Mars'ta Üretim 3D Yazıcılarla Olacak
Prof. Dr. Bahattin Koç, gelecekte 3D yazıcı olarak bilinen eklemeli imalat uygulamalarının, uzayda ve marsta üretim için kullanılabileciğini söyledi.
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) Endüstri 4.0/Dijital Dönüşüm Platformu’nun düzenlediği 3D Yazıcılar ve Eklemeli İmalat konulu panelde konuşan Prof. Dr. Bahattin Koç, eklemeli imalat teknolojisi ile yakında uzayda ya da Mars’da da sadece bir tasarım ve eklemeli imalat makinasıyla üretim yapılabileceğini söyledi.
Prof. Dr. Koç, kamuoyunun 3D yazıcılar olarak bildiği, malzeme ekstrüzyon yöntemini çok bilinir olduğunu ancak farklı eklemeli imalat yöntemlerinin günümüzde kullanıldığını kaydetti.
Koç, eklemeli imalat için en önemli ihtiyaçlardan birinin tasarım verisi olduğunu belirterek, “ Bundan sonra bir eklemeli imalat makinesine ihtiyaç duyuluyor. Bunlar da fotopolimerizasyon, malzeme püskürtme, bağlayıcı püskürtme, malzeme ekstrüzyon, toz yatağı füzyon, laminasyon ve yönlendirilmiş enerji yığma teknikleri uygulayan cihazlar” dedi.
Prof. Dr. Koç, eklemeli imalatın sağladığı avantajları ise şöyle sıraladı:
“Doğrudan bilgisayar destekli veri ile üretime geçebiliyorsunuz. Kalıp gibi başka bir ara ihtiyacınız yok. Ne düşünüyorsanız üretme imkanı sunuyor. Eklemeli imalat ile dijital dünyadaki hayal ettiğniz şey gerçek dünyada karşınıza çıkıyor. Parçalı değil bütün üretim yaparak montajdan kurtulabiliyorsunuz. Üretteceğiniz parça adedinin önemi yok. Seri üretimde kişiselleşme sağlayabiliyorsunuz. Lojistik ihtiyaçlar azalıyor. Nerde isterseniz orada üretim yapabiliyorsunuz. Uzaya, hatta Marsa bir eklemeli imalat makinesi götürüp, üretimi varsa oradaki malzemelerle bile yapma şansınız var.”
Eklemeli imalatın yüzde 18 havacılıkta, yüzde 15 otomotivde, yüzde 17 elektronikte, yüzde 11 de medikal alanda kullanıldığını da kaydeden Prof. Dr. Koç, bazı firmaların yüzlerce parçadan olıuşan bir ürünü tek parça halinde, daha hafif, daha ucuz ve daha az stok imkanıyla üretmeye başladıklarını da örneklerle anlattı.
Prof. Dr. Koç, eklemeli imalatın günümüz koşullarında zorluklarını da şöyle ifade etti:
“Eklemeli imalat için tasarım anlayışı henüz oturmadı. Ağırlık hafifletme sorunları. Yüzey prüzsüzlüğü, malzeme sorunları, üretim zamanın nispeten uzunluğu, çözünürlülük, prosesin geliştirilmesi ve standartlar ile sertifikasyonun geliştirilmesi gerekli.”
Eklemeli imalatın en çok kullanan ülkenin yüzde 37 ile ABD olduğunu bunu Çin, Almanya ve Japonya’nın takip ettiğini kaydeden Prof. Dr. Koç, Türkiye’nin de çok kötü durumda olmadığını söyledi.
Prof. Dr. Koç, Türkiye’de 2016 verilerine göre 469 kurum ve kuruluşta eklemeli imalatı yapan Makine bulunduğunu bunun da 21’nin Bursa’da olduğunu kaydetti.
Oo-Kuma İnc’ten Dr. Arda Kocaman ise şirketini çalışmaları hakkında bilgiler verdikten sonra, eklemeli imalatta hızın düşük olduğu düşüncesinin yaygın olduğunu ifade ederek, “Aslında bu bir yanılgı gibi duruyor. Bir parçanın tasarlanıp, kalıp aşaması, üretimi ve lojistiği düşünüldüğünde, toplam üretim sürecinde eklemeli imalat aslında daha da hızlı görülebilir” dedi.
Ermaksan AŞ’den Fatih Pıtır da şirketlerinin 5 grupta üretim yaptığını 6. Grup olarak eklemeli imalat makinesi üretimini planladıklarını söyledi.
Pıtır, eklemeli imalatın en önemli avantajlarının istenilen yerde üretimi sağlaması olduğunu da ifade etti.
BTech İnovasyon AŞ.’den Kuntay Aktaş, eklemeli imalat makinelerinin basit hallerinin kullanılmasının, ihtiyacın görülmesi açısından çok büyük bir katkı sağladığını söyledi.
Aktaş, özellikle otomotiv sektöründe, plastik enjeksiyonla ilgili deneme ürünlerinin kalıplarının da 3D yazıcılarla yapılmasının maliyeti çok düşürdüğünü ifade etti.
Tasarım alanının bu konuda bakir bir alan olduğunu da kaydeden Aktaş, bu alanın içine girildiğinde çok büyük fırsatların bulunduğunu kaydetti.
Sentes Bir AŞ’den Çağrı Gürbüz de firmalarının eklemeli imalatta kullanılan metal tozları hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Konuşmaların ardından BUSİAD Endüstri 4.0/Dijital Dönüşüm Platformu Koordinatörü Tuncer Hatunoğlu tarafından panelistlere Çağdaş Eğitim Koopertifi Kır Çiçekleri projesine BUSİAD tarafından adlarına yapılan bağış sertifikası sunuldu.
Kaynak: İHA
Prof. Dr. Koç, kamuoyunun 3D yazıcılar olarak bildiği, malzeme ekstrüzyon yöntemini çok bilinir olduğunu ancak farklı eklemeli imalat yöntemlerinin günümüzde kullanıldığını kaydetti.
Koç, eklemeli imalat için en önemli ihtiyaçlardan birinin tasarım verisi olduğunu belirterek, “ Bundan sonra bir eklemeli imalat makinesine ihtiyaç duyuluyor. Bunlar da fotopolimerizasyon, malzeme püskürtme, bağlayıcı püskürtme, malzeme ekstrüzyon, toz yatağı füzyon, laminasyon ve yönlendirilmiş enerji yığma teknikleri uygulayan cihazlar” dedi.
Prof. Dr. Koç, eklemeli imalatın sağladığı avantajları ise şöyle sıraladı:
“Doğrudan bilgisayar destekli veri ile üretime geçebiliyorsunuz. Kalıp gibi başka bir ara ihtiyacınız yok. Ne düşünüyorsanız üretme imkanı sunuyor. Eklemeli imalat ile dijital dünyadaki hayal ettiğniz şey gerçek dünyada karşınıza çıkıyor. Parçalı değil bütün üretim yaparak montajdan kurtulabiliyorsunuz. Üretteceğiniz parça adedinin önemi yok. Seri üretimde kişiselleşme sağlayabiliyorsunuz. Lojistik ihtiyaçlar azalıyor. Nerde isterseniz orada üretim yapabiliyorsunuz. Uzaya, hatta Marsa bir eklemeli imalat makinesi götürüp, üretimi varsa oradaki malzemelerle bile yapma şansınız var.”
Eklemeli imalatın yüzde 18 havacılıkta, yüzde 15 otomotivde, yüzde 17 elektronikte, yüzde 11 de medikal alanda kullanıldığını da kaydeden Prof. Dr. Koç, bazı firmaların yüzlerce parçadan olıuşan bir ürünü tek parça halinde, daha hafif, daha ucuz ve daha az stok imkanıyla üretmeye başladıklarını da örneklerle anlattı.
Prof. Dr. Koç, eklemeli imalatın günümüz koşullarında zorluklarını da şöyle ifade etti:
“Eklemeli imalat için tasarım anlayışı henüz oturmadı. Ağırlık hafifletme sorunları. Yüzey prüzsüzlüğü, malzeme sorunları, üretim zamanın nispeten uzunluğu, çözünürlülük, prosesin geliştirilmesi ve standartlar ile sertifikasyonun geliştirilmesi gerekli.”
Eklemeli imalatın en çok kullanan ülkenin yüzde 37 ile ABD olduğunu bunu Çin, Almanya ve Japonya’nın takip ettiğini kaydeden Prof. Dr. Koç, Türkiye’nin de çok kötü durumda olmadığını söyledi.
Prof. Dr. Koç, Türkiye’de 2016 verilerine göre 469 kurum ve kuruluşta eklemeli imalatı yapan Makine bulunduğunu bunun da 21’nin Bursa’da olduğunu kaydetti.
Oo-Kuma İnc’ten Dr. Arda Kocaman ise şirketini çalışmaları hakkında bilgiler verdikten sonra, eklemeli imalatta hızın düşük olduğu düşüncesinin yaygın olduğunu ifade ederek, “Aslında bu bir yanılgı gibi duruyor. Bir parçanın tasarlanıp, kalıp aşaması, üretimi ve lojistiği düşünüldüğünde, toplam üretim sürecinde eklemeli imalat aslında daha da hızlı görülebilir” dedi.
Ermaksan AŞ’den Fatih Pıtır da şirketlerinin 5 grupta üretim yaptığını 6. Grup olarak eklemeli imalat makinesi üretimini planladıklarını söyledi.
Pıtır, eklemeli imalatın en önemli avantajlarının istenilen yerde üretimi sağlaması olduğunu da ifade etti.
BTech İnovasyon AŞ.’den Kuntay Aktaş, eklemeli imalat makinelerinin basit hallerinin kullanılmasının, ihtiyacın görülmesi açısından çok büyük bir katkı sağladığını söyledi.
Aktaş, özellikle otomotiv sektöründe, plastik enjeksiyonla ilgili deneme ürünlerinin kalıplarının da 3D yazıcılarla yapılmasının maliyeti çok düşürdüğünü ifade etti.
Tasarım alanının bu konuda bakir bir alan olduğunu da kaydeden Aktaş, bu alanın içine girildiğinde çok büyük fırsatların bulunduğunu kaydetti.
Sentes Bir AŞ’den Çağrı Gürbüz de firmalarının eklemeli imalatta kullanılan metal tozları hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Konuşmaların ardından BUSİAD Endüstri 4.0/Dijital Dönüşüm Platformu Koordinatörü Tuncer Hatunoğlu tarafından panelistlere Çağdaş Eğitim Koopertifi Kır Çiçekleri projesine BUSİAD tarafından adlarına yapılan bağış sertifikası sunuldu.