Yunus Emre Kabri Başında Anıldı
Türkiye Yazarlar Birliğine üye şair, yazar ve akademisyenler, büyük tasavvuf ve halk şairi Yunus Emre'nin Eskişehir'deki kabrini ziyaret etti.
Türkiye Yazarlar Birliği mensubu şair, yazar ve akademisyenler, büyük tasavvuf ve halk şairi Yunus Emre'yi, Eskişehir'in Mihalıççık ilçesindeki kabri başında andı.
Ankara, İstanbul, Bursa ve Eskişehir'den gelen grup, Türk Dünyası Vakfınca ilçeye bağlı Yunus Emre Mahallesi'ndeki Yunus Emre Türbesi'nde düzenlenen anma programa katıldı.
Yunus Emre'nin üç ayrı kabrini ziyaret edip dua eden katılımcılar, Yunus Emre'nin şiirlerini okudu.
Ney dinletisi ve ilahiler ile başlayan programın açılışında konuşan Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan, Yunus Emre'nin Türk edebiyatında çok önemli bir yeri olduğunu hatırlatarak Yunus'un sesi ve nefesinin Anadolu'da büyük bir edebiyatın başlangıcını oluşturduğunu söyledi.
Yunus Emre'nin, Türk edebiyatının büyük kurucusu olduğunu belirten Doğan, "Batı Türkçesinin temelinde Yunus Emre'nin şiirleri vardır. Milli eğitimde Yunus Emre'nin şiirlerinin müfredatta daha geniş yer alması hatta bazı şiirlerinin ezberletilmesi elzem diye düşünüyorum. Yunus Emre’yi tanıma konusunda farklı çabalarımız olması gerekir, bu buluşma bu yolda güzel bir başlangıç olabilir." değerlendirmesinden bulundu.
Doğan, 2021 senesinin "Yunus Emre Yılı" ilan edilebileceği düşüncesinde olduklarını aktardı.
- "Yunus Emre, milli eğitimde ve üniversitelerde daha çok okutulmalı"
Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan da Yunus Emre'nin, Türk düşünme biçimini en güzel özetleyen halk şairlerinden olduğunu belirtti.
Arıcan, şunları kaydetti:
"Yunus Emre'nin her bir dizesi bu toprakların felsefesini anlatıyor. Bizim felsefemiz gönül felsefesidir, irfan felsefesidir. Bir felsefemiz olacaksa ve bunu dünyaya göstereceksek bu, gönül ve irfan felsefesi olmalıdır. Bunun da en güzel örneği Yunus Emre'dir. Yunus Emre milli eğitimde ve üniversitelerde daha çok okutulmalı. Bu topraklarda yetişen nesillerin dünyaya, varlığa nasıl bakması gerektiği ile ilgili olarak Yunus Emre'nin düşüncesine odaklanması gerekir. Yunus Emre'ye dair düşünme biçimini, daha fazla dillendirebilmeliyiz. Bunu daha geniş kitlelere yayabilmeliyiz hatta dünyaya duyurmalıyız."
Derneğin İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı ise Osman Yüksel Serdengeçti'nin 6 Mayıs 1949'da Yunus Emre'nin yeni mezarına nakli törenlerine katılarak bu konudaki düşüncelerinin yer aldığı "Yunus'un Mezarı Başında Kopan Kıyamet: Sarıköy Mahşeri" yazısını okudu.
Programda bir öğrencinin ney dinletisinden sonra şairler, yazarlar, bilim adamları ve Düşünce Okulu öğrencileri Yunus Emre'nin şiirlerini seslendirdi.
Kaynak: AA
Ankara, İstanbul, Bursa ve Eskişehir'den gelen grup, Türk Dünyası Vakfınca ilçeye bağlı Yunus Emre Mahallesi'ndeki Yunus Emre Türbesi'nde düzenlenen anma programa katıldı.
Yunus Emre'nin üç ayrı kabrini ziyaret edip dua eden katılımcılar, Yunus Emre'nin şiirlerini okudu.
Ney dinletisi ve ilahiler ile başlayan programın açılışında konuşan Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan, Yunus Emre'nin Türk edebiyatında çok önemli bir yeri olduğunu hatırlatarak Yunus'un sesi ve nefesinin Anadolu'da büyük bir edebiyatın başlangıcını oluşturduğunu söyledi.
Yunus Emre'nin, Türk edebiyatının büyük kurucusu olduğunu belirten Doğan, "Batı Türkçesinin temelinde Yunus Emre'nin şiirleri vardır. Milli eğitimde Yunus Emre'nin şiirlerinin müfredatta daha geniş yer alması hatta bazı şiirlerinin ezberletilmesi elzem diye düşünüyorum. Yunus Emre’yi tanıma konusunda farklı çabalarımız olması gerekir, bu buluşma bu yolda güzel bir başlangıç olabilir." değerlendirmesinden bulundu.
Doğan, 2021 senesinin "Yunus Emre Yılı" ilan edilebileceği düşüncesinde olduklarını aktardı.
- "Yunus Emre, milli eğitimde ve üniversitelerde daha çok okutulmalı"
Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan da Yunus Emre'nin, Türk düşünme biçimini en güzel özetleyen halk şairlerinden olduğunu belirtti.
Arıcan, şunları kaydetti:
"Yunus Emre'nin her bir dizesi bu toprakların felsefesini anlatıyor. Bizim felsefemiz gönül felsefesidir, irfan felsefesidir. Bir felsefemiz olacaksa ve bunu dünyaya göstereceksek bu, gönül ve irfan felsefesi olmalıdır. Bunun da en güzel örneği Yunus Emre'dir. Yunus Emre milli eğitimde ve üniversitelerde daha çok okutulmalı. Bu topraklarda yetişen nesillerin dünyaya, varlığa nasıl bakması gerektiği ile ilgili olarak Yunus Emre'nin düşüncesine odaklanması gerekir. Yunus Emre'ye dair düşünme biçimini, daha fazla dillendirebilmeliyiz. Bunu daha geniş kitlelere yayabilmeliyiz hatta dünyaya duyurmalıyız."
Derneğin İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı ise Osman Yüksel Serdengeçti'nin 6 Mayıs 1949'da Yunus Emre'nin yeni mezarına nakli törenlerine katılarak bu konudaki düşüncelerinin yer aldığı "Yunus'un Mezarı Başında Kopan Kıyamet: Sarıköy Mahşeri" yazısını okudu.
Programda bir öğrencinin ney dinletisinden sonra şairler, yazarlar, bilim adamları ve Düşünce Okulu öğrencileri Yunus Emre'nin şiirlerini seslendirdi.