Hamilelikte son 3 aya dikkat
Karaciğer enzimlerinin yükselmesiyle kendini gösteren kolestaz (gebelik sarılığı), çok sık rastlanmamakla birlikte özellikle gebeliğin son aylarında ortaya çıkan önemli bir sorun. Acıbadem Eskişehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ramazan Bayırlı, gebelik sarılığının hem anneyi hem de bebeği etkileyen ciddi sonuçlara yol açtığını belirtiyor.

Genetik ve hormonlardan şüphe ediliyor
Karaciğer enzimlerinin artmasıyla ortaya çıkan bu durumun nedeni tam olarak bilinmiyor. Genetik, hormonal ve çevresel faktörlerin rol aldığı düşünülüyor. Yüksek östrojen düzeyleri, bazı kadınlarda zemindeki genetik faktörlerin etkisiyle safra asitlerinin karaciğer içindeki mekanizmalarını bozulmasına neden oluyor. Safra akışının yavaşlamasıyla birlikte karaciğerde biriken safra kan dolaşımını giriyor ve böylece kaşıntı meydana geliyor.
En önemli belirti kaşıntı
Hastalığın en önemli belirtisi, gebeliğin 30. haftasından sonra başlayan şiddetli kaşıntı oluyor. Genellikle avuç içi ve ayak tabanı üzerinde yoğunlaşan kaşıntı bazı kadınlarda tüm vücutta hissedilebiliyor. Özellikle geceleri şiddeti arttığı için uyku sorunları da görülebiliyor. Şikâyetler doğumu takiben 48 saat içinde düzeliyor. Ancak gebelik kolestazı diğer gebeliklerde de tekrarlayabiliyor. Gebelik sarılığında, derinin sararması şeklinde belirtilerin nadir olarak görüldüğünü anlatan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ramazan Bayırlı, “Bunun yanında uykusuzluk, yorgunluk, iştahsızlık, halsizlik, kilo kaybı, karaciğer yağlanması ve koyu renkli idrar da diğer belirtileri arasında yer alıyor. Bu nedenle geçmeyen ya da şiddetli kaşıntı hissedildiğinde vakit kaybetmeden hekime başvurmak gerekiyor” diyor.
Kesin tanı için laboratuvar testleri gerekiyor
Tanıyı koyabilmek için gebelik kolestazı ile benzer özellikler gösteren safra kanallarının daralması ile seyreden farklı karaciğer hastalıklarının araştırılması gerekiyor. Bunun için şiddetli kaşıntı şikayeti bulunan gebelerde safra asidi düzeyleri ve karaciğer enzimlerine de bakılıyor.
Tedaviyle şikayetler gideriliyor
Gebelik sarılığı tedavisinde, annenin yaşadığı kaşıntı ve diğer şikayetlerin ortadan kaldırılması ve olası komplikasyonların önüne geçilmesi amaçlanıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ramazan Bayırlı kaşıntının giderilmesinin yanı sıra, yorgunluğun ve anksiyetenin önlenmesi, yağların ve yağda eriyen vitaminlerin emiliminin azaltılması amacıyla da gerekli tedavinin uygulandığını belirtiyor. Aynı zamanda bu hastalarda bağırsaklardaki emilim bozukluğu nedeniyle K vitamini eksikliği de oluşabiliyor. Doğum sırasında ve doğum sonrasındaki kanama riskini artıran bu durumun önüne geçilmesi için ayrıca K vitamini takviyesi de yapılıyor. Bebekte oluşabilecek olası komplikasyonları önlemek için bebek iyilik hali testlerini hekimin önerdiği sıklıkla yaptırmak gerekiyor. Gebelik kolestazı tanısı alan hamilelerin karaciğer enzimleri tedaviye rağmen yükselir ve bebek iyilik hali testleri bozulursa erken doğum gerekebileceğine dikkat çeken Dr. Ramazan Bayırlı, “Bu kadınlarda doğum şekli olarak doğal doğum önerilir. Tıbbi sebepler olmadan sezaryen önerilmemelidir” diyor.
Doğum sonrası yakın takip sürmeli
Gebelik sarılığı öyküsü olan kadınlarda, gelecekte safra kesesi taşı, pankreas iltihabı, siroz ve diğer karaciğer, safra yolları sistem hastalıklarından birinin tanısını alma riski daha yüksek olduğundan, bu kadınların doğum sonrası yakından takip edilmesi önem taşıyor. Dr. Ramazan Bayırlı, doğum sonrası ilk bir ay içinde kaşıntı ve karaciğer enzim yüksekliğinin devam etmesi durumunda mutlaka, karaciğer hastalıklarının araştırılması gerektiğine dikkat çekiyor. Ayrıca, takip eden gebeliklerde, bu sorunun yüzde 45-70 oranında tekrarlama ihtimali bulunduğu için sonraki gebeliklerde de hazırlıklı olmak gerekiyor.
