Bacakta Varis Oluşumunun 5 Nedeni
Erkeklere göre kadınlarda 4 kat daha fazla görülen varisler, hareketsiz ve sürekli oturarak ya da uzun süre ayakta durarak çalışanlarda ortaya çıkıyor. Teşhis ve tedavide geç kalındığında ciddi sağlık sorunlarına neden olan varisler, zamanla yaşam konforunu ve bacak estetiğini bozuyor. Memorial Kayseri Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Faruk Cingöz, varis ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Takviye edici damarlar varis artışından sorumlu
Genellikle baldır ve uyluğun iç kısmında damar yumakları şeklinde oluşan varis, kalbe kanı taşıyan toplardamarların genişlemesi, uzaması, kıvrılması sonucunda ciltten görünür hale gelmesi olarak tanımlanır. Kollarda ve bacaklarda bulunan toplardamarlar yüzeyel, delici, takviye edici ve derin olmak üzere 4 farklı anatomik özellikle birbirinden ayrılır. Atardamarda kapakçık bulunmazken, toplardamarlarda kapakçıklar vardır. Açılmış el şekline benzeyen kapakçıklar, kanın geriye kaçmasına engel olur. Varisler de genelde kanı kalbe taşıyan yüzeyel, derin ve perforan damarlardaki kapakçık yetmezliğine bağlı olarak ortaya çıkar. Ayak bileği, diz bölgesi ve baldırda yoğun olarak bulunan takviye edici damarlar ise genelde varis oluşumundan ve artışından sorumludur.
Damar yetersizliği ve tansiyona dikkat!
Kapakçık yetersizliği ve toplardamarda tansiyon yüksekliği varise zemin hazırlayan önemli faktörlerdir. Toplardamarlarda her 10-15 santimetrede bir kapakçık bulunmaktadır. Bu kapakçıklar kavuşamazsa kan geriye kaçar. Sonuç olarak kapakçıkta veya kapakçığın duvarında oluşan hasar kapakçık hareketlerini bozar ve varise neden olur. Uzun süre ayakta hareketsiz kalmaya bağlı olarak ortaya çıkan toplardamarlarda tansiyon yüksekliği de ayaklarda yanma, dolgunluk, ağrı ve şişmeye yol açarak varis oluşumunu hızlandırmaktadır.
Hareketsiz yaşam damar içi akışı etkiliyor
Toplardamar içindeki kan, baldır kaslarının çalışmasıyla kalbe doğru hareket eder. Aslında bağırsak hareketleri ve soluk alıp verme sırasında toplardamar içindeki kan hareketlenerek, kan akışı kalbe yönelir. Bunun için baldır kaslarına ‘ikinci kalp’ ya da ‘toplardamar kas pompası’ denilebilir. Baldır kaslarının hareketini sağlayan yürüyüş toplardamar sağlığı ve varis açısından doğrudan etkilidir. Hareketsizlik arttıkça kan baldırlarda birikmekte ve damar duvarları genişleyerek kapakçıklar kavuşmamaktadır. Ayaklardaki kanın geriye kaçması nedeniyle ‘reflü’ kavramı varis oluşumunda da kullanılır. Sindirim sistemi hastalığı olan ‘reflü gastrit’ midede yanmaya neden olurken, toplardamarlardaki ‘reflü’ ayak tabanlarında yanmayla kendini belli eder.
Varislere yol açan faktörler
1. Varis olanların % 90’ında aile öyküsü bulunmaktadır. Yaş ilerledikçe belli bir biyolojik dönemde varisler ortaya çıkmaktadır.
2. Erkeklere oranla kadınlarda varis 4 kat daha fazla görülmektedir. Erkekler tedavi konusunda doktora başvurmada geç kalırken, kadınlarda görselliği bozduğu için erken teşhis ve tedavi oranı daha yüksektir.
3. Uzun süre yüksek topuklu ayakkabı giyen kadınlarda baldır kasları çalışmadığından varis ortaya çıkar. Yani bacak adalelerinin zayıflaması önemli bir faktördür.
4. Hamilelik döneminde hareketsizlik ve aşırı kilo kadınlarda varise neden olmaktadır. Özellikle çalışan anne adaylarının uzun süre oturması ya da uzun süre ayakta kalması varisin oluşmasında etkilidir.
5. Kronik kabızlık, sigara, doğum kontrol hapları ve hormon tedavisinin varislere neden olduğu düşünülmektedir.
Varis hastaları stresli yaşıyor
Son yıllarda yapılan araştırmalarda varis hastalarının %30’nda stres seviyesinin yüksek olduğu belirlenmiştir. Günlük strese bağlı olarak ortaya çıkan gerginlik çoğu zaman kişiyi kontrol altına almakta ve yaşam kalitesini düşürmektedir. Birçok hastalığı tetikleyen aşırı stres, varis oluşumunda etkilidir. Öte yandan, varislerin birden bire oluştuğunu gören ve rahatsız olanlar, zamanla ağrılar kendiliğinden yok olunca doktora her zaman geç dönemde başvurmaktadır. Varislerin teşhisi ve tedavisi konusunda geç kalınması zamanla başka ciddi sağlık sorunlarına neden olmaktadır.
Kaynak: İHA
Genellikle baldır ve uyluğun iç kısmında damar yumakları şeklinde oluşan varis, kalbe kanı taşıyan toplardamarların genişlemesi, uzaması, kıvrılması sonucunda ciltten görünür hale gelmesi olarak tanımlanır. Kollarda ve bacaklarda bulunan toplardamarlar yüzeyel, delici, takviye edici ve derin olmak üzere 4 farklı anatomik özellikle birbirinden ayrılır. Atardamarda kapakçık bulunmazken, toplardamarlarda kapakçıklar vardır. Açılmış el şekline benzeyen kapakçıklar, kanın geriye kaçmasına engel olur. Varisler de genelde kanı kalbe taşıyan yüzeyel, derin ve perforan damarlardaki kapakçık yetmezliğine bağlı olarak ortaya çıkar. Ayak bileği, diz bölgesi ve baldırda yoğun olarak bulunan takviye edici damarlar ise genelde varis oluşumundan ve artışından sorumludur.
Damar yetersizliği ve tansiyona dikkat!
Kapakçık yetersizliği ve toplardamarda tansiyon yüksekliği varise zemin hazırlayan önemli faktörlerdir. Toplardamarlarda her 10-15 santimetrede bir kapakçık bulunmaktadır. Bu kapakçıklar kavuşamazsa kan geriye kaçar. Sonuç olarak kapakçıkta veya kapakçığın duvarında oluşan hasar kapakçık hareketlerini bozar ve varise neden olur. Uzun süre ayakta hareketsiz kalmaya bağlı olarak ortaya çıkan toplardamarlarda tansiyon yüksekliği de ayaklarda yanma, dolgunluk, ağrı ve şişmeye yol açarak varis oluşumunu hızlandırmaktadır.
Hareketsiz yaşam damar içi akışı etkiliyor
Toplardamar içindeki kan, baldır kaslarının çalışmasıyla kalbe doğru hareket eder. Aslında bağırsak hareketleri ve soluk alıp verme sırasında toplardamar içindeki kan hareketlenerek, kan akışı kalbe yönelir. Bunun için baldır kaslarına ‘ikinci kalp’ ya da ‘toplardamar kas pompası’ denilebilir. Baldır kaslarının hareketini sağlayan yürüyüş toplardamar sağlığı ve varis açısından doğrudan etkilidir. Hareketsizlik arttıkça kan baldırlarda birikmekte ve damar duvarları genişleyerek kapakçıklar kavuşmamaktadır. Ayaklardaki kanın geriye kaçması nedeniyle ‘reflü’ kavramı varis oluşumunda da kullanılır. Sindirim sistemi hastalığı olan ‘reflü gastrit’ midede yanmaya neden olurken, toplardamarlardaki ‘reflü’ ayak tabanlarında yanmayla kendini belli eder.
Varislere yol açan faktörler
1. Varis olanların % 90’ında aile öyküsü bulunmaktadır. Yaş ilerledikçe belli bir biyolojik dönemde varisler ortaya çıkmaktadır.
2. Erkeklere oranla kadınlarda varis 4 kat daha fazla görülmektedir. Erkekler tedavi konusunda doktora başvurmada geç kalırken, kadınlarda görselliği bozduğu için erken teşhis ve tedavi oranı daha yüksektir.
3. Uzun süre yüksek topuklu ayakkabı giyen kadınlarda baldır kasları çalışmadığından varis ortaya çıkar. Yani bacak adalelerinin zayıflaması önemli bir faktördür.
4. Hamilelik döneminde hareketsizlik ve aşırı kilo kadınlarda varise neden olmaktadır. Özellikle çalışan anne adaylarının uzun süre oturması ya da uzun süre ayakta kalması varisin oluşmasında etkilidir.
5. Kronik kabızlık, sigara, doğum kontrol hapları ve hormon tedavisinin varislere neden olduğu düşünülmektedir.
Varis hastaları stresli yaşıyor
Son yıllarda yapılan araştırmalarda varis hastalarının %30’nda stres seviyesinin yüksek olduğu belirlenmiştir. Günlük strese bağlı olarak ortaya çıkan gerginlik çoğu zaman kişiyi kontrol altına almakta ve yaşam kalitesini düşürmektedir. Birçok hastalığı tetikleyen aşırı stres, varis oluşumunda etkilidir. Öte yandan, varislerin birden bire oluştuğunu gören ve rahatsız olanlar, zamanla ağrılar kendiliğinden yok olunca doktora her zaman geç dönemde başvurmaktadır. Varislerin teşhisi ve tedavisi konusunda geç kalınması zamanla başka ciddi sağlık sorunlarına neden olmaktadır.