Obezite Problemi Tüp Bebek Sahibi Olmayı Etkiliyor
Op. Dr. Suzan Gençsoy, Obezite probleminin tüp bebek sahibi olmayı etkilediğini söyledi.
Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Suzan Gençsoy, tüp bebek tedavisi yumurta ve spermin vücut dışında laboratuvar ortamında döllenmesi işlemi olduğunu ifade ederek, “İşlem, yumurtalıkların hormonlar verilerek uyarılması, yumurtaların büyümesinin ultrasonografi ve kanda hormon değerlerinin bakılması ile takibi, yumurtalar istenilen büyüklüğe ulaştıklarında da ultrason eşliğinde iğne ile vücut dışına alınması ve ardından laboratuvar şartlarında eşinin spermleri ile bir araya getirilerek döllendirilmesi aşamalarını kapsar. Başarılı bir gebelik elde edebilmek amacıyla; uygun sayıda embriyo 3. veya 5. gün arasında uygun görülen bir günde rahime yerleştirilir” dedi.
Op. Dr. Suzan Gençsoy tüp bebek yönteminin hangi durumlarda yapılacağını ise şöyle sıraladı:
“1.Kadın ait yumurtlama problemleri
2.Her iki tüpün tıkalı olması
3.Yumurta rezervinin belirgin azaldığı durumlarda
4.Endometriozis
5.Erkeğe ait sperm sayısında belirgin azalma, hareket azlığı, ciddi şekil bozukluğu ya da azoospermi(meni de hiç bulunmaması gibi durumlarda) uygulanmaktadır”
Op. Dr. Gençsoy yapılan incelemelerde kısırlık nedeninin ortaya konulamadığı ve diğer tedavilerle gebe kalamayan ve kısırlık süresi 3 yılı aşmış sebebi açıklanamayan kısırlık durumunda da tüp bebek yöntemine başvurulduğunu belirterek, “İnfertilite problemi olmadığı halde genetik geçişli hastalıkların henüz gebelik oluşmadan, embriyo döneminde tanımlanabilmesi ve sadece seçilmiş sağlıklı embriyoların transfer edilebilmesi amacıyla da embriyolarda genetik tanı (PGT) yönteminden faydalanılması mümkündür. Tüp bebek uygulamalarında yüksek vücut kitle indeksine sahip kadınların hormon ilaçlarına cevabı daha kötü olur ve daha az sayıda folikül gelişir. Ayrıca yağların karın çevresinde toplanması daha tehlikelidir. Artmış bel /kalça çevresi oranı; bazı metabolik hastalıklar ve insülin direnci ile birlikte olunca gebe kalmayı olumsuz etkileyebilir. Polikistik overli hastalarda düzenli yumurta gelişimi fazla kiloların verilmesi ile yeniden başlayabilir ve kendiliğinden gebelikler de oluşabilir. Gerekirse endokrin bölümü ile konsülte edilerek, diyetisyen eşliğinde yapılacak uygun diyet ve egzersiz ile kilo verdikten sonra tedaviye başlamak gebelik şansını arttırabilir” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Op. Dr. Suzan Gençsoy tüp bebek yönteminin hangi durumlarda yapılacağını ise şöyle sıraladı:
“1.Kadın ait yumurtlama problemleri
2.Her iki tüpün tıkalı olması
3.Yumurta rezervinin belirgin azaldığı durumlarda
4.Endometriozis
5.Erkeğe ait sperm sayısında belirgin azalma, hareket azlığı, ciddi şekil bozukluğu ya da azoospermi(meni de hiç bulunmaması gibi durumlarda) uygulanmaktadır”
Op. Dr. Gençsoy yapılan incelemelerde kısırlık nedeninin ortaya konulamadığı ve diğer tedavilerle gebe kalamayan ve kısırlık süresi 3 yılı aşmış sebebi açıklanamayan kısırlık durumunda da tüp bebek yöntemine başvurulduğunu belirterek, “İnfertilite problemi olmadığı halde genetik geçişli hastalıkların henüz gebelik oluşmadan, embriyo döneminde tanımlanabilmesi ve sadece seçilmiş sağlıklı embriyoların transfer edilebilmesi amacıyla da embriyolarda genetik tanı (PGT) yönteminden faydalanılması mümkündür. Tüp bebek uygulamalarında yüksek vücut kitle indeksine sahip kadınların hormon ilaçlarına cevabı daha kötü olur ve daha az sayıda folikül gelişir. Ayrıca yağların karın çevresinde toplanması daha tehlikelidir. Artmış bel /kalça çevresi oranı; bazı metabolik hastalıklar ve insülin direnci ile birlikte olunca gebe kalmayı olumsuz etkileyebilir. Polikistik overli hastalarda düzenli yumurta gelişimi fazla kiloların verilmesi ile yeniden başlayabilir ve kendiliğinden gebelikler de oluşabilir. Gerekirse endokrin bölümü ile konsülte edilerek, diyetisyen eşliğinde yapılacak uygun diyet ve egzersiz ile kilo verdikten sonra tedaviye başlamak gebelik şansını arttırabilir” diye konuştu.