Meme Kanseri Bulgularında 4 Maddeye Dikkat
Dr. Hamdi Koçer, meme kanseri bulguları hakkında bilgi verdi.
Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Hamdi Koçer, “Meme kanserinde, tedavinin başarı şansı ile bu hastalıktan tamamen kurtulmanın ön koşulu erken tanıdır. Memedeki kitle henüz daha bir kaç milimetre çapında iken mamografide görülebilir ve tedaviye başlanabilir. Bu durumda tedavi sonuçları çok başarılıdır. Düzenli meme takibi yaptıran hastalar bu nedenle çok daha şanslıdır. Meme kanseri bulguları ortaya çıktığında tümör en az 1 cm veya daha büyük boyutlara ulaşmıştır. Buna rağmen hastalığın tamamen düzelme ihtimali hala vardır. O nedenle düzenli mamografi, ultrason ve doktor muayenesi yaptırmanın yanı sıra her kadının kendi memesi hakkında bilgi sahibi olması da çok önemlidir” dedi.
Dr. Koçer, meme kanserinde dikkat edilmesi gereken 4 maddeyi şöyle sıraladı:
“Ele gelen kitle: Meme kanserinde en sık görülen bulgu ele gelen kitledir. Her iki kadından birisinin yaşamı boyunca memesinde bir kitle ortaya çıkacaktır; buna karşılık ele gelen kitlelerin yaklaşık % 80’inin iyi huylu olduğunu unutmamak gerekir. Ele gelen kitle ile hastaneye başvuran bir kişide, önce kitlenin kist veya tümör ayrımını yapmak gerekir. İçi sıvı olan kistler kanser açısından bir tehlike oluşturmazlar. Ancak içi katı olan solid kitleler yani tümörel kitleler ya takip edilir ya da biopsi ile kesin tanı yoluna gidilir.
Meme başı akıntısı: Meme başını sıkmadan, kendiliğinden akıntı olması bazı hastalarda meme kanseri erken bulgusu olabilir. Bu durumda hekime başvurmak gerekir. Memelerin sıkılması sonucu akıntı gelmesi bir hastalık bulgusu değildir. Akıntı olup olmadığını kontrol etmek amacıyla memelerin sıkılması doğru değildir. Meme başına masaj yapılması veya biraz sıkıştırılması sonucu her kadında akıntı görülebilir. Meme başı akıntısı ayrıca hormonal hastalıklarda, emzirme sonrası erken dönemde ve süt kanallarının hastalıklarında da görülür.
Meme başının içeri çekilmesi ve simetri bozulması: Çoğu kadında memeler arasında ufak tefek farklılıklar olabilir: biri diğerinden daha hacimli veya meme başlarında simetri farkı gibi. Bunlar genellikle çocukluk döneminden beri böyledir ve her hangi bir hastalığa işaret etmez. Buna karşılık bazı nadir durumlarda, özellikle de meme başının hemen arkasından çıkan tümörler erken dönemde meme başının içeri doğru girmesine neden olur. Daha önceleri her iki meme başı simetrik ve dışarda iken; aniden meme başları arasında asimetri veya birinin meme içine gömülmesi meme kanseri açısından dikkate değer bir bulgudur. Meme başı simetrisinde bozulma olup olmadığını anlamak için ayna karşısında önce ayakta sonrada öne doğru eğilip kontrol yapılmalıdır.
Cilt bulguları: Bazen meme kanseri cilt bulguları olarak ortaya çıkabilir. Özellikle kitlenin meme cildine yakın olması halinde hem kitle ele daha erken gelir hem de cilt bulguları ortaya çıkar. Meme üzerinde uzun süre geçmeyen kızarıklık, yara, ülserasyon, meme cildinin portakal kabuğuna benzer bir görünüm alması, cildin bir noktada içeri doğru çekilmesi halinde mutlaka doktora başvurmak gerekir. Bazen de meme üzerindeki mor-mavi renkli toplar damarların belirgin bir hal alması bazı nadir meme tümörlerinde erken bulgular arasındadır.”
Kaynak: İHA
Dr. Koçer, meme kanserinde dikkat edilmesi gereken 4 maddeyi şöyle sıraladı:
“Ele gelen kitle: Meme kanserinde en sık görülen bulgu ele gelen kitledir. Her iki kadından birisinin yaşamı boyunca memesinde bir kitle ortaya çıkacaktır; buna karşılık ele gelen kitlelerin yaklaşık % 80’inin iyi huylu olduğunu unutmamak gerekir. Ele gelen kitle ile hastaneye başvuran bir kişide, önce kitlenin kist veya tümör ayrımını yapmak gerekir. İçi sıvı olan kistler kanser açısından bir tehlike oluşturmazlar. Ancak içi katı olan solid kitleler yani tümörel kitleler ya takip edilir ya da biopsi ile kesin tanı yoluna gidilir.
Meme başı akıntısı: Meme başını sıkmadan, kendiliğinden akıntı olması bazı hastalarda meme kanseri erken bulgusu olabilir. Bu durumda hekime başvurmak gerekir. Memelerin sıkılması sonucu akıntı gelmesi bir hastalık bulgusu değildir. Akıntı olup olmadığını kontrol etmek amacıyla memelerin sıkılması doğru değildir. Meme başına masaj yapılması veya biraz sıkıştırılması sonucu her kadında akıntı görülebilir. Meme başı akıntısı ayrıca hormonal hastalıklarda, emzirme sonrası erken dönemde ve süt kanallarının hastalıklarında da görülür.
Meme başının içeri çekilmesi ve simetri bozulması: Çoğu kadında memeler arasında ufak tefek farklılıklar olabilir: biri diğerinden daha hacimli veya meme başlarında simetri farkı gibi. Bunlar genellikle çocukluk döneminden beri böyledir ve her hangi bir hastalığa işaret etmez. Buna karşılık bazı nadir durumlarda, özellikle de meme başının hemen arkasından çıkan tümörler erken dönemde meme başının içeri doğru girmesine neden olur. Daha önceleri her iki meme başı simetrik ve dışarda iken; aniden meme başları arasında asimetri veya birinin meme içine gömülmesi meme kanseri açısından dikkate değer bir bulgudur. Meme başı simetrisinde bozulma olup olmadığını anlamak için ayna karşısında önce ayakta sonrada öne doğru eğilip kontrol yapılmalıdır.
Cilt bulguları: Bazen meme kanseri cilt bulguları olarak ortaya çıkabilir. Özellikle kitlenin meme cildine yakın olması halinde hem kitle ele daha erken gelir hem de cilt bulguları ortaya çıkar. Meme üzerinde uzun süre geçmeyen kızarıklık, yara, ülserasyon, meme cildinin portakal kabuğuna benzer bir görünüm alması, cildin bir noktada içeri doğru çekilmesi halinde mutlaka doktora başvurmak gerekir. Bazen de meme üzerindeki mor-mavi renkli toplar damarların belirgin bir hal alması bazı nadir meme tümörlerinde erken bulgular arasındadır.”