise rejim güçlerinin arkasında duran bir Rusya var. Dolayısıyla, hem ABD başta olmak üzere NATO müttefiklerimiz tarafından hem de stratejik iş birliği yaptığımız Rusya tarafından yalnız bırakılmış vaziyetteyiz. Ne yaparsak kendimiz yapacağız, kendi gücümüze güveneceğiz. Başkasından bir şey beklememek gerekir. O nedenle de çok dikkatli ve soğukkanlı olmak şart.
Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu, “Putin, Suriye'yi desteklemekte kararlı çünkü orada bulunan terör örgütlerinin bazı grupları Rusya'dan geldi, onların dönmesini istemiyor. İkincisi, Suriye'de baş aktör ABD değil, benim diyor. Suriye'de elde ettiği kazanımları masada veya sahada geri adım atarak azaltırsa ABD'ye yenilmiş olur. Dolayısıyla, ABD-Rusya güç mücadelesinde geri adım atmak istemiyor. Bu olay da Türkiye ABD'ye yakınlaştığı için oldu.” ifadelerini kullandı.
Babüroğlu konuyla ilgili soruları şu şekilde yanıtladı:
Türkiye ne yapacak bu durumda?
“Bu kadar gerginlikten, şehit sayısının bu kadar artmasından sonra buna misliyle karşılık vermek zorunda. Ama kime verecek? Rusya biz değil, Suriye yönetimi yaptı dedi. Rusya İdlib'deki kendine göre terör örgütü unsurlarını yok edinceye kadar Suriye'ye yardım edecek. Türkiye de Suriye rejimiyle angaje olacak, onlara misliyle karşılık verecek. Ama Türkiye Barış Pınarı, Afrin gibi kara harekâtı icra eder mi derseniz bir asker olarak söylüyorum; etmemeli. Çünkü hava desteği yok.”
Peki ya ABD'nin tavrı? ABD ne yapmak istiyor; destek mi değil mi? Babüroğlu devam ediyor:
“ABD tuzağa düşürdü ve şu an çok mutlu. ABD önce ‘Arkanızdayız, NATO'yla beraber sizi destekliyoruz, Patriotları veririz' dedi. Sonra Türkiye iyice ciddileşince, şehit sayısı da artınca, ABD ‘Patriot'u inceliyoruz'a döndü. NATO nezdinde de sözlü destek dışında bir şey gelmedi. Dolayısıyla, ABD Türkiye ile Rusya arasındaki bardağı kırdı. Çünkü Rusya Astana süreci ve S-400'le ABD ile Türkiye arasındaki bardağı çatlatmıştı. Şimdi ABD bir çıta yükseltti, Türkiye ile Rusya arasındaki bardağı kırdı. Bundan sonra S-400 olayı olmaz.”
Ya Türkiye-Rusya ilişkileri?
“Onarma süreci olması için ateşkes olması lazım. Ateşkes olmadan, diplomaside iş birliğini geliştirici olumlu adım atamazsınız. Alanda şehitler varken masada olumlu adım atamazsınız, onun için Türkiye ile Rusya, ne olursa olsun, öncelikle bir ateşkes sağlamalı. O süreçte onarım hızlanabilir.
Özetle; Suriye'de Fırat'ın doğusunda PYD/PKK'yı destekleyen bir ABD, Fırat'ın batısında ise rejim güçlerinin arkasında duran bir Rusya var. Dolayısıyla, hem ABD başta olmak üzere NATO müttefiklerimiz tarafından hem de stratejik iş birliği yaptığımız Rusya tarafından yalnız bırakılmış vaziyetteyiz. Ne yaparsak kendimiz yapacağız, kendi gücümüze güveneceğiz. Başkasından bir şey beklememek gerekir. O nedenle de çok dikkatli ve soğukkanlı olmak şart.